Anahtar Kimde?
Son aylarda yapılan siyasi değerlendirme, anket ve en son millet ittifakına mensup altı liderin yuvarlak masası sonrası yapılan tartışmalarda ortaya çıkan sonuç şu ki seçimin anahtar partisi HDP.
Her ne kadar kendileri yuvarlak masa etrafında olmadıklarından göstermelik bir çıkış yaparak; “Bizi görmeyeni biz de görmeyiz” gibi tribünlere hitap eden bir açıklama yapılsa da CHP’den gelen mesajlar HDP’nin göz ardı edilmeyeceği yönünde. Oysa yapılan bazı anketlerde Ak Parti’yi yeniden iktidara, Erdoğan’ı da Cumhurbaşkanlığına taşıyacak anahtar kesim yine Ak Partililer. Nasıl mı?
Türkiye Raporu’nun Şubat ayının ilk haftasında, Türkiye çapında 1500 kişi ile yaptığı araştırma sonuçları açıklandı. Yurttaşlara, “Bu pazar seçim olsa kime oy verirsiniz” diye soruldu. Kararsızlar dağıtılmadan partilerin oyu şöyle olmuş. AK Parti yüzde 25.6. CHP yüzde 22, İYİ Parti yüzde 10.3, HDP yüzde 9.8. MHP yüzde 6.5. DEVA Partisi yüzde 1.6. Diğer yüzde 0.8. Gelecek Partisi yüzde 0.6. Saadet Partisi yüzde 0.4.
Buraya kadar farklı ve yeni bir durum yok. Asıl mesele ve kritik durum; “Oy kullanmam” diyenlerin oranının yüzde 12.4, “Kararsızım” diyenlerin oranının ise yüzde 10 olması. Bu kitlenin toplam oy oranı ise yüzde 22.4
Ve yine sıkı durun, bu tablodan hareketle siyasi gözlemcilerin yorumu şöyle:
“Oy vermeyeceğini söyleyenlerin önemli bir kısmını AK Parti seçmeni oluşturuyor. 2011-2018 arası seçimlere baktığımızda, AK Parti’nin en kuvvetli olduğu yerlerde oyu düştüğünde o yerlerde katılımın da düştüğünü görüyoruz. Kızgın AK Parti seçmeni alternatif göremezse evde oturmayı tercih ediyor. Eğer böyle devam ederse 2023 seçimlerinde AK Parti’nin en büyük sorunu seçmenini evden çıkartmak olacak.”
Bu araştırma da gösteriyor ki Ak Parti’nin oyunu düşürenler, bir vesile ile kırgın, küskün ve yapılan yanlışlardan dolayı partiden uzak durmayı yeğleyen Ak Parti tabanı.
Bu kesim, yüzde 20’lerde ve seçimin kaderini çok net etkileyebilecek bir düzeyde.
Ak Parti, seçmende artık bir heyecan uyandırmayan geçmişte yaptığı hizmetleri anlatarak seçim kazanabileceği düşüncesi yerine, kendine ve tabanına yönelik çalışmalar yaparsa bir kez daha ipi göğüsler. Yoksa HDP’nin anahtar parti olma gerçeği hayata geçer ki bu da İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyelerinde olduğu gibi değişimi getirebilir.