Elazığ'ın hassasiyeti birilerinin provokasyonuna dönüştü
Güzel bir hafta sonuydu. Cumartesi günü pırıl pırıl bir güne uyanmış ve rutin kahvaltı ritüelinin ardından son haftalarda elde ettiği başarılara imza atan Elazığspor Vanspor maçını izlemek amacıyla şubat ayıyla çok da örtüşmeyen güneşli ve yürüyüşe davetkar bir günün mutluluğuyla yürüyerek stadyuma gitmiştik.
Bu önemli maç için Merkez Hakem Kurulu’nun görevlendirdiği hakemin Batman bölgesinden olmasının oluşturacağı tartışmaları maçtan önce öngören ve olası tatsız hadiselerin yaşanmaması ve özellikle etnik temelli bir tartışma ve ayrışmanın fitilini ateşleyen bir vakaya sebebiyet verilmemesi adına Elazığspor yöneticileri adım atmıştı.
MHK da Elazığspor yönetiminin bu talebini haklı ve makul görmüş ve maç için görevlendiği hakemi Bursa Bölgesinden bir hakemle değiştirmişti.
Vanspor camiası ve taraftarının, Elazığspor yöneticilerinin bu duyarlı ön almalarını anlamayacak kadar fanatik ve bunu kavgaya vesile yapma eğilimini maçtan günler önce de maç esnasında da çok net gördük.
Atatürk Stadyumu cumartesi tıklım tıklımdı. Taraftar oradaydı. İlimiz valisi, Milletvekilleri, Belediye Başkanı ETSO Başkanı oradaydı.
Takımlarına destek vermek için tüm stadyum tek ses tek nefesti. Güzel bir ortamda başlayan maç, futbolun güzellikleriyle devam etti.Bu arada Vanspor, 52. dakikada bir penaltı kazandı ve golle buluştu.
Bu dakikadan sonra Elazığspor maça daha fazla asıldı. 80. Dakikada bir penaltı kazandı ve durumu 1-1 yaptı. Tartışmasız bir penaltı ve goldü.
89. dakikada Elazığspor’un mükemmel golü geldi ve 2-1 öne geçti. İşte ne olduysa bundan sonra oldu. Vanspor futbolcuları maçı germeye, sert hareketlerle agresifleşmeye başladılar.
Bu dakikadan sonra Vansporlu futbolcular, özellikle Elazığspor’un Vanspor’dan transfer etmek istediği ancak uzun süre direndikten sonra Elazığspor formasına kavuşan ve ilk maçına çıkan başarılı futbolcu Fuat Bavuk’a yönelik fiili eylemlere, itip kalkmaya varan hasmane bir tutum içine girdiler.
Ama asıl film 90+5’te yan hakemin anında bayrak kaldırıp ofsayt işaretini göstermesine rağmen orta hakemin penaltıyı işaret etmesiyle yaşandı.
Pozisyonun daha başlangıcında ofsaydı belirleyip bayrağını kaldırıp düdük çalan yan hakeme rağmen orta hakemin bunu duymaması sonucu verilen penaltı, yapılan incelemenin ardından iptal edildi ve maç 2-1 Elazığspor’un galibiyeti ile sonuçlandı.
52. dakikada yediği bir penaltıyla yenik duruma düşen Elazığspor’da buna rağmen hem futbolcular hem de seyirciler sağduyusunu koruyup sporun centilmenliği ile maçı olgunlukla takip ederek adil bir maç yönetimi sonucu skora rıza gösterirken, Vansporlu futbolcular ve yöneticiler, yaptıkları hareketlerle Elazığsporlu taraftarları tahrik edici hareket ve söylemlerde bulundular.
Bunun en güzel örneği ise Elazığspor eski kulüp Başkanı Serkan Çayır’ın iyi niyet ve Vansporlu yöneticileri tecrübeli bir spor yöneticisi olarak beyefendi kişiliğiyle sakinleştirmeye ve ortamı daha çok gerilmemesi adına tavsiyelerde bulunmak amacıyla nasihatte bulunmak için harekete geçtiği görüntüsü oldu.
Bir ağabey ve sporda her sonucun kabul edilmesinin olgunlukla karşılanması gerektiğini anlatmaya çalışırken sakin görüntüsünün birdenbire sert bir hamleye dönüşmesi de gösteriyor ki Vanspor yöneticileri, bu yapıcı ve iyi niyet barındıran olgun davranışa ağır küfür ve hakaretlerle karşılık vermişlerdi.
Bu hengâmede Vanspor’dan bin bir zahmetle Elazığspor’a transfer edilen Fuat Bavuk’a Vanspor futbolcularının saldırması ve itip kalkması, Elazığsporlu futbolcuları harekete geçirirken taraftarların da tepkisini çekmişti.
Maç sonunda Vansporlu futbolcuları taşıyan otobüse şehirden 25 kilometre uzaklıkta yapılan taşlı saldırı olayın tuzu biberi olmuş ve bu olaylar ne yazık ki etnik bir ayrışma ve sözde ötekileştirmenin malzemesi yapılmıştı.
Öncelikle sporun birleştirici yönü yerine ayrıştırıcı yönünün öne çıkması ülke olarak hepimizin ciddi bir problemi. Geçmişte de komşu illerimizle sporda yaşadığımız ezeli rekabetin ebedi düşmanlığa sebep olması gelenek ve bakış açısını tam bitirdik derken bunun etnik temelli ve tehlikeli bir ayrışmaya evrilmesi daha ciddi bir sorun olarak karşımızda duruyor.
Maçtan günler önce Elazığsporlu yöneticilerin büyük bir feraset örneği göstererek Batmanlı hakem adil bir maç yönetimi sergilemiş olsa bile olası tartışmalı kararlarının taraftarda oluşturacağı tepkiyi gidermek içi MHK’ya yaptığı müracaat çok doğru, isabetli ve akıllıca bir müracaat olmuştur.
Yine MHK’nın bu müracaatı olası olumsuzluklara sebebiyet vermeme adına makul karşılayıp hakemi değiştirmesi de sporla birlikte hassasiyetlerimizi kaşıyan çevrelere prim vermeme adına duyarlılık içeren bir karar olmuştur.
Hakemin bu hassasiyetlerle değiştirilmesi üzerinden Elazığ aleyhine etnik kimlik üzerinden hakaretler yağdıran ve bunun üzerinden kendilerine haksızlık edildiğini dile getiren Vansporlular, aslında bu tepkileriyle hakem değişikliğin ne kadar doğru olduğunu da ortaya koymuş oldular.
Elazığspor-Vanspor maçı üzerine yorum yapan ulusal yorumcuların hiçbir hassasiyetleri olmadığı için hakem değişikliğinden başlayarak Elazığsporlu futbolcuları ve Elazığspor taraftarlarını hedef alan açıklamalarını da anlamak mümkün değil.
Ülkemizde en küçük bir hadisenin büyüyerek illere hatta ülkeye yayılma potansiyelini bilen yöneticilerin hakem değişikliğini farklı yorumlayan ve futbol otoritesi geçinen ufuksuzların bunu anlamasını çok beklemiyoruz ama Van halkının bu olaylara sağduyu ile yaklaştığını biliyoruz.
Van gibi birçok doğu ve güneydoğu illerimizle Elazığ olarak köklü bir kültür, medeniyet ve ticari bağımız var. Birçok yakınımız bu illerde ikamet ediyor. Yine bu illere mensup çok sayıda vatandaşımız Elazığ’da barış, güven ve huzur içinde yaşıyor.
Elazığlıların etnik kimlik ve köken gibi bir takıntısı olmadığı gibi bunu kaşıyarak fitne çıkarmaya çalışanlara da her dönem sert bir tepkisi ve duruşu olmuştur.
Durum bu iken bir maç ve skoru bahane ederek Elazığsporu ve Elazığ halkının ırkçılıkla itham etmek ve bunu Türk-Kürt ayrışmasının malzemesi yapmak ne spora ne de insanlığa sığacak ve makul görülecek bir davranıştır.
Elbette sporcuların otobüsünün taşlanması yanlıştır ve Valilik bu konuda açıklama yaparak zanlıların yakalandığını ve adalete teslim edildiğini belirtmiştir.
Bunun ötesinde hiçbir haksızlık ve adaletsizliğin olmadığı bir maçtan hareketle hiç kimse etle kemik olmuş, kız alıp kız vermiş, ortak payda ve hedefler üzerinde birleşmiş, vatanı aziz bilmiş ve bu toprakları birlikte omuz omuza savunarak düşmanları püskürtmüş bu milleti kimse bölemez ve ayrıştıramaz. Hele hele bunu futbol üzerinden asla yapamaz…