Elazığ Kimin Kurbanı?
Şehirlerin gelişmişlik ve kalkınmışlık düzeylerinde başrolün siyasetçilere biçilerek kamu kurumlarının göz ardı edilmesi, bu kurumları heyecansızlığa, hedefsizliğe ve hantallığa itiyor. Bürokratların, şehre gelecek vizyonu biçip hedeflere ulaşma yerine kendi görev sürelerini uzatacak medyatik faaliyetlere odaklanması, şehri her gün daha geriye götürürken vatandaş, şu sorunun cevabını arıyor: Suçlu siyaset mi bürokrasi mi?
Şehirlerin kalkınmışlıkları yanında geri kalmışlıklarında ilk akla gelen siyasiler olmakla birlikte olayın yönetici ve bürokrasi ayağı göz ardı ediliyor.
Siyasilere proje hazırlayıp bunun Ankara’da takibinin yapılması konusunda çalışmalar yapmasını sağlamakla görevli bürokratların bu görevi yapma yerine günü kurtaran faaliyetlere göz önünde olma gayretleri şehre kaybettiriyor.
NEDEN KALKINAMADIK?
İlimiz, konumu gereği birçok avantaja sahip. Üç tarafı suyla çevrili olması, verimli ve zengin tarım arazileri, maden yatakları, turizm potansiyelleri, gastronomi kültürü, insanlarının çalışkanlığı ve dürüstlüğü ile birçok olumlu yönleri ve avantajlarına rağmen hala istediği yerde ve konumda olmamasının sebepleri araştırılıyor.
Kalkınmanın lokomotifinin kamu kurumları ve bunların şehre taşıyacakları hizmet ve avantajlar olduğunu dile getiren uzmanlar, bu kurumlardaki vizyon yetersizliği ve hantallığın beklenen sıçramayı yapmaya yetmediğini dile getiriyorlar.
SİYASETİN ETKİSİ
Siyaset kurumunun görevinin şehrin ihtiyaç ve taleplerini alıp bunların çözümleri için Ankara’daki bakanlıkların kapısını aşındırarak hizmeti Elazığ’a getirmek olduğunu dile getiren uzmanlar, bu kurumun beklenen performansı gösteremediğini dile getiriyorlar.
24 Ocak depremi ve sonrasında yaşanan problemlerin çözümünde ve aksaklıkların giderilmesinde siyaset kurumunun yeterince etkili ve belirleyici olmadığını dile getiren vatandaşlar, bu konuya örnek olarak 2+1 konutlar ve köy evlerinde TOKİ’nin planında etkili olamamayı gösteriyorlar.
Uluova ve Kuzova sulama projeleri gibi şehrin acil problemlerinin çözülmesinde inisiyatif alıp programa aldırma konusunda muktedir olmayan siyaset kurumunun, bakanlıkların ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın paylaşımları ile belirli gün ve haftalarla ilgili paylaşımla yetinmek zorunda kaldıklarını dile getiren vatandaşlar, Elazığ halkının “bu hizmet şu siyasi sayesinde ilimize geldi” diyebileceği bir projenin hala bulunmadığını ifade ediyorlar.
BÜROKRAT KONFORİZMİ
İlimiz siyasilerini çalıştırmak ve proje üretmekle görevli kamu kurumları ve bunların başındaki bürokratların da yeterli performansı gösteremediğini dile getiren vatandaşlar, bürokratların kendi görevlerinde başarılı olmak ve halkın sorunlarını çözmek yerine, kendi atamalarına katkı sunan milletvekilini memnun etmeye odaklanan bir anlayışla görev yaptıklarını dile getiriyorlar.
Bürokratların kendi görev sahası içerisindeki çalışmalara odaklanıp yakın, orta ve uzun vadeli program ve projeler yapma yerine, kısa sürede ses getirip konuşulacak medyatik konulara yöneldiklerine dikkat çeken vatandaşlar bunun da şehri ileri götürmek yerine geriye götürdüğünü dile getiriyorlar.
ÜST DENETİM VE KOORDİNASYON YOK
Kamu kurumlarının, aylık, üç aylık ve yıllık plan ve programlarını denetleyen bir mekanizmanın olmadığını, ilin tepe yöneticilerinin; “neredeyiz, neyi hedefliyoruz ve bu hedefe ulaşmak için neler yapmalıyız” türü bir etkin yönetim anlayışlı yerine, ilgili kurum müdürlerinin çoğu şişirme brifing raporlarını dinlemekten öte bir tavır sergilemediklerini dile getiren uzmanlar, üst yöneticilerin bir hedef koyma ve bunu denetleme gibi bir gayret içinde olmadıklarını da ifade ediyorlar.
TARIM VE EĞİTİME HEDEF KONACAK MI?
Geçtiğimiz günlerde görevlerinden alınarak yerlerine yeni isimlerin atandığı İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile Tarım İl Müdürlüğü’nde yeni bir sayfanın açıldığına dikkat çeken uzmanlar, böylesine önemli iki kurum için hangi hedeflerin konulduğunu ve bu hedeflere ulaşma noktasında hangi eylem planları olduklarını merak etiklerini ve bunun kamuoyuna açıklanması gerektiğini dile getiriyorlar.
SİYASET VE BÜROKRASİ ORTAK ÇALIŞMALI
Şehrin her alanda kalkınması ve gelişmesi için siyaset kurumu ile birlikte bürokrasinin de var olan hantallığı ve heyecansızlığından arınıp harekete geçmesi gerektiğine vurgu yapan vatandaşlar, iki kurumun birbirlerini ateşleyen, bir birlerini harekete geçiren ve hedeflere ortak koşan etkin kurumlar olduğunu dile getiriyorlar.
Şehrin kalkınmasında da geri kalmışlığında da baş aktörlerinin siyaset ve bürokrasi olduğunu dile getiren uzmanlar, Elazığ’da bu güne kadar olmayan birlikte hareket etme ve çözüm bulma konusunda bu iki kuruma ciddi görevler düştüğünü ifade ediyorlar.