Elazığ Gastronomisi ile Engelleri Aştık Programı Düzenlendi
'Eskimeyen Elazığ Yemekleri ve Depremin Yaralarının Gastronomi ile sarılması' ortak projesi içişleri bakanlığı sivil toplumla ilişkileri genel müdürlüğü himayesiyle 4. Faaliyet projesi olan dezavantajlı deprem aileleri ve görme engelli, depremzedeler Elazığ yemeklerini tattı.
Programa Fırat Üniversitesi Rektörü Fahrettin Göktaş, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Hikmet Şişecioğlu katılım sağladı.
Elazığ Gastronomi Kültür Ve Turizm Derneği Başkanı Harun Seyran: “"1300 Mutfak çeşidimiz ile Elazığ Gastronomisini tanıtmak bizim için emek, sabır ve bekleme sanatıydı, ifadelerine yer veren Seyran, “ İyi olan her şeyin zahmetsiz ve emeksiz olmayacağını altı yıldır yaşayarak daha iyi öğrendik” dedi.
ELAZIĞ BELEDİYESİ VE ELAZIĞ GASTRONOMİ DERNEĞİ ORTAK PROJESİ
Başkan Seyran: “Yani zahmetsiz pişmiş aşın lezzeti olmayacağını. İşte! Bizler bir avuç Elazığ sevdalısı olarak Elazığ Mutfağını duyurmak için çalıştık, emek verdik ve çaba gösterdik. Çalışan ve sabreden insanlar küçük mükâfatların değil büyük mükafatların peşinde olan insanlardır. Bizde bu düşünceyle Elazığ Gastronomisinin tanıtımı için emek verdik, sebat ettik, gayret gösterdik sonunda kartopu gibi büyüdük binlerce kişi olduk.
Elazığ Gastronomisi için çok büyük mükafatların kapısını açabildik. Bunun haklı gururunu yaşıyoruz. Elazığ'da geçmişten bugüne nineden toruna, kadim anne reçeteleriyle lezzetlendirdiğimiz bu büyük kültürü hep beraber geleceğe taşıyoruz , bugün sizlerle birlikteyiz” şeklinde konuştu.
Harun Seyran: “Elazığ'da paylaştıkça bereket olur dedik hep büyük sofralar kurduk, bu büyük şehirde dünden bugüne hep beraber doyduk. Bu yüzden Elazığ'da sofralarımız paylaşmanın bereketiyle dolup taştı. Bu Halil İbrahim sofralarına davet etmeyi, tuzu ve ekmeği paylaşmayı, sofrada sadece karnımızı değil, sohbetle muhabbetle ruhlarımızı doyurmaya en büyük nimet saydık. Yine büyük bir sofrada, amacımız sizlerle birlikte olmak depremle geçirdiğimiz kötü bir dönemin ardından kalpleri birbirine buluşturmak, moral bulmak, yemek kültürümüzün ne kadar değerli olduğunu hep birlikte yaşamak.
Elazığ'ın geçmişini bugün tatmak. Nesilden nesile bizlere bırakılan mirası çocuklarımıza, gençlerimize aktarmak. Ve diyoruz ki Elazığ Gastronomisi bu ülkenin ışığı, umududur. Hz. Mevlana'nın dediği gibi 'Bizi bilen bilir, bilmeyende kendi gibi bilir" Hepiniz hoş geldiniz sefa getirdiniz" diyerek açıklamalarını sonlandırdı.
Elazığ’ın mutfak kültürü açısından Türkiye’nin en zengin şehirlerinden birisi olduğunu belirten Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Göktaş: “Bunun bir dernek çatısı altında toplanması, dışarıda tanıtılması ve tescillenmesi hakikaten önemli. Güzel bir hizmeti icra ediyor. İnşallah çalışmaları bu yönde devam eder” dedi.