CHP'den HDP'ye: 'Hallederiz'
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan'ın geçtiğimiz günlerde Gaziantep'te partisinin il binası önünde düzenlenen 'Halkla Buluşma' programında yaptığı konuşmada, İstanbul, Ankara, İstanbul, Adana, Mersin ve Antalya'da ortaya koydukları tavrı kimsenin kendilerinden beklememesi gerektiğini belirtmiş ve şöyle devam etmişti.
"Bir dahaki seçimde elbette üzerimize düşen görevi ve sorumluluğu en iyi şekilde yerine getireceğiz. Ancak sadece bir taraf için söylemiyorum, diğer tarafta da... Diğer taraf derken, elbette Millet İttifakı'nı kastediyorum. Bu ülkede kim iktidar olmak istiyorsa, bu ülkenin en büyük sorunu olan Kürt sorununu çözmek zorundadır ve sorun çözülmeden bu ülkeyle demokrasi gelmeyecektir. Onun için hiç kimse Kürt halkının oylarını cebinde kesin olarak görmesin. Biz, kimseye mecbur ve mahkûm değiliz. Ama bu ülkede eğer demokrasinin gelişmesini istiyorsanız işte o zaman HDP'sini ve Kürtleri esas almak zorundasınız. Hiç kimse HDP'yi kolay lokma olarak görmesin. Bundan sonraki seçimlerde hiç kimse bizden aynı tavrı beklemesin. Aynı tavrı göstermeyeceğimizi herkes artık bilsin ve bilmelidir"
Buldan’ın işaret ettiği ve pazarlık masasına çekmek istediği parti olan CHP’nin Grup Başkanvekili Özgür Özel, bu cümlelere şu cevabı verdi: "Biz 16 Nisan rejime kast eden anayasa değişikliği görüşülürken defalarca söylemiştik, 'Bu sistem istikrar değil istikrarsızlık getirir' diye. Eskiden bir parti tek başına iktidar olursa hükümeti kuruyordu. Olamazsa 40 gün koalisyon konuşuluyordu. Sonra da ülke yönetiliyordu. Şimdi seçim geçiyor. 40'ı çıkmadan gelecek seçimin ittifakları konuşuluyor. Bu ittifak tartışmalarının bugünden seyre oturması, olgunlaşması zaten olanaklı değil. Kaldı ki CHP geçmiş seçime baktığımızda Millet İttifakı'nın içerisindeydi. Önümüzdeki seçimde ittifak yapar mı yapmaz mı, Millet İttifakı devam mı eder genişler mi, daralır mı; bunların hepsi partilerin yetkili organlarının vereceği kararlar ve yapacağı yetkilendirmelerden sonra olacak işler"
CHP Gurup Başkan Vekili Özgür Özel, bu açıklamalarıyla HDP’nin şantajına “çok da umrumda” dercesine bir yanıt vermiş ve sizinle ittifak yapacağımızı nerden çıkartıyorsunuz ayaklarına yatarak pazarlıkta kendi ellerini güçlendirmenin şark kurnazlığını yapmış.
HDP, ittifaka resmen girmek ve 3-4 bakanlık almak istiyor. CHP ise tıpkı İstanbul ve Ankara seçimlerinde olduğu gibi Erdoğan karşıtlığında birleşip karşılıksız destek istiyor.
Biri istiyor, diğeri gönlünden vermek istese de Atatürkçü ve ilkeli sol seçmenin tepkisinden korktuğu için vermek istemeyen ayaklarına yatıyor.
Bakalım bu ikircikli tavır ve pazarlıktan ne çıkacak.