ELAZIĞ'DA FETÖ SORUŞTURMALARI NE DURUMDA?
15 Temmuz işgal girişiminden bugüne kadar FETÖ denen hain çeteye karşı yapılan operasyonlar ve başlatılan soruşturmalara ilişkin elimizde sağlıklı veriler yok
15 Temmuz işgal girişiminden bugüne kadar FETÖ denen hain çeteye karşı yapılan operasyonlar ve başlatılan soruşturmalara ilişkin elimizde sağlıklı veriler yok. Bir süre daha veri eksikliğinden kaynaklanan bilgi kirliliği devam edecektir.
Cumhurbaşkanımızın “At izi it izine karıştı” sözünü fırsat bilip kendi defolarını örtmek adına FETÖ soruşturmalarını itibarsızlaştırmak için, sanki masum insanların her sabah kapılarının çalınıp, sorgusuz sualsiz gözaltına alındığını iddia edip algı yönetimi yapmaya çalışanlar da var.
Bu türden beyanların tamamen algı yaratmak amaçlı olduğuna emin olabilirsiniz. Zira cesaretten dem vurup soruşturmaları itibarsızlaştırmak yerine doğru olan, mağdur olduğunu bildiklerini isim isim vermek değil midir?
Veya kripto avcılığı yapıp tek bir isim bile vermemenin amacı ne olabilir?
Kimler mağdur oluyor? Kimlerin kapıları sorgusuz sualsiz çalınıyor? Dışarıda gezen FETÖ’cüler kimlerdir?
İsim veremiyorsanız amaç FETÖ soruşturmalarını itibarsızlaştırmak mıdır?
*****
Elazığ’da FETÖ soruşturmalarını iki bölüme ayırabiliriz. 15 Temmuz öncesi ve sonrası.
Darbeden önce Elazığ’da FETÖ’ye yönelik yapılan soruşturmalarda yaşanan sıkıntılar ülke genelinde yaşanan sıkıntıların aynısıydı. Bu ülkede Cumhurbaşkanımız R. Tayyip Erdoğan haricinde hiç kimse FETÖ ile gerçekten mücadele etmedi.
Herkes günü kurtarmak peşindeydi. Zaman zaman köşemde ilimiz siyasetçilerini bu konuda eleştirdiğimi biliyorsunuz.
15 Temmuz öncesi yıllarca FETÖ denen örgüt içinde aktif görevler almış, çok yüksek konumlara gelmiş insanlar hakkında yapılan soruşturmada birçoğunun yurt ışına kaçtığı iddia ediliyordu. Ya emniyet içindeki örgüt elemanları dışarıya bilgi sızdırdı ya da soruşturmalar gerektiği ciddiyette yürümedi.
Tutuklanmayan ve adli kontrolle serbest bırakılan bir kısım örgüt üyesinin de yurt dışına kaçtığı veya halen daha bir yerlerde gizlendiği iddia ediliyor.
*****
Yaz kararnamesi ile ilimizin Başsavcısı Mersin Başsavcılığına atanmıştı. Çeşitli iddialar ortaya atılsa da genel izlenim FETÖ soruşturmalarında tutuk davranıldığı yönündeydi.
15 Temmuz günü ilimize yeni atanan Başsavcı Habip Korkmaz halen daha görevine başlamamıştı. Başsavcı Vekili Sinan İnal vekâleten başsavcılık görevini ifa ediyordu.
15 Temmuz öncesi FETÖ’ye yönelik operasyonlarda yaşanan ağırdan almaları 15 Temmuz sonrası görmedik. Elazığ’da ki savcılar sabahlara kadar adliyeden ayrılmıyordu. Sayın Sinan İnal bizatihi soruşturmaları takip ediyordu.
Elazığ’da 15 Temmuz gecesi bir kalkışma olmamasına rağmen büyük illerden sonra en fazla asker ilimizde tutuklanmıştı. Savcılığın yürüttüğü soruşturmalarda gösterilen özenle yeni deliller elde ediliyordu ve bu deliller yeni şüphelileri doğuruyordu.
Sayın Sinan İnal’ın Başsavcılığında Elazığ Adliyesinde görev yapan bütün savcı ve hakimler 15 Temmuz sonrası devletten, milletten, hukuktan yana refleks göstererek takdiri hak ettiler.
*****
Savcılığın soruşturmalarla elde ettiği deliller ve gelinen aşamanın haricinde FETÖ’ye karşı yapılan soruşturmalarda nasıl bir yöntem izlendiğini hiçbirimiz bilmiyoruz. İsimler sadece Ankara’dan mı geliyor? Yerelde nasıl bir çalışma yapılıyor? İhbarlara karşı tutum nasıl? Kesin kes hatalı olduğu bilinen isimlerin mağdur edilmemesi için neler yapılıyor? FETÖ’cü olduğu herkesçe bilinen isimler Ankara’dan gelen listelerde olmadığında yerel yöneticiler ve savcılık ne yapıyor?
Bütün bu soruların cevaplarını bilmiyoruz.
İlk günden beri yapılan tutuklamalar ve açığa alınmalarda çok cılız da olsa itirazları duyabiliyoruz. Kurunun yanında yaşın yanmasına kimsenin gönlü el vermez ancak itirazlara bakınca sayının çok ama çok az olduğunu görebiliyoruz.
Operasyonlarda eleştirilecek hususlar olabilir. Ancak eksiklikleri dile getirmek başka, FETÖ soruşturmalarını halkın gözünde itibarsızlaştırmak başka. Tüm dünyada FETÖ üyeleri bu yöntemi kullanıyor. Devletin masum insanları içeri attığını iddia ediyorlar. 15 Temmuz gecesi kanarya sevenler derneği darbe girişiminde bulunmadı ya!
Yani öyle sorgusuz sualsiz kimse sabahın köründe evinden alınmıyor. Yıllarca çarşaf çarşaf FETÖ övgüleri yapılan yerlere itibar etmeyin!
Onlar hatalarının veya kasıtlarının sıkıntısını çekiyorlar!