YİNE STADYUM
Şehir siyasileri hiç bir şeyden çekmedi Elazığspor ve stadyumdan çektiği kadar...
Ak Parti iktidarları döneminde birçok hizmet şehirle buluştu, doğru. Havaalanı, güney çevreyolu, duble yollar, yepyeni okul ve derslikler, şehir hastanesi, yeni adliye ve emniyet müdürlüğü hizmet binaları, sosyal alanda yapılan her kesimden insanımıza yardımlar, engelli insanlarımız ve onların ailelerine değişik haklar, katkılar ve daha birçok hizmet bu şehirle buluştu, doğru. Ama yılların beklentilerine karşılık gelen tüm bu hizmetlerin hiç biri eksikliklerin en üst seviyeden dile getirilmesine engel olamadı ve bundan sonra da olmayacak gibi.
Şehrin yüzlerce sorunu çözülse de Elazığspor gibi kangren olmuş nur topu gibi bir sorunumuz daima var ve daha uzun yıllar da var olacak. Her dönem şehrin konuştuğu, tartıştığı, destek verdi vermedi, parayı yedi yemedi tartışmalarının gırla gittiği günler bitmedi ve bitmeyecek gibi.
Şehrin bir kesimi tarafından sorun olarak algılanan, yine şehrin bir kesimi tarafından kentin tek markası olarak takdim edilen, ancak son 10 yılda harcanan paralar ve verilen desteklere rağmen markalaşama sürecini hep yaralı, hep netameli ve hep şaibeli olarak tamamlayan daha doğrusu her zamanki gibi yarıda bırakan Elazığspor, yine gündemde. Hem de bu sefer omzuna stadyum meselesi gibi yumurta yüklü bir kefeyi de alarak…
Yenisi yapılmadan sırf seçim yatırımı olsun diye plansız ve programsız bir şekilde apar topar yıkılan, yıkıldıktan sonra da; '……….eeee şimdi ne olacak' diyerek profesyonel liglerde iki takımı olmasına rağmen maç yapacak bir sahasının bile olmadığı bu konumu ile 'marka il' konumuna düştük. Anlaşılan markalaşmayı farklı anlamış bazı kesimler…
Şimdilerde bir bilgi kirliliğidir almış başını gidiyor. Stadyum yapımının resmi takipçisi bir kurum herhangi bir gelişme yok derken, ASKF Başkanı Mustafa Gür 'ödenek tamam' diyor.
Elazığspor ile ilgili toplantıya çağrıldı mı ya da çağrıldı da kendisi mi gitmedi net olarak bilinmeyen CHP Milletvekili Gürsel Erol, refikimiz Fırat Gazetesi'ne yaptığı açıklamada siyasilerin stadyumu apar topar yıktıklarını ama yerine yenisini yapma konusunda o kadar mahir ve aceleci olmadıklarını ifade etti.
Erol, eleştirilerini Ak Partili milletvekillerine yöneltmekle kalmadı. Halkın da stadyumun yıkılmasının ardından yenisinin neden yapıldığını sebep olanlardan sormadıklarından dert yandı.
Milletvekili maaşının yarısını Elazığspor'a diğer yarısını da öğrencilere burs olarak verdiğini bildiğimiz CHP Milletvekili Gürsel Erol, Elazığspor gündemli yapılan üst düzey toplantılarını da 'sonuçsuz toplantılar' olarak değerlendirdi.
CHP Milletvekili bu görüşlerinde ne kadar haklı, tespitlerinde ne kadar isabetli olduğuna dair kararı elbette halkımız verecek. Ama gerçek de şu ki stadyumun yıkılması, yenisinin yapılması ne kadar elzemdi ve ne kadar gerekliydi bu kamuoyunda hiç tartışılmadı. Yine stadyumun yıkılmasının ardından yeni sezonda maçların nerede yapılacağı gibi hayati bir konu biz çok bilmiş basın mensupları ve spor kamuoyu da dahil hiç kimsenin aklına gelmedi ve bunun önlemi alınmadı.
Şimdi Elazığspor'un ardından nur topu gibi bir de stadyum meselemiz oldu. Mesele olmakla kalsa iyi Ak Parti için siyasi goller yiyeceği bir sürecin de başlangıcı oldu.
Şimdi zaman kaybetmeden yapılacak iş, stadyumu yıkan siyasi iradenin bir kez daha şaha kalkması ve inşaatın başlatılmasının sağlanması, tez zamanda temel atılması. Varsa başka bir formülü olan önden buyursun…
Şehrin yüzlerce sorunu çözülse de Elazığspor gibi kangren olmuş nur topu gibi bir sorunumuz daima var ve daha uzun yıllar da var olacak. Her dönem şehrin konuştuğu, tartıştığı, destek verdi vermedi, parayı yedi yemedi tartışmalarının gırla gittiği günler bitmedi ve bitmeyecek gibi.
Şehrin bir kesimi tarafından sorun olarak algılanan, yine şehrin bir kesimi tarafından kentin tek markası olarak takdim edilen, ancak son 10 yılda harcanan paralar ve verilen desteklere rağmen markalaşama sürecini hep yaralı, hep netameli ve hep şaibeli olarak tamamlayan daha doğrusu her zamanki gibi yarıda bırakan Elazığspor, yine gündemde. Hem de bu sefer omzuna stadyum meselesi gibi yumurta yüklü bir kefeyi de alarak…
Yenisi yapılmadan sırf seçim yatırımı olsun diye plansız ve programsız bir şekilde apar topar yıkılan, yıkıldıktan sonra da; '……….eeee şimdi ne olacak' diyerek profesyonel liglerde iki takımı olmasına rağmen maç yapacak bir sahasının bile olmadığı bu konumu ile 'marka il' konumuna düştük. Anlaşılan markalaşmayı farklı anlamış bazı kesimler…
Şimdilerde bir bilgi kirliliğidir almış başını gidiyor. Stadyum yapımının resmi takipçisi bir kurum herhangi bir gelişme yok derken, ASKF Başkanı Mustafa Gür 'ödenek tamam' diyor.
Elazığspor ile ilgili toplantıya çağrıldı mı ya da çağrıldı da kendisi mi gitmedi net olarak bilinmeyen CHP Milletvekili Gürsel Erol, refikimiz Fırat Gazetesi'ne yaptığı açıklamada siyasilerin stadyumu apar topar yıktıklarını ama yerine yenisini yapma konusunda o kadar mahir ve aceleci olmadıklarını ifade etti.
Erol, eleştirilerini Ak Partili milletvekillerine yöneltmekle kalmadı. Halkın da stadyumun yıkılmasının ardından yenisinin neden yapıldığını sebep olanlardan sormadıklarından dert yandı.
Milletvekili maaşının yarısını Elazığspor'a diğer yarısını da öğrencilere burs olarak verdiğini bildiğimiz CHP Milletvekili Gürsel Erol, Elazığspor gündemli yapılan üst düzey toplantılarını da 'sonuçsuz toplantılar' olarak değerlendirdi.
CHP Milletvekili bu görüşlerinde ne kadar haklı, tespitlerinde ne kadar isabetli olduğuna dair kararı elbette halkımız verecek. Ama gerçek de şu ki stadyumun yıkılması, yenisinin yapılması ne kadar elzemdi ve ne kadar gerekliydi bu kamuoyunda hiç tartışılmadı. Yine stadyumun yıkılmasının ardından yeni sezonda maçların nerede yapılacağı gibi hayati bir konu biz çok bilmiş basın mensupları ve spor kamuoyu da dahil hiç kimsenin aklına gelmedi ve bunun önlemi alınmadı.
Şimdi Elazığspor'un ardından nur topu gibi bir de stadyum meselemiz oldu. Mesele olmakla kalsa iyi Ak Parti için siyasi goller yiyeceği bir sürecin de başlangıcı oldu.
Şimdi zaman kaybetmeden yapılacak iş, stadyumu yıkan siyasi iradenin bir kez daha şaha kalkması ve inşaatın başlatılmasının sağlanması, tez zamanda temel atılması. Varsa başka bir formülü olan önden buyursun…