'Bitti Derler, Biz Yine Kazanırız'
Hükümete yakın bir gazeteci sosyal medya hesabından şu paylaşımı yaptı: 'Sn. Hamza Dağ'a AK Parti'nin kuruluş yıl dönümü programını ve gündemdeki tartışmaları sordum. Nezaketi ve sorularıma cevabı için teşekkür ederim.
İşte aldığım yanıt; “2007’de gençlik kollarındaydım AK Parti bitiyor diyorlardı seçimleri kazandık, 2014’de milletvekiliydim AK Parti bitiyor diyorlardı seçimleri kazandık. Biz hizmet ettik milletimiz destek verdi. Bu şekilde 22 yılı iktidarda 23 yılı geride bıraktık çok şükür. Daha nice yıllar iktidar olarak hizmet edeceğiz inşallah. Önceki yıllarımızda da seçimlerin olumlu/ olumsuz mesajlarını aldık zamanı geldiğinde hamlelerimizi yaptık. Zira AK Parti, Türkiye’nin ve dünyanın en tecrübeli liderinin partisi”
Hamza Dağ’ın gazeteciye verdiği bu cevabın halk dilindeki karşılığı nedir biliyor musunuz? “Biz ne yaparsak yapalım, kimi aday gösterirsek gösterelim bu halk bize oy vermek zorunda. Bize oy vermeyip de kime verecek?”
Hamza Dağ’ı tecrübeli bir siyasetçi bilirdik. Evet son yerel seçimlerde İzmir’de bir sinerji yarattı ve İstanbul ve Ankara’da yaşanan hayal kırıklığına karşın İzmir’de ilk kez Ak Parti’nin oylarını artırdı.
Bu durum, Dağ’ın kendi başarısı mıdır yoksa İzmirlilerin CHP belediyeciliğinden kurtulmak istemesinden midir bilinmez ama Adıyaman’da Üsküdar’da, Bursa’da hezimet yaşanırken İzmir’de bir oy patlaması yaşandığı gerçeği de var.
Hamza Dağ bu başarının verdiği özgüvenle olacak ki seçmenlerin Ak Parti’ye oy vermeye mahkûm ve mecburmuş gibi seçmeni küçümseyici cümlemeler kurmuş.
Oysa 31 Mart yerel seçimleri ile son günlerde yapılan tüm anketlerde Ak Partinin sert bir düşüş içine olduğunu herkes biliyor. Hatta bunu Ak partililer de kabul ediyor ancak ekonominin toparlanmasıyla birlikte giden oyların geri geleceğini söylüyorlar.
Oylar gelir ya da gelmez. Bu ayrı bir şey. Ancak Hamza Dağ gibi tecrübeli bir siyasetçinin “her dönem Ak Parti bitiyor diyorlar ama biz her zaman seçimleri kazanıyoruz” gibi bir üstenci yaklaşım ortaya koyması, seçmende sempatik değil antipatik karşılık bulacaktır.
Ak Partililer neden bu tür gereksiz ve anlamsız konuşmalar ve değerlendirmeler yapar, bunları durduracak bir mekanizma neden kurulmaz anlayabilmiş değiliz.
Demek ki Ak Parti de artık parti içi bir disiplin de kalmamış. Hemen herkes medyada yer almanın iştahına kapılmış.