BİZ BU İŞİ BİLİYORUZ..

BİZ BU İŞİ BİLİYORUZ..
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Kendimizi öne çıkarmak ve nefsimizi kabartmak diye bir derdimiz yok. Buna ihtiyacımız da yok. Ama siyaseti yorumlama ve halkın olaylara ve siyasete bakış açısını yakalama ve bunları belki ders alır, adım atar, bizim de gönül verdiğimiz misyonlarına daha çok zarar vermesinler diye yıllardan beri yazar dururuz bu köşelerden.

Ne yazık ki bu yazdıklarımız, hepsi değilse de bazı siyasetçiler tarafından farklı yorumlanıyor ve kendilerinden binlerce kat olan samimiyetimiz sorgulanıyor. Onların düşünceleri bizim için çok da dert değil. Günün sonunda hepsi bize hak verecekler ve hatalarını anlayacaklar ama korkarız ki o zaman da iş işten geçmiş olacak. Çünkü çok iyi biliyoruz ki yarınlarda onların terk ettiği gemiyi korumak ve sahil-i selamete kavuşturmak yine bizlere düşecek.

Neyse gelelim asıl mevzuya. Ak Parti hükümetinin her alanda yaptığı hizmetlere rağmen düşüşte olmasının en önemli sebebinin ekonomi olduğunu, bunu düzeltmek amacıyla sık sık değiştirilmek zorunda kalan Merkez Bankası Başkanı yerine piyasaların sevmediği, kamuoyunun tepki gösterdiği Maliye ve Hazine Balkanı Berat Albayrak’ın  değiştirilmesi gerektiğini kaleme aldığımız ve “Hakimiyet’e göre” köşemizde “ÇOK DEĞİL, BİR DEĞİŞİKLİK” başlığıyla yazdığımız yazı Pazar günü saat 11.15’te yazıldı.

Bu ne demek?  Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın sosyal medya hesabından istifasını sunmasından yaklaşık 8 saat önce biz bakın ne demişiz bu yazıda:

“………..

Evet, ekonomimiz gerçekten çok kötü. Bunda dünya ekonomisini hatta ekonomisi güçlü ülkelerini bile ciddi oranda sarsan pandeminin rolü büyük ama para biraz da algı işi.

Piyasalarla inatlaşılmaz ve ona rağmen icraat yapılmaz. Ülke ekonomisinin rahatlaması için ortaya koyan çevrelerin ve başta Ak Parti tabanının büyük bir bölümünün önerisi ve teklifi şudur ki Hazine ve Maliye Bakanlığında bir değişikliğe gidilsin.

Belki Bakan Albayrak başarılıdır ve belki o makamdaki varlığıyla daha kötü şartların gelmesini engelliyordur. Bu konuda ısrarcı değiliz ve haksızlık da etmeyelim. Ancak ne var ki ekonomik parametrelerin verdiği olumsuz tepkilerin odağı konumunda da yine Bakan Albayrak sıklıkla ifade ediliyor.

Dedik ya piyasa ve ekonomik parametrelerin refleks verdiği kriterler farklı işliyor. Hani iki de bir Merkez ile uğraşılıp başkan değiştirileceğine, hem ekonominin hem de vatandaşın beklentilerine karşılık gelecek küçük ve tek bir değişim yapsak nasıl olur?

Hem bu işi yönetecek başka isim mi yok Allah aşkına?.. Biz bile bu işi yapacak ve en az Albayrak kadar donanımlı isimleri tanıyorsak ve biliyorsak eminiz ki yetkililerimizin de bu değerlerden haberleri vardır.”

Gelinen noktada yaşadıklarımız ve ortaya çıkan sonuç belli.

Bilimsel gerçekliği var mıdır bilmeyiz ama ekonomik sıkıntılarımızın müsebbibi olarak görülen Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın bizim de aynı günün sabahı yazdığımız, akşamında ise vuku bulan istifasının ardından piyasaların olumlu tepki vermesi de haklılığımızı ortaya koyuyor.

Tekrar söylüyoruz ki siyaset halka karşı değil halk için yapılırsa değerlidir, anlamlıdır ve karşılık bulur. Ak Parti bu gerçekle bir kez daha yüzleşti. Halka rağmen yapılan siyaset ve “biz ne dersek o” anlayışı artık tarih olmuştur.

Halkımızın içine sinmese de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a beslediği muhabbetten kaynaklı oy verme ve hoşgörü sınırında da sona gelinmiştir. Bugünden sonra halkta karşılığı olmayan isimler, partinin sırtında yüktür ve her şeye rağmen bugünden sonra bir dayatma olacaksa da herkes sonuçlarına rıza gösterecek, bedelini ödeyecektir.

Biz, kimse şok olmasın, hayretler içinde kalmasın ve hayal kırıklığı yaşamasın diye ikinci bir günün sonunu da buradan hatırlatalım istedik. Umarız yanılırız ama tarihin bizi hep haklı çıkarma gibi bir gerçekliği de göz ardı edemeyiz.