ELAZIĞSPOR VE İMAR KOMİSYONU

Bayram öncesinde Elazığspor üzerinden/bahanesinden Ak Parti içerisinde yaşanan tartışmalara şahit olduk. Konu Ak Partilileri aşarak taraftarları da içine alan bir seviyeye ulaşmıştı. 

Daha sonra bu konuyu icap ederse yazacağım ama şunu belirtmeliyim ki, sosyal medyada yer alan küfürlü tepkileri kınıyorum. Ne o ifadeler bir Elazığlıya yakışır ne de şerefli Elazığspor taraftarlarına yakışır. Meseleleri tartışarak da hdigeredebiliriz…

Ak Parti’nin Elazığ’ın siyasetini ve sorunlarını dert edinmediğini iddia etmek tabii ki haksızlık olur. Ben herkesin elinden geleni yaptığına inanıyorum. Belediye, vekiller, teşkilat… Elazığspor hakkında fikir beyan ediyorlar ama ince meseleleri yeterince dert edinip edinmedikleri konusunda tereddütlerim var.  

Komşumuz Bingöl’e karşı eskiden beri sempati duyarım. Babamın Bingöl’de ortaokulu okumuş olması ve Bingöl depremini yaşamış olması duygularımı etkilemiş olabilir. Ayrıca Elazığ-Bingöl bilardo turnuvalarına katılmış birisi olarak Bingöllü çok kıymetli arkadaşlarım oldu… 

Asla bölgesel ayrımcılık yapmadığımı vurgulamama gerek yok sanırım. Bu kamu spotu kıvamındaki girişten sonra asıl meseleye gelebiliriz… 

Ak Parti Belediye Meclis Üyeleri içerisinde Bingöllü bir kişi var. Kendisini Elazığ’daki Bingöllülerin temsilcisi olarak pazarlıyor. Bakan Cevdet Yılmaz’a yakınlığı ile veya öyle lanse edildiği için Elazığ siyasetinde sürekli olarak prim yapıyor. 

Bingöl’de Elazığlı bir belediye meclis üyesi var mıdır, bilmiyorum. Aslına bakarsanız tahmin de etmiyorum… 

Bu arkadaş iki dönemdir belediye meclis üyesi. Süleyman Selmanoğlu döneminde imar komisyonunda yer almıştı. Bu sene seçilen imar komisyonuna da Ak Parti grubunu temsilen girmeyi başardı. 

Elazığ’da ticaretini tıkır tıkır yürütmeyi başarmış bu arkadaş, ki en doğal hakkıdır, kimseyi ilgilendirmez… Ne hikmetse Elazığ’ın imarında sürekli söz sahibi oluyor! 

İmar komisyonunun belediyedeki tüm komisyonlar içerisindeki önemini ve dedikodulara en fazla açık olan komisyon olduğunu söylememe gerek yok sanırım! 

Bu yapıdaki bir Belediye Meclisine Brezilya Dizisi dediğimizde de alınganlıklar oluşuyor!  

Memlekette adam mı kalmadı? 

Bizim sevgili Ak Partililer, belediye meclis üyeleri seçilirken neden Bingöl siyasetinin müdahalesine itiraz etmiyorlar? 

İmardan Elazığspor’a bağış alınması mesele oluyor da, neden imar komisyonunun yapısı kimsenin umurunda olmuyor? Yani gözenin başı daha önemli değil mi? 

Bu arkadaşın Elazığ imarıyla ilgili merakı ve bilgisi nerden geliyor? 

Bu arkadaş imar komisyonuna gelen dosyalarda sadece sözcüsü olduğunu iddia ettiği Bingöllü hemşerilerinin dosyalarıyla mı ilgileniyor yoksa başka dosyalarla da yakından ilgileniyor mu?  

Başka dosyalarla da ilgileniyorsa, neden? 

Daha çok soru sorulabilir ama gerek yok. Derdimi yeterince anlatabildiğimi düşünüyorum. 

Bu sorular neden Ak Partilileri rahatsız etmiyor? Bingöl neden bizim yerel siyasetimize müdahale ediyor?... 

*****

Elazığspor üzerinden imar gelirleri siyasiler tarafından eleştiri konusu olmuştu. Haklı olabilirler, orası beni çok ilgilendirmiyor. İddia edilen, siyasilerin belediyenin Elazığspor’a kaynak aktarmasına karşı olunduğu yönünde.

Ben aynı siyasilerin, mesela Selçuk Öztürk belediyeden para istediğinde tepki gösterdiğini hatırlamıyorum. Veya aynı siyasilerin Selçuk Öztürk’ün milletvekili adayı olduğunda istifa etmemesine, verdiği yemeğe futbolcuları çağırmasına itiraz ettiğini de hatırlamıyorum. Öyle ya, siyaseti spora karıştırmayacaktık…

Veya yine siyasilerin imar işlerini daha önceki imar komisyonunda dert ettiklerini de hatırlamıyorum. O dönemlerde Elazığ’ın Fuat Avni’si rolünü üstlenen bir feyk hesap vardı. Millete lakaplar takıyordu.

Aklıma o dönem imarda dönen, briyantinli danışmanlık ücretleri üzerindeki coşkun duygular geliyor mesela! Oooof of, hem de ne ücretler! Briyantin fabrikası kurarsın vdigerahi! Kimse dert edinmemişti…

Bingöllüyle imarın ne alakası var diyen de yok… 

Eee, hadi bakalım. Önümüzdeki belediye seçimlerinde Bingöl’e gidip belediye meclis üyeliğine aday olacağım! Bakalım bana referans olacak babayiğit çıkacak mı? 

Hadi ama lütfen! Çok şey istemedim… 

*****

Unutmadan şunu da ekleyeyim…

Sayın Behçet Susmaz, Sayın Hamza Yanılmaz ve Sayın Süleyman Selmanoğlu onar yıl belediye başkanlığı yaptılar. Hepsi de Elazığspor’a kaynak aktardı. Tamı tamına 30 yıl! Ama belediyeler kulüplere kaynak aktarmasın ya… Siyasilerimizin kaygılarını sonuna kadar destekliyorum…

Biliyorsunuz, bizim sitemimize göre seçilen kişiler Türkiye vekilidir. Yani ülkenin her neresinde bir olay olursa olsun tüm sorunlar vekilleri ilgilendirir.

Ben vekillerimizden Meclis açıldığında siyaset ve spor ilişkisini sorgulamalarını bekleyeceğim! İstanbul, Ankara, Samsun, Gaziantep, Malatya, Giresun, Eskişehir… Hülasa bu illerde bulunan tüm belediyelerin kulüplere para aktarıp aktarmadıklarını Meclis’te soru önergeleriyle gündeme getirmelerini ve siyasetin temizlenmesi için ellerinden geleni yapmalarını bekleyeceğim!

Her köşe yazımın sonunda soracağım. O illerde belediyeler kulüplere para aktarıyor mu?  Para aktarıyorsa neden? Bu belediye kulüp ilişkileri yanlışsa neden takipçisi olmuyorsunuz? Ülkeye bir faydanız olsun, tarihe geçin!

Evet sevgili okur, belediyeler hiçbir yerde kulüplere kaynak aktarmasın. Ama siyaset spor ilişkisinde de abdest sadece Elazığ’da bozulmasın!

Çok uzadı biliyorum, kusura bakmayın. Son olarak…

Belediyelerdeki imar komisyonlarında ne briyantin kokusu gelsin ne de başka şehirden olanlar cirit atsın! El ele verin, Elazığspor yaşasın…

Vdigerahi bitti!