YASEMİN AÇIK'LARIN SAYISI ARTMALI...
Bundan bir kaç ay evvel davet üzerine Baskil ilçemizde yapılan SEZA ÇİMENTOYU gezme fırsatı buldum
Bundan bir kaç ay evvel davet üzerine Baskil ilçemizde yapılan SEZA ÇİMENTOYU gezme fırsatı buldum.
Fabrikanın potansiyelini dinlediğimde ve donanımı gördüğümde şaşkınlığımı gizleyemedim. Gerçekten çok devasa bir yapı ve potansiyele sahip olup, Elazığ'ın 4-5 beden üzerinde bir oluşuma sahipti. Şuan itibari ile çalışan insan kapasitesi 500 civarında. Dolaylı yollardan istifade edenlerde eklenince bu sayı 5 BİNLERE kadar ulaşıyor. Bu rakamlar göz önüne alındığında, içinden geçmiş olduğumuz ekonomik kriz sürecinde ne kadar önemli bir ihtiyaca cevap olduğu hepinizin malumudur.
*****
Bu fabrikanın birde yapım süreci hikayesi var ki oda başka mutluluk ve gurur verici bir durum.
Fabrika henüz fizibilite aşamasında iken bu işe öncülük yapan kimseler, bu projenin büyük bir meblağ içereceğinden yola çıkarak risk faktörünü dile getiriyorlar. Fabrikanın ekonomik potansiyeli daha büyük bir ilde yapılması hatta liman şehirlerine yakın olması gerektiğini söylüyorlar. Öyle ya, 300 Milyon dolarlık bir yatırım söz konusu olunca Elazığ'da yapılacak olmasının önemli bir riski beraberinde getirecek olması haklı olarak dillendiriliyor.
Yasemin Açık hanımefendi sonuç ne olursa olsun bu yatırımın kendi ilinde olması gerektiğini bu ile vefa borcu olduğunu ve kendi insanımızın, işsizimizin bundan istifade etmesi gerektiğini ifade ederek Elazığ'da yer bakılması talimatını veriyor.
Düşünün bahsi geçen miktar 300 MİLYON dolar ve ortadaki riskin büyüklüğü. Gelin görün ki sayın AÇIK bu durumu hiç önemsemiyor ve yatırımı aslanlar gibi arkasından durarak Elazığ'a inşa ettiriyor. Şöyle bir çevreme ve şehrimdeki diğer yatırımcılara bakınca Yasemin Açık'ın ne kadar yürekli ve ne kadar vefalı bir insan olduğunu daha iyi anlıyorum. Umarım sizde çevrenize bakınca bu farkı fark ediyorsunuzdur...
*****
Sözüm ona ilimizde bulunan bulunan 100 tane kelli felli iş adamının yatırımlarının hepsini toplayın Yasemin hanımın bir tane yatırımına denk gelmiyor. Yanlış anlaşılmasın paraları olmadığından değil. Sadece risk almak istemediklerinden! paralarına daha kolay yollardan para katma sevdalarından! Sadece kendileri pişirip kendileri yeme çabalarından. Tabi neden fabrika gibi, insanlara iş kazandırma gibi zahmetli işlere yeltensinler ki! 2-3 gayrimenkul alıp satıp dedikodu etmek dururken kim neden gece gündüz çalışsın ki! Demi ama...
Yeri gelince de mangalda kül bırakmazlar. En büyük Elazığ sevdalısı onlardır! Elazığ aşklarını dinleyin en büyük Elazığ perver onlardır! Öyle ki dinleyecek olun gözleriniz dolar! ( Yerseniz )
Sorun, icraatınız nedir? Bu şehre katma değeriniz nedir? Bu şehir için ne yaptınız? Bir dikili ağacınız var mı? Kaç kişiye istihdam sağladınız? Kaç kişi sayenizde iş, aş sahibi oldu? Bir gariban bir parça ekmeğinizi yemiş mi? Yok yok yok!! Edebiyatla işinizi yürütmek var iken neden bunları yapasınız ki?
Şimdi bu yazıyı neden yazma gereği duydum onu kısaca yazayım;
Geçtiğimiz gün ilimizin marka değeri Elazığsporumuz, Göztepe müsabakası için İzmir deplasmanına gitti. Gelenek yine bozulmadı ve sağ olsun tüm giderleri yine sayın AÇIK üstlendi.
Bu durumlar sık sık cereyan edince, acaba diyorum bu şehir darda kalınca Yasemin Açık'tan başka kapısı çalınacak ikinci bir insan yok mu? Son 5 yıldan bu yana gerek Elazığspor'a gerek ise başı sıkışan dernek şahıs vs kim olursa olsun Yasemin hanımın kapısını çalınca kendimi bu soruyu sormaktan alıkoyamadım.
*****
Burada Mesele sayın AÇIK' ın kapısının çalınması değil. Eminim kendileri büyük zevk ve istekle bunu yapıyordur. Benim anlatmak istediğim neden bu özveri diğer iş adamlarımızda yok? Özveri olmadığı gibi, konu Elazığ olunca mangalda kül bırakmayıp icraat noktasında hiçbir şey yapmamalarıdır. Elbette böyle bir zorunlulukları yok ama bu ilde yaşayıp para kazanıyorlar ise bir noktada sorumluklarıdır. Başka insanlarında zorunluluğu olmayıp ta yaptıkları gibi yani.. ( Anlayana )
Bu noktadan hareketle her konuda Elazığ'a gönüllü bir nefer gibi çalışan Yasemin AÇIK'a ilimize tüm yaptıkları için bir vatandaş olarak teşekkür ediyorum. Marifet iltifata tabidir noktasından hareketle bu yazıyı yazmayı mecburiyet ve görev olarak adlettim.
Değerli Elazığ halkı da kendisi için kimler çaba harcıyor kimler ise Elazığ sevdasının edebiyatını yapıyor bunu bilsin ve hak edene hakkını teslim etsin. İyi ki varsınız hocam.
Allah sizin gibi insanlarımızın sayısını arttırsın bu ilin başından eksik etmesin...
Fabrikanın potansiyelini dinlediğimde ve donanımı gördüğümde şaşkınlığımı gizleyemedim. Gerçekten çok devasa bir yapı ve potansiyele sahip olup, Elazığ'ın 4-5 beden üzerinde bir oluşuma sahipti. Şuan itibari ile çalışan insan kapasitesi 500 civarında. Dolaylı yollardan istifade edenlerde eklenince bu sayı 5 BİNLERE kadar ulaşıyor. Bu rakamlar göz önüne alındığında, içinden geçmiş olduğumuz ekonomik kriz sürecinde ne kadar önemli bir ihtiyaca cevap olduğu hepinizin malumudur.
*****
Bu fabrikanın birde yapım süreci hikayesi var ki oda başka mutluluk ve gurur verici bir durum.
Fabrika henüz fizibilite aşamasında iken bu işe öncülük yapan kimseler, bu projenin büyük bir meblağ içereceğinden yola çıkarak risk faktörünü dile getiriyorlar. Fabrikanın ekonomik potansiyeli daha büyük bir ilde yapılması hatta liman şehirlerine yakın olması gerektiğini söylüyorlar. Öyle ya, 300 Milyon dolarlık bir yatırım söz konusu olunca Elazığ'da yapılacak olmasının önemli bir riski beraberinde getirecek olması haklı olarak dillendiriliyor.
Yasemin Açık hanımefendi sonuç ne olursa olsun bu yatırımın kendi ilinde olması gerektiğini bu ile vefa borcu olduğunu ve kendi insanımızın, işsizimizin bundan istifade etmesi gerektiğini ifade ederek Elazığ'da yer bakılması talimatını veriyor.
Düşünün bahsi geçen miktar 300 MİLYON dolar ve ortadaki riskin büyüklüğü. Gelin görün ki sayın AÇIK bu durumu hiç önemsemiyor ve yatırımı aslanlar gibi arkasından durarak Elazığ'a inşa ettiriyor. Şöyle bir çevreme ve şehrimdeki diğer yatırımcılara bakınca Yasemin Açık'ın ne kadar yürekli ve ne kadar vefalı bir insan olduğunu daha iyi anlıyorum. Umarım sizde çevrenize bakınca bu farkı fark ediyorsunuzdur...
*****
Sözüm ona ilimizde bulunan bulunan 100 tane kelli felli iş adamının yatırımlarının hepsini toplayın Yasemin hanımın bir tane yatırımına denk gelmiyor. Yanlış anlaşılmasın paraları olmadığından değil. Sadece risk almak istemediklerinden! paralarına daha kolay yollardan para katma sevdalarından! Sadece kendileri pişirip kendileri yeme çabalarından. Tabi neden fabrika gibi, insanlara iş kazandırma gibi zahmetli işlere yeltensinler ki! 2-3 gayrimenkul alıp satıp dedikodu etmek dururken kim neden gece gündüz çalışsın ki! Demi ama...
Yeri gelince de mangalda kül bırakmazlar. En büyük Elazığ sevdalısı onlardır! Elazığ aşklarını dinleyin en büyük Elazığ perver onlardır! Öyle ki dinleyecek olun gözleriniz dolar! ( Yerseniz )
Sorun, icraatınız nedir? Bu şehre katma değeriniz nedir? Bu şehir için ne yaptınız? Bir dikili ağacınız var mı? Kaç kişiye istihdam sağladınız? Kaç kişi sayenizde iş, aş sahibi oldu? Bir gariban bir parça ekmeğinizi yemiş mi? Yok yok yok!! Edebiyatla işinizi yürütmek var iken neden bunları yapasınız ki?
Şimdi bu yazıyı neden yazma gereği duydum onu kısaca yazayım;
Geçtiğimiz gün ilimizin marka değeri Elazığsporumuz, Göztepe müsabakası için İzmir deplasmanına gitti. Gelenek yine bozulmadı ve sağ olsun tüm giderleri yine sayın AÇIK üstlendi.
Bu durumlar sık sık cereyan edince, acaba diyorum bu şehir darda kalınca Yasemin Açık'tan başka kapısı çalınacak ikinci bir insan yok mu? Son 5 yıldan bu yana gerek Elazığspor'a gerek ise başı sıkışan dernek şahıs vs kim olursa olsun Yasemin hanımın kapısını çalınca kendimi bu soruyu sormaktan alıkoyamadım.
*****
Burada Mesele sayın AÇIK' ın kapısının çalınması değil. Eminim kendileri büyük zevk ve istekle bunu yapıyordur. Benim anlatmak istediğim neden bu özveri diğer iş adamlarımızda yok? Özveri olmadığı gibi, konu Elazığ olunca mangalda kül bırakmayıp icraat noktasında hiçbir şey yapmamalarıdır. Elbette böyle bir zorunlulukları yok ama bu ilde yaşayıp para kazanıyorlar ise bir noktada sorumluklarıdır. Başka insanlarında zorunluluğu olmayıp ta yaptıkları gibi yani.. ( Anlayana )
Bu noktadan hareketle her konuda Elazığ'a gönüllü bir nefer gibi çalışan Yasemin AÇIK'a ilimize tüm yaptıkları için bir vatandaş olarak teşekkür ediyorum. Marifet iltifata tabidir noktasından hareketle bu yazıyı yazmayı mecburiyet ve görev olarak adlettim.
Değerli Elazığ halkı da kendisi için kimler çaba harcıyor kimler ise Elazığ sevdasının edebiyatını yapıyor bunu bilsin ve hak edene hakkını teslim etsin. İyi ki varsınız hocam.
Allah sizin gibi insanlarımızın sayısını arttırsın bu ilin başından eksik etmesin...