Elazığ'a Gelenler, Elazığ'dan Gidenler Bunları Biliyor muydunuz?
Eylül ayında gerçekleşen YKS ek tercihleri sona erdi ve binden fazla öğrenci YKS yerleştirme sonuçlarına kavuştu. Sınav sürecini atlatan öğrenciler yerleştikleri okullarda ve yaşamını sürdürecekleri şehirlerde nelerle karşılaşabilir? Tercih yapamayan öğrenciler için sonra ki süreç nedir? Tarzında ailelerin ve gençlerin aklında sorular oluştu. Peki gençler ve aileleri neler yapmalı?
Psikiyatist Dr. Ömer Deniz ile akıllarda oluşan tüm soruları cevaplayacak nitelikte bir röportaj gerçekleştirdik. İşte haberimizin detayları…
YKS ek tercihleri de açıklandı ve süreç tamamlanmış oldu, hem üniversiteyi kazanıp farklı şehirlerde yeni bir hayata başlayacak öğrencilere tavsiyeleriniz nelerdir?
Psikiyatist Dr. Ömer Deniz : “YKS dediğimiz süreç bireyin ileriki dönemlerde hayatını belirleyecek bir öneme sahip. 3 buçuk Milyon genci ve bununla birlikte ailesini de etkiliyor. Özellikle, sınava girip başarı sağlayan ve başarı sağlamayan öğrencilerin ve ailelerin ciddi sorunları olabiliyor. Sınavı kazanıp başka ile giden gençler bir takım sorunlar yaşamaktadır. Öncelikle farklı bir ile giderek farklı ortamlara girmenin sıkıntıları var. Birçok genç ailesinden ilk kez ayrıldığında yeni girdiği ortama alışmakta zorlanıyor. Tek başına yaşamak, yurt ortamında tanımadığın kişilerle aynı oda da yaşamak ki zaten barınma sorununu yurt ile çözülmüşse işimiz daha kolaylaşıyor. Aksi takdirde de ev arkadaşı bularak hayatına devam edecektir, ama her halükarda gittikleri şehre uyum sağlama ve sürecinde zorluk yaşayacaktır. Geçtiğimiz yıllarda Elazığ’da bulunan 2 yurtta bu konuyla ilgili bir seminer düzenlendi ve katılım sağladım, bu tarz etkinliklerin faydalı olduğunu düşünüyorum ve her yıl yapılmasını tavsiye ediyorum. Orada bazı öğrenciler okulu bırakıp ailesinin yanına gitmeyi düşünüyordu, bu şekilde ailesinden ayrılmakta zorlananlar var.
“ÜNİVERSİTE ÇAĞINA BİLE GELSE BAZI BİREYLER AİLEDEN UZAKLAŞAMIYOR”
Yani her bireyin yeni bir ortama girmesi ve o ortamda yaşama tepkisi farklıdır. Üniversite çağına bile gelse bazı bireyler aileden uzaklaşamıyor. İlk 1 ay ağlayanlar, üzülenler ve mutsuz olanlar oluyor, bazı gençlerde ise durum tam tersi olabiliyor. Hemen adapte olan gençler var. Sorunları birkaç aydan fazla devam eden gençlerin profesyonel destek almalarını öneriyorum. Bu önerim aynı zamanda aileler içinde geçerli olmakta. Bunun dışında yaşamaya başladıkları bu şehirde güvenilir arkadaşlıklar kurabilirler. Bunlar sınıf arkadaşı, yurt arkadaşı ya da aynı okuldan olabilir. Birlikte vakit geçirmelerini, sosyal aktiviteler yapmalarını ve o şehri tanımalarını öneririm. Birleştirici aktivitelere katılmalarını öneririm” ifadelerine yer verdi.
Gençlere ve ailelere tercih sürecinde neler yapmaları konusunda ne gibi önerilerde bulunursunuz?
Psikiyatist Deniz: “ Üniversite çağına gelmiş bireylerin en büyük sorunu ben hangi bölümü tercih edeceğim oluyor. Benim sürekli tavsiye ettiğim şey, istedikleri bölümü tercih etmeleri. Bizim kültürümüzde aileler meslek konusunda çok baskıcı olabiliyorlar. Çocuk istediği alanı okursa kendisini daha mutlu olacağını düşünüyor ama aile diyor ki hayır biz bu bölümü istiyoruz.
“LÜTFEN SON KARARI ÇOCUĞUNUZA BIRAKIN”
Ben bunun kesinlikle doğru bulmuyorum, yapmamalarını öneriyorum. Ailelere tavsiyem siz istediğiniz bölümü çocuğunuzla paylaşın ve o bölüme dair bilgilendirme yapın ama lütfen son kararı çocuğunuza bırakın. Çocuğun istemediği bir bölümü yaşamı boyunca istemediği bir mesleği yapmak zor olacaktır. Tercih edilen bölüm onun yaşamıyla ilgili direkt etkili olacaktır. Gençlerin düşünceleri çok önemlidir, bazen dershane öğretmeleri ya da rehber öğretmeleri de gençleri istemedikleri bölümlere yönlendirebiliyorlar ama genellikle öğretmeler bu konu da daha bilinçli. Gençlere tavsiyem siz hangisinde mutluysanız ve sizi ileriki yaşlarda rahatlatacaksa onu seçmelisiniz” şeklinde konuştu.
İstedikleri bölümleri kazanamayan öğrencilere ve ailelere tavsiyeleriniz nelerdir?
Dr. Ömer Deniz: “ Mezuna bırakan öğrenciler yapılan çalışmalar sonrası bir önceki sınavdan ya daha düşük alıyor ya da aynı puanı alıyor. Böyle olunca da moral bozukluğuna sebebiyet oluyor. Herhangi bir bölüme yerleşemeyen gençler o süreçte yüksek motivasyonla çalışmalılar. Sınav süreci keyifli ve zevkli bir süreç değil, dolasıyla ikinci kez hazırlanmayı düşünen gençler bunu göz önünde bulundurmalı” ifadelerine yer verdi.
Deprem bölgelerinde okuyan ve deprem bölgelerinden gelen öğrenciler için neler tavsiye edersiniz?
Psikiyatist Dr. Ömer Deniz: “Deprem hepimiz için dramatik ve korkutucu bir durum ve dünyanın da bir gerçeği. Yaşanan depremler birçok aileyi ve sınava hazırlanan birçok genci olumsuz etkiledi, yaşadıkları bir travma var. Bu yaşananların ardından başka illere gitmiş olmaları durumu daha da zorlaştıracaktır. Aylar geçtikçe yeniden yeni bir yaşamı oturtmak, yeniden hayata karışmak konusunda beynimizin kendisini yeniliyor dolayısıyla deprem bölgesine gelen ve deprem bölgesinden farklı bir ile giden gençler içinde özellikle yurtların ve eğitim kurumlarının çok özel programları var ki bunları da çok anlamlı buluyorum. Gençlerin gittikleri ortamlarda daha iyi adapte olmaları için güzel arkadaşlıklar edinmeliler. Sosyal ilişkilerini geliştirmeliler bu çok önemli, üniversite sadece eğitimin alındığı bir kurum değil aynı zamanda gençlerin sosyalleşmesi adına da büyük bir ortam olduğu gerçeği de kaçınılmazdır. Atlatamadıkları deprem travmaları için yine dediğim gibi ruhsal anlamda destek almaları çok önemli” dedi.
Hem deprem psikolojisi hem de istenilen bölümün kazanılmamasının öğrenci üzerindeki etkisi neler olur. Oluşan psikolojiyi atlatmak için neler yapılmalı?
Psikiyatist Deniz: “ Bir insanın olumsuz bir durum yaşaması onu olumsuz yönde etkiler ama bu olumsuzluk ikiye katlanırsa kişide ki etkisi tabi ki de ağır olacaktır. Hem deprem travması yaşamış hem de sınav sürecini istediği gibi geçiremeyen ve yerleşemeyen gençler için durum daha farklı olmakta. Bu bireylerin daha fazla desteğe ihtiyacı olacaktır. Sorunu kendi başına aşamadıklarını fark ettikleri an mutlaka bir uzmanla görüşmeliler” şeklinde yorumlarda bulundu.
Son olarak Psikiyatist Dr. Ömer Deniz: “Üniversite eğitimine başlayan özellikle başka illerden şehrimize gelen bütün öğrencilere başarılar diliyorum. Eğer bir sorun yaşıyorlarsa mutlaka bir uzmana danışmalarını öneriyorum. Hakimiyet Gazetesi olarak böyle güzel bir konuyu gündeme getirdiğiniz içinde çok teşekkür ediyorum” diyerek konuştu.