DERSLER ÇALIŞILSIN!

Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, depremzedeler için yapılacak kalıcı konutların temelini atmak amacıyla çarşamba günü ilimize geliyor. Tabi bu ziyaret cumhurbaşkanımız ve şehrimiz için çok anlamlı ve özellikli bir ziyaret.

Cumhurbaşkanı Erdoğan için anlamlı çünkü depremin ikinci günü gelip şehrin halini gören  insanların acısına ortak olan, depremde hayatlarını kaybetmiş insanların cenaze namazına katılan bir yönetici olarak bir ay sonra gelinen noktayı bizzat görecek.

Yapılanları inceletecek, belki birtakım tavsiyede bulunacak ve ardından kurumlara yeni ödevler verip hedefler koyacak.

Şehrimiz için önemli çünkü, 24 Ocak’tan sonra artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığı bir kent konumundayız artık.  Depremden zarar gören insanlarımızın mağduriyetlerinin giderilmesi ile birlikte, şehrin bundan sonra yeniden yapılanması, ekonomik, sosyal ve çevresel olarak kalkınması adına beklentilerimizin dile getirmememize yarayacak bir fırsatı yakalıyoruz.

Kurumlar, STK’lar ve medya harıl harıl çalışıyor ve raporlar hazırlıyor. Hepsinin de ortak paydası Elazığ ve Elazığ’ın göç vermekten ziyade göç almasını sağlayacak çalışmalar.

Bu konuda en büyük görev kurumlara düşüyor. Her bir kurum, aman nasıl anlaşılır, tepki verir mi ?, bizi azarlar mı? gibi vehimlere düşmeden, şehrin kaderinde etkili olacak, şehrin kısa sürede ve her alanda toparlanmasını sağlayacak devam eden ya da yapılması elzem olan projelerle çıkmalı sayın Cumhurbaşkanımızın huzuruna.

ETSO; Elazığ Organize Sanayi başkanlığı, Müsiad ve diğer ekonomi temelli oluşumlar her biri kendi hazırladıkları raporları öyle çok ayrıntıya boğmadan ve 5 maddeyi geçmeyecek şekilde hazırlamalı. Ancak bu oluşumların raporlarında tekrara düşülmemeli, birinin yazdığını diğeri yazmamalı farklı bir talepte bulunmalıdır.

Depremden en çok zararı gören ve önümüzdeki yıllarda da hep bedelini ödeyecek olan yerel yönetimlerdir. Her ne kadar Çevre ve Şehircilik Bakanımız Sayın Murat Kurum, belediyelerin İller Bankasına olan borçlarını erteleyebilecekleri müjdesini verse de bu borç belediyelerin omzunda büyük bir kambur olarak uzun yıllar kalacak ve yeni projelerin hayata geçirilmesine hep engel olacaktır.

 Bu konuda erteleme yerine borçların affı ve bununla birlikte özel fon ve kaynaklardan şehrin başta altyapı olmak üzere yeniden inşa ve imarına katkı sunulacak maddi katkı sağlanması konusunda talepler siyasilerimiz tarafından dile getirilmelidir.

Şehrin yeniden normale dönmesinde en önemli faktör üretim ise ki öyledir, bu hususta  tarımsal üretim asla ihmal edilmemelidir. Bunun için de DSİ Bölge müdürlüğü ve siyasilerimiz acilen ve şiddetle Uluova ve Kuzova sulama projeleri için gerekli her türlü ödenek ve bürokratik engelleri aşarak ovayı suya kavuşturacak taleplerini Cumhurbaşkanımıza iletmeli ve somut neticeler almalıdırlar.

Şundan emin olun ki Cumhurbaşkanımız halkımız için talep edilen ve karşılığında halkımızın önemli bir derdine derman olacak talepleri asla geri çevirmez.

Örnek mi? İstasyon Caddesi’ndeki Karayollarına ait arazi ile Mehmet Akif Ersoy lisesinin arazisinin şehrin önemli ihtiyaçları ve halkın beklentilerinin giderilmesi için Elazığ Belediyesi’ne tahsisi.

Kurum ve kuruluşlarımızdan tek ricamız, depremin yaralarının sadece konu yapmak, vatandaşa kredi vermek, battaniye dağıtmak ve çadır vermekle yeterli olmayacağını, bunların zaten çok mükemmel bir şekilde yerine getirildiğini, asıl ve gerekli olanın ise şehrin ekonomisindeki çarkların dönmesini sağlayacak kritik adımların atılmasını sağlamaya dönük taleplerin dile girilmesidir.

Biz Çarşambadan çok umutluyuz. Sizlerin de taleplerinizle bu umutlarımızı boşa çıkarmayacağınıza inanıyoruz.