Yazarın, Gazeteci Şiddeti

Kendisi gibi gazeteci olan, mesleğin tüm zorluklarını yaşayan ve aldığı az bir ücretle mesleğini onuruyla ve fedakârca yapan bir gencin, belki de hayatı boyunca unutamayacağı ve bir travma olarak hatırlayacağı bu hoyratlık ve hodbinliğin ne izahı ne de özrü olur.

Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya her ne kadar yayın biter bitmez İHA kameramanı Ahmet Demir'den ve o an orada bulunan İHA Bölge Müdürü Orhan Akın'dan ayrı ayrı özür diledim dese de bu olay çalışan gazetecilerle, belirli ve ülkenin önde gelen büyük firmaları bünyesinde yayın hayatına devam eden televizyon kuruluşlarından astronomik ücret alan, bu yetmezmiş gibi Ak Partili Belediyelerden ciddi paralar alarak sözüm ona tanıtım yaparak ceplerini dolduran tuzu kuru gazetecilerin şımarıklığının ve pervasızlıklarının bir yansımasıdır.

İşin en ilginç ve anlaşılmayan tarafı ise, bu çirkin olay ve davranış, kendi gözünün önünde yaşanmasına rağmen Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'in bir tepki vermeyip aksine hiç bir şey olmamış gibi konuşmasına devam etmesiydi. Kim bilir belki de o an Başkan Fatma Şahin, büyük bir şevk ile gönül belediyeciliğinden, insanlara verdiği değerden dolayı hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projelerinden bahsediyordu.

Yaşanan bu olay da gösterdi ki medya camiasının kahrını, eziyetini çeken çalışan gazetecilerimiz, az bir ücret karşılığında verdikleri emek yetmezmiş gibi, kendilerine destek ve örnek olması gereken büyüklerinden tokat yiyebiliyorlar.

Gazetecilik etiği ve gönül belediyeciliği ve siyaseti açışınsan nereden tutarsanız elinizde kalacak bu manzara; sırtını dayadığı büyük şirketlere ait yayın kuruluşlarında görev yapıp kendini duayen sanarak ahkam kesen ve bu güç odaklarının verdiği imtiyazlarla alabildiğine şımarıklaşan ve pervasızlaşan gazetecilerin geldiği noktayı göstermesi açısından önemlidir.