Elazığ'ın Keşfedilmeyen Yönü: Elazığ Efsaneleri
Elazığ Baskilliler Derneği Başkanı Aygün Çam Elazığ gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu.
Elazığ Baskilliler Derneği Başkanı Aygün Çam ile Elazığ efsanelerini, su turiziminde Elazığ’ın konumunu ve ciddi bir gelir kaynağı olan Feribotlardan neden Elazığ’ın sahip olmadığını konuştuk.
FERİBOTLAR HİBE EDİLİRKEN ELAZIĞ’DA KİMSE ORALI OLMAMIŞ
Elazığ’ın 3 Elazığ ili sahip olduğu su potansiyeli ile sadece Türkiye’de değil Dünya’da üzerinde ender yerlerden biri olduğunu belirten Çam “ Sadece Baskil ilçemizin Karakaya baraj gölüne 138 KM sahili var. Elazığ’ın toplamında ise 450 KM’den uzun bir sahilimiz var. Bu çok büyük bir uzunluk bugün Kemaliye’den tekneye bindiğinizde Palu’ya kadar gidebiliyorsunuz. Palu’dan Keban’a yine Keban’dan Malatya’nın Doğanyol ilçesine kadar seyahat imkanı olan müthiş bir su potansiyelimiz var. Maalesef turizm, kültür, sporda olduğu gibi bu konuda da bu potansiyeli değerlendiremiyoruz. Bir feribotumuz bile yok. Ulaşım sağlanan 3 noktadaki feribotların tamamı karşı taraflara ait. Malatya –Baskil hattını Malatya BŞB işletiyor. Elazığ – Çemişgezek’i Çemişgezek Belediyesi Elazığ –Pertek hattını ise Pertek Belediyesi işletiyor. Su kıta sahanlığımızın büyük bir kısmı Elazığ’a ait olmasına rağmen yanılmıyorsam 2015 yılında verilen Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından verilen feribotlar suyun karşı tarafına veriliyor. Bu kadar büyük potansiyele biz sahibiz. Ama ne hikmetse hibeler diğer belediyelere gitmiş. Bugün su üzerinde bir etklinlik yapmaya kalksak su üzerinde bir feribotumuz yok. Fırat Üniversitesi öğrencileri için bir gezi düzenlediğimizde Malatya Büyükşehir Belediyesi’ni arayarak onlardan feribot talebinde bulunmuştuk” dedi.
FERİBOT ÖNEMLİ BİR GELİR KAYNAĞI
Feribotların bağlı olduğu belediyelere ciddi gelirler getirdiğini vurgulayan Çam “ Benim daha önce hiçbir şey yapamıyorsak bize Elazığspor’a katkı payı altında bize araç başına ödeme talep edilebilir demiştim. Bunu farklı bir adı da olabilir. Bizim feribotumuz neden yok? Açıklamasını yetkililerden bekliyoruz. Elazığ 2015 yılında niye talepte bulunmamış anlam veremiyorum. Bu çok üzücü ve son derece şaşırtıcı bir durum. Elazığ Belediyesi ya da İl Özel İdaresi köylere hizmet götürme birliği üzerinden Ulaştırma Bakanlığı’ndan bir feribot talep etmeli ve bizde işletmeliyiz. Hangi kurumumuza paranın gittiği önemi değil. Sonuçta ilimizdeki her kurum Elazığ’ımızın menfaati için çalışıyor. Yaz aylarında Pertek feribot iskelesindeki kuyruğu hatırlayın. 3 feribot yeterli gelmiyor. Araç başına 30-40 liradan çok iyi bir gelir kaynağı olur. Düşünün Liman Başkanlığı bile bizde suyun yönetildiği yer yani ama gel gör ki barajların altında ve üstünde istenilen seviyeye gelemiyoruz var olan potansiyelimizi bir türlü kullanamayıyoruz ” diye aktardı.
MALATYA FERİBOTU BASKİLLİ ÜRETİCİDEN GEÇİŞ ÜCRETİ ALMASIN
Baskilli kayısı üreticilerinin binlerce ton kayısı Malatya’ya götürdüğünü belirten Çam “ Malatya’ya kayısı ticaretinde Baskil çiftçisinin önemli bir katkısı var. Buna rağmen bir gidiş bir dönüş 300 lira feribot ücreti ödüyor. Zaten bu çiftçi senin şehrinin kalkınmasına ciddi katkı sunuyor. Dünya’nın en tatlı kayısılarını senin şehrine getiriyor. Siz hala feribot parası alma peşindesiniz. Malatya’nın ekonomisine Baskil’in desteği büyük. Burada bir haksızlık olduğunu düşünüyorum.
BARAJLARIN ÜSTÜ GİBİ ALTINI DA KULLANAMIYORUZ
Elazığ’ın dalış turizmi için önemli bir destinasyon olabilieceğini kaydeden ÇAM “ Biz barajlarımızın üstünü kullanamadığımız gibi altını da kullanamıyoruz. Dalış turizmi Elazığ’da önemli bir cazibe merkezi haline getirilebilir fakat bunun için her hangi çalışmamız yok. Varsa da çok az bir kaç örneği geçmiyor. Elazığ örneğin sualtı müzesi için çok uygun bir yer. ;Her şeyimiz hazır sadece insanların su altında izlemesi için gerekli ortamı oluşturacağız. Karakaya baraj gölüne kendim daldım. Su o kadar berraktı ki balıkları, otları çok rahatlıkla görebiliyorsunuz. Bunu değerlendirelim. Afyon’da su sporları tesisleri görmüştüm. Afyon’da ne alaka denizi yok , nehri yok ama tesis kurmuşlar. Bizim 3 tarafımız suyla çevrili iç kısımda Hazar gölü gibi güzelliğe sahibiz ama değerlendiremiyoruz. Elazığ halkı olarak yetkililerden bir çözüm bekliyoruz.
ELAZIĞ’IN KEŞFEDİLMEYEN YÖNÜ: ELAZIĞ EFSANELERİ
Sahip olduğu kültürüyle, musikisiyle, edebiyatıyla iyi bir noktada olduğu kadar efsaneleriyle de Elazığ’ın adından söz ettiren bir şehir olduğunu dile getiren Çam “ Şehir merkezi ve 10 ilçesinin her köşesinde bir efane var. Tarihin başlangıç noktalarından biri olması sebebiyle zamanla sözlü geleneksel yapımız günümüze kadar ulaşmış. Elazığ, Harput ve çevresi efsaneler bakımından kadim bir yöne sahiptir. Fakat çok fazla derlenmeyen efsanelerimiz var. Bu konuda eksiğimiz var. Yaşlılarımızla yapılan resmi bir çalışma yok. Bir proje başlatılmalı nerede yaşlımız var hangi masalı,maniyi, niniyi, ağıtı biliyor bunlar bir araya getirilmeli ama özellikle pandemiyle birlikte yaşlılarımızı hızlı bir şekilde yitirmeye bu kültürümüzü de kaybetmeye başladık. Bizler de efsanelerimizi derleye bildiğimiz kadar derledik. Fırat Kalkınma Ajansı’nın “Efsaneleri Keşfet” başlığı altında Elazığ efsanelerini yayınladık. Her şehrin kendi kitabı yayınlandı. Elazığ efsanelerini ben yazdım. Toplamda 35 efsanemiz bu çalışmada yer aldı. Beyzade Efendi efsanesinden, ters lale efsanesine, Ekinözü manastırından, Ali Septi hazretlerine Elazığ adının tarihi serüvenine kadar yazıp anlatmaya, aktarmaya çalıştık. 4 il içerisinde en renkli ilin Elazığ olduğunu söyleyebilirim. Farklıı bir ilgi çekici konulardan oluşuyor. Bu efsanelerimi de bir araya getirilmesini sağlayan Fırat Kalkınma Ajansı’na teşekkür ediyorum. Son olarak şehirde bir komisyon kurularak sadece türkülerimizi değil, efsane, masal ve ninni gibi başlııklar altında sözlü geleneksel kültürümüzü arşiv altına almamız gerekmektedir” diyerek açıklamasını sonlandırdı.