Bir Tebessüm Yeter
Geçtiğimiz günlerde haber sitelerine, meyve kasasından çocukların oynamaları amacıyla langırt yapıldığı yansımıştı.
Çocuk her yerde çocuktu ve kendine yokluklar ve imkansızlıklar içinde de olsa hayal gücünü kullanarak bir oyun mekanizması kurabiliyordu.
Bu haber, birileri için okunacak bir haberin ötesinde ele alınmış ve bu çocuklar için ne yapabiliriz diye harekete geçirmiş.
Çocukların bir araya gelerek plastik meyve kasasında büyük bir sevinçle ve heyecanla langırt oynadıkları görüntüleri sosyal medyada yayınlanınca, yurt içinden ve yurt dışından hayırseverleri harekete geçirdi. Gönderilen yardımlarla Hak İnsani Yardım Derneği’nin temin ettiği langırt ve tenis masası, spor malzemeleri ve zekâ oyunları köydeki çocuklara ulaştırıldı.
Şimdi çocukların yüzü bir başka gülüyor ve bir başka hevesle oyunlar oynuyorlar.
Sosyal medyanın birçok zararı yanında böylesi güzelliklere vesile olması gibi güzel ve faydalı tarafları da var.
Çocukları sevindiren, her şeyden önemlisi de bu haberi sadece bir haber ya da izlenip geçilen bir video olarak görmeyip çocukları sevindiren ismini ilk kez duymuş olsak da hayır duaları olan Hak İnsani Yardım Derneği’ne teşekkür ediyoruz.
Keşke her gün izlediğimiz şiddet, cinayet, hastalık ve siyasi polemik haberleri yanında, içimizi ve ruhumuzu ısıtan, tebessüm ettiren ve herkesi mutlu eden haberler de izlesek. O zaman belki daha güzel olur dünya.
Çocuklar için çalışmak, onlar için oyun parkları, oyuncaklar ve hayal dünyalarını geliştirecek mekanlar oluşturmak.
Ya çocuklar için yazmak? O daha bir anlamlı ve güzel.
Çocuklar için yazmayı ise ödev ve sorumluluk duygusuyla açıklayan Cahit Zarifoğlu’na kulak verelim o zaman. “Çocuklar için yazmakta, çocukça, katışıksız bir mutluluk vardır, bir görevin yerine getirilme duygusu ve tatmini vardır, bir sorumluluğa evet demenin kahramanlığı vardır...”
Her bir çocuğu sevindiren kahramanlara selam olsun.
