Bu İnat Niye?

Bazı kamu görevlilerini anlamak çok zor. Kamuda zaman zaman işler aksayabilir, iyi niyetle yapılsa da sonuçları sorun ve sıkıntılı sonuçlar doğuran olaylar olabilir.

Bu İnat Niye?
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Burada yapılması gereken şey, yanlışı durdurmak ve behemehâl yasaların öngördüğü çizgiye ve konuma dönmek.

Oysa şehrimizde bu olay, yanlışı doğru ile değil, yanlışı yanlışla gidermek ve bununla işin çözülebileceğine inanmak.

Şehrimizde yine bir gerçek daha var ki, yanlışı kılıfına uydurma konusunda yapılan yeni yanlışlar ve verilen açıklar.

Kimin için, ne adına ve kimin hatırına bilinmez ama bir hata yapıyorsunuz, bu yanlış kısa bir süre sonra gün yüzüne çıkıyor, ardından siz panik atakla bu durumu düzeltmek için yeni hatalar silsilesi ile durumu kurtarmaya çalışıyorsunuz. Ve ne gariptir ki bunu da beceremiyorsunuz, elinize yüzünüze bulaştırıyorsunuz.

Hem işin doğru yapılmasında hem de yanlıştan dönülme yolunda başarısız ve yeteneksiz oluyorsunuz ve ne yazık ki bu tür şeyleri hep yapıyorsunuz. 

Devleti temsil makamında olan bazı kişilerin bu durumlara düşmesi çok hoş değil. Hele hele şehrinin bu tür konularla ülke gündemine sık sık gelmesi hiç ama hiç hoş değil.
Kamu görevinde kimseyi korumaya değmez ve kimseyi korumayla mükellef değilsiniz. Sizin tek koruyacağınız şey,  devletin-kamunun çıkarları ve halkın size olan güven ve itimadı.

Bu iki şey için mücadele edilmeli bu kırmızı çizgiler asla geçilmemeli. Yanlışta inat etmeyin.  Yazık etmeyin, hem kendinize hem de şehrimize. Makamınızın size verdiği yetkileri kullanın ama asla adaletten, hakkaniyetten ve şeffaflıktan ödün vermeyin. Kaldı ki birilerine tüm şehri de verseniz doyuramazsınız, mutlu edemezsiniz. Onların hayat felsefesi haline getirdikleri avantacılığa neden alet oluyor ve çanak tutuyorsunuz ki. Kim ve ne adına?

Merhum Vali Recep Yazıcıoğlu ve bazı yöneticilerin hala gönüllerde ve icraatları konuşuluyorsa,  zaman zaman sosyal medyada kısa videolara önümüze düşüp bizlerden hem takdir hem de Fatiha alıyorsa, bu durumun günümüze bakan ve mesaj veren bir tarafı olmalı ve bazı yöneticiler de buradan kendine misyon biçmeli. 

Semer değil, eser peşinde olmalı tüm insanlar.