Bugünü Değil Yarınları Planlamak
Deprem sonrası devletimiz ciddi adımlar attı ve yaraların sarılması noktasında güçlülüğünü bir kez daha ortaya koydu. Merkezi hükümetin deprem sonrası anında pozisyon almasına karşın illerde yapılan çalışmalar çok verimli olamıyor.
Depremin vurduğu 11 ilden biri olan ilimizde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü hala hasar tespit çalışmalarını tamamlayamadı. Az sayıda personelle yapılmaya çalışılan tespitlerin haftalar süreceği ifade ediliyor.
Bununla birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “güçlendirme diye bir mantığı kabul etmiyoruz, binaları yeniden yapacağız” net ve açık beyanına rağmen yetkililerin hala binalara güçlendirme önerilen orta hasar vermelerinin anlaşılır bir tarafı yok.
Elazığ Valiliği bünyesinde hizmete devam eden İl Afet Kurulunda bu konu nasıl konuşuluyor, yöneticilerin bu konudaki görüşleri ve önerileri yetkililere nasıl yansıyor bilinmez ama orta hasar kavramı havada uçuşuyor.
Hasar tespitine giden elemanların yapılarda gözle görülür bir yıpranma, çatlak ve yıpranma görmese bile yaşları 40 ve üzerinde olan binalar, geçirdikleri sayısız depremlerle hem yoruldular hem mukavemetlerini yitirdiler hem de korozyon sebebiyle beton aksamlarında önemli bir direnç düşüklüğü yaşıyorlar.
Kimse, şimdilik sağlam ve hasarsız olan evinin ağır hasarlı olup yıkılmasını istemez ama bu binaların beklenen Bingöl ve sonrası depremlerde de çökme ve yıkılma ihtimalini göz ardı etmemek lazım.
Binalara bu gözle bakma ve bunu hayata geçirmek için tespite giden ekiplere bu önemli gerçeği hatırlamakta fayda var. Kaldı ki ağır hasar kaydı düşmek devlete bir yük gibi görülse de aslında olası depremler sonrası harcanacak bedeller düşünüldüğünde, binaların yenilenmesi devletin de milletin de hanesine maddi ve manevi kazanç olarak yansıyacak.
Burada eksikliği görülen en önemli konu il yöneticilerinin geleceği görmek ve olası depremlerin yıkıcılığını engellemek için ortaya koyacakları tavır. Umarız İl Afet Koordinasyon toplantıların da bu konu ciddi olarak ele alınır ve gerekli çalışmalar yapılır.