Büyükbaş'tan Manifesto

Elazığ'da olası bir 2. üniversite kurulması konusundaki düşüncelerine yapılan eleştirilere yanıt veren Nihat Büyükbaş açıklamasında: "Şehrin kültür mirasına katkılarınız elbette takdire şayan ve bunu en iyi benim bildiğimi biliyorsunuz Şener Bulut bey kardeşim. Ancak bu kadar sorunlu bir kenti “bu aşamada” çokta ihtiyaç olmayan  şeylere odaklamak mevcut sorunları manipüle etmek olmaz mı? Yoksa ikinci üniversite kolay, Malatya’nın yaptığı gibi 40 bin öğrencili Fırat Üniversitesini böleriz, bünyesinde halen  olmayan hukuk gibi bir iki fakülte açarız 300-500 öğrenci daha ekleriz olur biter. Azerbaycan Türkiye Ortak üniversitesi Bakü’de düşünülüyor ve henüz düşünme aşamasında. Ben de bu aşamada bu Elazığ’a olmaz dedim. İlgili ilgisiz bir kısım yorumcular mevzuyu öyle bir noktaya getirdi ki sanki karar verilmişte biz yok demişiz.
Şimdi Allah için söyleyin; 
Bir spor kulübünü yönetemeyen, 
Allah vergisi Hazar gölünü, tarihi Harput’u koruyamayan, 
Yanıbaşındaki yarım asırlık baraja rağmen ovasını, tarım arazisini sulayamayan, 
Bütün devlet yanındayken deprem sonrası dahi kentsel dönüşümü beceremeyen bir şehir,
DÜNYANIN  HER YERİNDE ÖĞRENCİ ÇEKEBİLECEK, EĞİTİM KALİTESİ İLE GÖRÜNÜR YENİ BİR ÜNİVERSİTEYİ ORGANİZE EDEBİLİR Mİ?
Kentinize bir iyilik yapmak istiyorsanız;
Şehrinize yatırım için uygun ortamlar sağlama çağrısı yapın.
Fay hattı üzerinde ve sık depremlere maruz kenti imarı, geniş caddeleri, sosyal yaşam alanları ve dayanıklı ev mimarisi ile YAŞANABİLİR KENT için işbirliği yapın.
Harput’tun dünya miras listesine girişi için biraz çaba gösterin.
Hazar Gölünü yapılaşma ile boğmak yerine kirliliğini önlemek, yöre halkının turizmden geçinebilmesi için dikkatleri bu yöne çekin. Öneriler geliştirin.
Fırat’ın suyunu bağlayıp ülkeye elektrik verirken, Uluova’yı sulayacak ve şehre iki değil belki beş üniversite ihtiyacı doğuracak sulama projesi için kamuoyu oluşturun. 
Deprem sonrası mağdur olan şehrinizin kapsamlı bir kentsel dönüşümü için güçbirliği yapın. 
Kültür, Nailbey ve Yeni Mahalle gibi artık yaşanmaz hale gelen yerleşim birimlerini yıktırıp yeniden nasıl yaptırırız sorununa kafa yorun.
Yarım asırlık spor kulübünüzü sporcu yetiştirme okuluna dönüştürüp, düştüğü girdaptan kurtarmak İçin  işbirliği yapın vs…
Şehrin enerjisini pratik, olabilecek ve sonuç alacak, milletin derdine çare olacak projelere yöneltelim. 
Ha birde kültürel faaliyet organize etme ile Türk Dünyasına nitelikli insangücü yetiştirecek, bilimsel araştırmalara kaynaklık edecek üniversite kurma ayrı şeylerdir. Birincisini herkes, ikincisini sadece uzmanlar, etkili bilim adamları organize edebilir. 
Ortaya atılan fikir beyanına, iki üniversite lisanslı, yüksek lisanslı, TÜRK DÜNYASINDA EĞİTİM doktoralı ve TÜRKLERDE EĞİTİM kitabını neşretmiş, bahsi geçen Hazar Gölü’nün kıyısında doğup büyümüş, aralıksız yirmi yıl boyunca Eğitim Müfettişi ve Milli Eğitim Müdürü olarak aziz kentin eğitimini denetleyip yönetmiş, 7 yıl boyunca Başbakanlık Atatürk Araştırma Merkezi yöneticiliği ile Türk Dünyasını didik didik araştırmış, son üç yıldır da bahsini ettiğiniz ülkenin Eğitim Müşavirliği ile Türk Dünyasında eğitim alanında uzmanlaşmış bu faninin görüşüne, eleştirel yaklaşımına saygılı olmak “talihsizlik değil”, ERDEMLİLiK olmalıydı" ifadelerine yer verdi.