Atıcı: 'şehirlerin ruhu korunmalı'
Elazığ'ın önemli tarihi ticari merkezlerinden olan Kapalı Çarşı ve Buğday Pazarı'nı konu aldığı akademik çalışmasının detaylarını paylaşan Sanat Tarihi Uzmanı ve Araştırmacı-Yazar Kadir Atıcı, Elazığ şehir merkezinin Harput'tan Elazığ'a taşınma sürecine ve ilk kurulan mahallelere ilişkin bilgileri Hakimiyet'e açıkladı
Kadim bir medeniyetin devamı olan Elazığ’da araştırmacılar için harika bir hazine saklıyken bu hazinenin işlenmesi ve daha fazla kişiye ulaştırılması adına seslerine kulak verdiğimiz isimler arasına kıymetli bir ismi daha ekledik. Sanat Tarihi Uzmanı ve Araştırmacı-Yazar olarak Elazığ’ın kadim kültürüne ilişkin araştırmalar yapan Kadir Atıcı, Kapalı Çarşı ve Buğday Pazarı’nı konu alan akademik çalışması hakkında gazetemize özel bilgiler verdi.
İşte Atıcı’nın aktarımıyla sizi tarihi bir yolculuğa çıkaracak o açıklama:
“ARAŞTIRMACI KİMLİĞİMLE ELAZIĞ’IN KÜLTÜREL YAPILARINA IŞIK TUTMAYI AMAÇLIYORUM”
Kendisi ve çalışması hakkında bilgiler veren Kadir Atıcı, “Sanat tarihi uzmanıyım. Elazığ’da yedi-sekiz yıla yakındır ikamet ediyorum. Memleketim de burası. Kültür ve sanat çalışmaları yapıyor, Harput ve Elazığ’daki kültürel varlık yapıları üzerine araştırmalar gerçekleştiriyorum. Bu araştırmalar neticesinde çeşitli projeler ve icraatlar ortaya koymaya çalışıyorum. Araştırmacı kimliğimle bu tür faaliyetleri sürdürmekteyim.” şeklinde konuştu.
HARPUT’TA SOSYAL VE TİCARİ YAŞAM
Harput’un sosyal ve ticari yaşamıyla ilgili bilgiler aktaran Atıcı: “Elazığ ve Harput, kadim bir medeniyetin devamı ya da bir halkası olarak değerlendirilebilir. Elazığ, Altınova kurulmadan önce Harput’ta şekillenmiş bir yerleşim yeriydi. Harput’ta "Suk-i Sultani" olarak adlandırılan büyük çarşı,sarahatun camiyle meydan arasındaki alandaydı. Yaklaşık 20 bin nüfuslu bir yerleşim alanına sahip olan bu bölgede, çarşılar ticaretin yoğun bir şekilde döndüğü merkezlerdi. Bunun yanı sıra, Saraçlar Çarşısı ve Oduncular Çarşısı gibi alanlarla Harput, ticaret ve sosyal yaşamın geliştiği bir bölgeydi.” dedi.
ŞEHİR MERKEZİNİN TAŞINMA SÜRECİ
Elazığ’ın merkezinin Harput’tan şu anda bulunduğu noktaya taşınma sürecine ilişkin bilgiler de veren Kadir Atıcı: “Ancak 1830’lu yıllardan itibaren, Harput’tan Altınova’ya taşınmalar başlamıştı. Bu göçler, 1836’da İsmail Paşa tarafından İzzet Paşa Camii’nin karşısındaki hükümet konağının inşa edilmesiyle hız kazandı. Daha sonra Ahmet İzzet Paşa da kendi döneminde İzzet Paşa Camii’ni yaptırdı. Yerel halk, kamu binalarına yakın olabilmek için bu alanların çevresine evler inşa etmeye başladı. Bu süreçte, küçük de olsa çarşılar oluşmaya başladı ve 1830’lu yıllardan itibaren Harput’tan aşağı şehre hızlı bir göç gerçekleşti.” ifadelerini kullandı.
ELAZIĞ’DA İLK KURULAN MAHALLELER
Elazığ’ın şu andaki şehir merkezinin gelişimine ilişkin detayları da aktaran Atıcı: “Örneğin, Sarayatik Mahallesi kuruldu ki adı, eski sarayın yerleşim alanından gelmektedir. Daha sonra Aksaray Mahallesi, İcadiye Mahallesi ve Çarşı Mahallesi gibi yerleşim yerleri oluştu. Kapalı Çarşı da bu bölgede yer aldı. Kapalı Çarşı’nın tarihi, 1928 yılında çarşıdaki bir fırının kapısı üzerindeki kitabeden anlaşılmaktadır. Ancak bu yapı, daha öncesinde inşa edilmiştir. Bu çarşı, ticaretin döndüğü ve insanların ihtiyaçlarını karşıladığı önemli bir alan olmuştur. Kapalı Çarşı’nın serüveni bu şekildeydi. Güneydoğu köşesinde yer alan Buğday Pazarı ise Elazığ’ın tarımsal karakteriyle örtüşmektedir. Kırsal ve karasal bir iklime sahip olan bu şehirde, buğday ve arpa üretimi oldukça yoğundu. Buğday Pazarı, bir nevi buğday ve arpa borsası olarak şehirde arz-talep dengesinin sağlandığı önemli bir ticaret merkeziydi.” dedi.
RESTORASYONLAR ŞEHRİN TARİHİ YAPILARINA DEĞER KATAR
Elazığ’daki bu tarihi yapıların yapılacak restorasyonlarla şehre daha fazla değer katabileceğine değinen Atıcı: “Buğday Pazarı, restorasyon ve çevre düzenlemesiyle yeniden canlandırılabilir. Bu pazara gidenler, giriş kapısındaki düzgün kesme taşların hala korunduğunu görebilirler. Doğu girişinde ise "Şirket Hanı" yazılı bir kitabe bulunmakta ve bu kitabe üzerinde 1812 tarihi yer almaktadır. Eğer belediye bu alanı restore ederse, hem yerel kimlik ve hafıza korunur hem de Elazığ şehir merkezinin ticari hareketliliği artar. Bakırcılar Çarşısı ve Saray Camii çevresindeki sokak iyileştirme projeleri gibi çalışmaların devamı olarak, Buğday Pazarı’nın düzenlenmesi şehrimize büyük bir katkı sağlayacaktır. Restorasyonla birlikte pazar, görsel olarak daha estetik bir hale gelir. Bu, hem vatandaşlar hem de esnaf için daha cazip bir ortam sunar. Bu tür tarihi mekanların, modern AVM’lere alternatif olarak ticari ve sosyal yaşamda hala önemli bir yer tuttuğunu görmekteyiz.” ifadelerini kullandı.
ŞEHİRLERİN RUHU VARDIR VE BU RUH KORUNMALI
Atıcı, son olarak Elazığ’daki tarihi yapıların gelecek nesle bir kültür aktarım aracı ve miras olarak bırakılmasının önemine değinerek: “Elazığ’daki tarihi çarşıların restorasyonu, yerel kimliğin korunması açısından çok önemlidir. Kapalı Çarşı, Demirciler Çarşısı ve Buğday Pazarı gibi alanlar, şehrin geleneksel ticaret yapısının hala canlı olduğunu göstermektedir. Modern AVM’ler genç nesli cezbetse de bu tarihi mekânlar şehrin ruhunu yansıtmaktadır. Şehirlerin ruhu vardır bu ruhu koruyarak, yeni nesillere hem kültürel hem de ticari bir miras bırakabiliriz.” şeklinde konuştu.