ELAZIĞ'IN YARGI İMAMI İFADESİNDE NE SÖYLEDİ?

Elazığ’da yürütülen FETÖ soruşturmalarında nasıl bir yol izlendiğini bilmiyoruz. 15 Temmuz sonrası gerek Ankara, gerekse de savcılık bazı isimleri tespit ediyor ve haklarında soruşturma başlatıyor.

FETÖ’nün yargıda etkili olduğu zamanlarda kamuoyunu ilgilendiren davalara ilişkin bilgiler medyaya servis ediliyordu. Şimdi savcılık makamı çok titiz çalışıyor ve neredeyse hiçbir bilgi basına sızmıyor.  

Bilindiği üzere FETÖ dünya çapında bir örgüt. Başta ABD olmak üzere birçok ülke tarafından da korunuyor. 

Örgüt deşifre oldukça yapılanmanın boyutunun bir sahte vaizin çapını çok aştığını görüyoruz. Yapının başında kâinat imamı denen sahtekâr Fetullah var. Her kıtadan sorumlu imam ayrı. Bu kıtalarda bulunan ülkelere imam atanmış. Ülkeler bölgelere ayrılmış. İller, kurumlar, meslekler… Her birinden sorumlu olan örgüt imamları ayrı. 

Elazığ’da tepede bulunan sorumlu imam kim? Emniyet imamı, yargı imamı, ordu imamı, esnaf imamı, diğer kurumlar… Sorumlu imamların kim olduğunu bilmiyoruz. En azından ben bilmiyorum. 

15 Temmuz öncesi tepe yöneticilerin yurtdışına kaçtıkları iddia ediliyordu. Örgüt içerisinde etkili ve dahi önemli bir konumda olduğu iddia edilen bir kişi darbeden sonra ilginç şekilde ülkeden ayrılmadı. Belki de kalması istendi! 

Elazığ’ın yargı imamı olduğu iddia edilen VK darbeden sonra tutuklandı. Yaklaşık 100 sayfadan oluşan ifadesinde çok önemli isimlerden bahsettiği iddia ediliyor. 

VK 100 sayfalık ifadenin yaklaşık olarak 35 sayfasında bir vekilden bahsetmiş. Soruşturmanın selameti açısından ve de olası algı operasyonlarına gelmemek adına ismini veremeyeceğim vekilin darbe gecesindeki performansına bizatihi şahitlik ettim. 

Daha Cumhurbaşkanımızın açıklamasını bile duymadan PTT meyanına gittiğimde az sayıdaki insan arasında kendisi başı çekiyordu. Konuşmadan, sadece tokalaştık, yumruklarımızı sıktık… 

Aynı vekilin 17/25 Aralık sonrasındaki performansı da kamuoyunun malumu. Peki o zaman VK; 

Bu vekilden neden bu kadar çok bahsetti?  

Amacı neydi? 

Birçok kişi yurtdışına kaçarken kendisinin ısrarla Türkiye’de kalmasının sebebi acaba olası bir başarısızlıkta bilgi kirliliği yaratmak mıydı? 

Başka isimleri de aynı iştahla anlattı mı? 

Yine VK’nin ifadesinde bir başka vekilin eşinin bir dernekle olan ilişkisinin anlatıldığı iddia ediliyor. Anlatılan ilişkinin boyutunu, neyin amaçlandığını bilmiyorum. 

Az bir bölümde de başka bir vekilden bahsedildiği iddia ediliyor… 

Ancak öğrenebildiğim kadarıyla 17/25 Aralık öncesi mütevelli heyetinde olduğu iddia edilen bir vekil hakkında tek kelime ifadede yer almıyor! Ki aynı vekilin 17/25 Aralık sonrası çıktığı bir TV programında yaşananların yolsuzluk operasyonu olduğunu, FETÖ’cülerin namazında niyazında temiz insanlar olduğunu, asla kimseye iftira atmayacaklarını söylediğini bütün Elazığ biliyor! Ama VK bu vekil hakkında konuşmuyor! 

Hele biraz zaman geçsin, her şey rayına oturacaktır. At izini it izine, hem saf vatandaş karıştırıyor hem de böyle FETÖ’cü itler kolayca izini at izine karıştırıyor! 

Açıkçası burnuma hiç hoş kokular gelmiyor. VK kriptoları mı ifşa ediyor, ki neden yapsın, yoksa soruşturmaları karıştırmaya mı çalışıyor, zaman gösterecek. 

Fısıltı gazetesinde kasıtlı olarak Valinin pasif kaldığı yayılmaya çalışılıyor, 

Farklı kurumların başında olan insanlara FETÖ’cü yaftası yapıştırılmaya çalışılıyor, 

Yargı imamı olduğu söylenen kişi ifadesini vekillerin üzerine kuruyor… 

İddialar doğruysa VK’nın ifadesi Ankara’ya rapor edilmiş. Ankara ne der, ne yapar? İfadede anlatılanlara inanır mı? 

Zaman gösterecek… 

Ha bu arada, tüm bu iddialarda kaynağımı açıklayamam! (Allah’ım bana gazeteciler gibi hava basmayı nasip ettiğin için çok teşekkür ederim! Güzel oluyormuş.) 

BİR SORU 

15 Temmuz darbe/işgal gecesinde Marmaris’e Cumhurbaşkanımızı almaya giden kırk kişilik özel ekibin içinde Elazığlı üst düzey bir siyasinin çok yakın bir akrabası var mı? (Amacım kapalı kapılar arkasında konuşulanların bilinmesidir. Yoksa hiçbir yakınlık suç karinesi değildir.)