Ayarlar Aynı, Kumaş Aynı
Ünlü bir şirketin CEO'sundan duymuştum. Kendilerine iş başvurusunda bulunan kişilerin sosyal medya hesaplarını incelediğini, yaptıkları paylaşımlardan o kişinin karakteri, hayat görüşü, başarı ya da başarısızlıklarına dair önemli ipuçları yakaladığını ve cevabını buna göre verdiğini dile getirmişti.
Önceleri çok makul ve mantıklı bulmasam da zaman içeresinde bir insanı en iyi tanımanın yollarından birinin de sosyal medya paylaşımları olduğu görüşüne ben de inandım.
Bunun en büyük göstergesi ise devamlı bir araya gelen ve paylaşımlar yapan isimlerin aynı karakter, aynı seviye, aynı ayar ve aynı kumaşın parçaları gibi olması.
Hep aynı kişiler, birkaç değişik mekân, aynı muhabbet, birbirlerine yalakalıklar , sözde ülkenin ve şehrin kurutuluşuna dair dâhiyane görüşler ve “her şeyin en iyisini biz biliriz” modunda halka karşı üstenci bakışlar…
Bu tiplerin en önemli özelliği ise bu paylaşımlarla statü elde ettiklerini ve toplumda saygın kişiler olduklarını düşünmeleri. Oysa bu kişileri görenler usulen görüşüyor, usulen ve mecburen diyaloga giriyor ve bir an önce uzaklaşmak istiyor. Ve birçoğu ısrarlara rağmen onlarla resim bile çekinmek istemiyor.
Sosyal medyanın demek ki böylesine kişilere ayna tutma ve iç dünyayı yansıtma gibi bir misyonu da varmış. Koskoca CEO yalan söyleyecek değil ya…