Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan Cuma Namazı sonrası önemli açıklamalar
Cumhurbaşkanı Erdoğan Hz. Ali Camii'de kıldığı Cuma namazı sonrası gündeme dair açıklamalarda bulundu. Basın mensuplarının sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan Boğaziçi eylemlerine ilişkin olarak, 'Şu anda Boğaziçi Üniversitesi'ndeki olayları oradaki öğrencilerimizin olayı olarak tanımlamak, o şekilde kabul etmek mümkün değil' diye konuştu.
İstanbul'da Cuma namazı sonrasında basın mensuplarının sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.
“HDP'nin Kadıköy'de yapmış olduğu çağrı en net ifadedir”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Boğaziçi Üniversitesi rektörlük görevine Melih Bulu’nun getirilmesi sonrası başlayan olaylara ilişkin olarak, “Şu anda Boğaziçi Üniversitesi'ndeki olayları oradaki öğrencilerimizin olayı olarak tanımlamak, o şekilde kabul etmek mümkün değil. Bunun öğrencilerimizle yakından uzaktan alakası yok.
Bu işin başını hem siyasetin bir boyutu çekiyor ki dün akşam işte görüyorsunuz dağdan beslenenlerin yani HDP'nin Kadıköy'de yapmış olduğu çağrı ve oradaki gösteriler bunun çok açık net ifadesidir.
Aynı şekilde ana muhalefetin başının bu işte üstlendiği görev ortadadır. Tüm bunlarla beraber ortak hareket ettikleri akademisyenler de bu işin içinde yer alıyor” diye konuştu.
Geçtiğimiz dönemlerde de iki tane rektör atadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir defa bir çoğu maalesef hala şunu öğrenememişler. Bu ülke hukuk devletidir. YÖK'ün yetki alanı var ve bu ülkenin Cumhurbaşkanının yetkileri var. Bundan önce ben iki tane rektör atadım. Onların atamasını da yine ben yapmıştım. YÖK teklifini yapmıştır, ben de onadım. Bunları ben yaptım. Şimdi Melih bey ile ilgili de 9 tane aday önüme geldi. Ve bu 9 adaydan bir tanesi olan Melih beyi yine aynı şekilde ben atamasını yaptım” dedi.
“Yürekleri yetse Cumhurbaşkanı da istifa etsin diyecekler”
Boğaziçi olaylarına dair sözlerini sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Peki Melih bey kimdir, nedir diye baktığımız zaman; Melih bey iki farklı üniversitede rektörlük yapmış bir insan. ODTÜ'den gelme, Boğaziçi ile ilişkileri olan bir insan. Ve alanında başarılı olan bir arkadaş. Ve kendisini oraya atamaktan dolayı da bazı TV kanalları çıkmışlar, "istifa etmelidir" Yürekleri yetse Cumhurbaşkanı da istifa etmelidir diyecekler” diye konuştu.
“ABD ırkçılıkta tavan yaptı”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD ve AB’den gelen Boğaziçi olaylarına dair yorumlara karşın ise, “Biz ülkemizi, nadide üniversitemizi, bunlara alın istediğiniz gibi karıştırın mı diyeceğiz? Amerika ve AB ne diyorlar? "Biz Boğaziçi'nde olanları kınıyoruz" Amerika'ya ben şunu söylerim, şurada seçim öncesinde Amerika'daki olaylardan demokrasi adına hiç utanç duymuyor musunuz? Oradaki olaylarda herkes birbirini nasıl tehdit etti, ırkçılıkta tavan yaptınız. Zenci vatandaşlarınızı, orada polisler nasıl yere yatırıp öldürdüler? Nasıl izah edeceksiniz? Macron sesleniyor AB'den... Ya Macron sen önce sarı yelekliler meselesini hallet” dedi.
“Gezi olaylarıyla aynı yere getiremeyecekler”
Cumhurbaşkanı Erdoğan Boğaziçi olaylarına ilişkin olarak yaptığı açıklamanın devamında , “Bu işi bir daha Gezi olaylarıyla aynı yere getiremeyecekler. Onun için de bütün emniyet teşkilatımız her türlü adımını kararlılıkla atıyor. Dün biz mesela YÖK - Anadolu işbirliği olarak külliyede oturum yaptık. 76 üniversite ile ben bu görevi aldım devraldığımda. Şu anda 207 üniversite var. Bakınız karıştıra karıştıra sadece Boğaziçi Üniversitesi'ni karıştırdılar. Fakat Boğaziçi üniversitesi geriye düşüyor. Melih bey, burayı yeniden ayağa kaldırmak için gelen bir arkadaşımız.
Siz kalkıp da rektörün odasını işgal etmeye yeltenirseniz ona da hoş geldiniz demezler” diye konuştu.
“Anayasa üzerine görüş alış verişinde bulunduk”
Anayasa çalışmalarına da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ara malum bu Türkiye'nin yepyeni bir Anayasa'ya ihtiyacının olduğu bir dönemde, bizim de gündeme taşıdığımız bir konuydu.
Bu konuyla ilgili olarak Cumhur İttifakı'mızın diğer müttefiki konumunda Sayın Bahçeli de düşüncelerini zaten açıkladı.
Yepyeni bir Anayasa'ya ihtiyacımız olduğunu kendileri de söylemişlerdi. Bu konu üzerinde görüş alış verişinde bulunduk. Seçim kanunu, siyasi partiler kanunuyla ilgili neler yapabiliriz bunların üstünde durma fırsatı bulduk.
Ülkemizde malum son zamanlardaki sorunlarla ilgili bu konuları görüşme şansımız oldu” dedi.