Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasını sürdürüyoruz'
Türkiye’nin bu günlere kolay gelmediğini, bin yıldır üzerinde yaşadığı topraklarda elde edilen her kazanımın gerisinde milyonların alın teri, emeği ve azmi, milyonların kanı olduğunu söyleyen Erdoğan, “Malazgirt’ten bu güne millet olarak mücadelesiz geçen tek bir günümüz yoktur. Aradan bin yıl geçse de hala bize bu vatanı yakıştıramayanlar, çok görenler olduğunu biliyoruz. Bir asır önce milletimizi Çanakkale’de bu topraklarda izi kalmayacak şekilde silmeye çalışanlara verdiğimiz cevabı hala hazmedemeyenler olduğunu biliyoruz. Dört bir yandan işgale uğramış, ordusu ve meclisi dağıtılmış, nefes yolları tıkanmış, Anadolu’da yakılan ve zafere ulaşan istiklal ateşinden canı yananların hala aynı hayalin peşinde olduğunu biliyoruz.
Rahmetli Menderes’in öncülüğünde geçtiğimiz, milletin değerlerine dayalı çok partili siyasi hayatla birlikte ellerinden kayıp giden tek parti faşizmine hala özlem duyanlar olduğunu biliyoruz. Rahmetli Özal’ın Türkiye’yi dünyanın itibarlı ve seçkin ülkeleri arasına sokmak için başlattığı reformları kabullenemeyenlerin yaşadıkları savrulmaları da biliyoruz. Nihayet, AK Parti’nin 18 yıllık iktidarında Türkiye’yi demokraside ve ekonomide getirdiği seviyeyi görmemek için gözlerini kapatanları, kulaklarını tıkayanları, kalplerini karartanları da biliyoruz. AK Parti’nin bugün Türkiye’nin 81 vilayetinin 973 ilçesinin bin 389 belediyesinin, 42 bin mahalle ve köyünün istisnasız her karışında yatırımlarının, eserlerinin izi olduğu gerçeğinin üzerini örtmeye çalışanları da biliyoruz. Ana karnındaki çocuktan okula giden evlatlarımıza, çalışanlarımızdan ömrünün son demlerindeki büyüklerimize kadar getirdiğimiz hizmetlerden hayatının her alanında her an faydalanmayan tek bir kişi bulamazsınız. Vesayetin, terör örgütlerinin, darbecilerin ve bu melanetleri ülkenin başına saranların oyunlarını boşa çıkartarak, tuzaklarını bozarak, büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasını sürdürüyoruz. Yıllarca iktidarı sandıkta değil de perde gerisinde yazılan senaryolarda kendilerine biçilen roller üzerinde elde etmeye çalışanların milli irade düşmanlığının sebebi işte budur. Milletten demokrasinin kuralları ile alamadıkları yetkiyi, eskiden olduğu gibi gaspla kendilerine takdimini bekleyenler kusura bakmasınlar daha çok beklerler. Yakın tarihimizin en köklü yönetim reformunu yaparak, milli iradenin üstünlüğünü tahkim ederek, inşallah bu yolu tamamen kapattık. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde milletin yarısından fazlasının desteğini alamayan hiç kimseye artık ülkenin yönetimi teslim edilemez. Milletin gönlüne girmenin yolu da onun değerleriyle barışık olmaktan, ona umut vermekten, program ve projeleri ile göz doldurmaktan geçiyor.
Biz milletimizin karşısına 18 yıllık hizmet ve eser müktesebatımızla çıkıyoruz. Bununla yetinmiyor, 2023 hedeflerimizle çıkıyoruz. Onunla da yetinmiyor, 2053 vizyonumuzu, 2071 hayallerimizi konuşuyoruz. İçinden geçtiğimiz şu dönemde sadece salgınla mücadele etmekle kalmıyor, Türkiye’yi küresel, siyasi ve ekonomik sistemin en üst seviyesi çıkartmanın hazırlıklarını yapıyoruz. Varsa bizimle bu konularda rekabet edebilecek birileri onlarla her türlü yarışa hazırız. Buna karşılık yalan ve iftira üzerine kurulu, anlamsız polemiklerle ülkenin vaktini, milletin enerjisini heba edenlere eyvallahımız olmayacaktır. Milletimize saygımız gereği yalanlarını ve iftiralarını ortaya sürerken asıl gündemimizden asla kopmayacağız. Kendi partileri içindeki taciz, tecavüz, hırsızlık, ahlaksızlık skandalları ile yüzleşmeyenlere milletimizin ilk seçimde ağır bir ders vereceğini Cumhur İttifakı olarak bugünden görüyor ve buna inanıyoruz. Bunları kendi karanlıkları ile kendi çirkinlikleri ile baş başa bırakıyoruz. Biz Türkiye’nin gelişmesi ve kalkınması için yeni projelerin, yeni açılışların, yeni başlangıçların heyecanını ve sevincini yaşamaya devam edeceğiz. Mesela bu hafta sonu Diyarbakır’da 3 barajın ve 1 içme suyu tesisinin açılışını, İstanbul’da bir firkateynimizin denize indirme törenini, Elazığ’da deprem konutlarının anahtar teslimini yapacağız. Ülkemizin dört bir yanında her gün yeni projelerin, yeni hizmetlerin temeli atılıyor veya açılışı gerçekleştiriliyor. Çünkü Türkiye’nin boş laflara, kuru gürültülere, sahte heyecanlara değil, işte böyle gerçek icraatlara ihtiyacı var” şeklinde konuştu.