YARALI KURTULDUKLARI TERÖR SALDIRISINI UNUTAMIYORLAR
Elazığ Emniyet Müdürlüğüne PKK'lı teröristlerce bomba yüklü araçla düzenlenen, 3 polisin şehit olduğu, 217 kişinin yaralandığı saldırının üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen izi silinmedi.
18 Ağustos 2016'da PKK'lı teröristlerce bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıdan yaralı kurtulanlar yaşadıkları dehşeti unutamıyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın müjdelediği kararla bombalanan emniyet müdürlüğü binasının 'Millet Bahçesi'ne dönüştürülecek olmasından mutluluk duyan vatandaşlar, saldırıyı gerçekleştiren terör örgütü PKK'ya tepkili.
'DEVLETİMİZ ELİMİZDEN TUTTU'
Saldırıdan yaralı kurtulan vatandaşlardan tır şoförü Abdulbasit Özdemir, Fırat Üniversitesi Hastanesi yoğun bakım ünitesinde uzun süre tedavi gördüğünü anlattı.
Saldırının yaşandığı gün Hatay'dan yüklediği yaklaşık 50 tonluk demiri Bingöl'e götürmek üzere yolda olduğunu belirten 3 çocuk babası Özdemir, genellikle güney çevre yolunu kullandığını fakat o gün şehir merkezine girdiğini aktardı.
Özdemir, 'Uyandığımda bana bombalı saldırı olduğunu söylediler. 'Ölen var mı?' diye sordum. Bana 3 şehidimizin olduğunu söylediler, üzüldüm. Daha büyük bir kayıp yaşayabilirdik, o nedenle şükrettim.' dedi.
'TIR BOMBANIN ŞİDDETİNİ AZALTMIŞ'
'Bana tırın bombanın şiddetini azaltığını söylediler. Buna çok sevindim. Her şey vatan için onca sıkıntıya rağmen yine yaşıyoruz.' diyen Özdemir, saldırıdan sonra devletin kendisini hiç yalnız bırakmadığını dile getirdi.
Özdemir, şöyle konuştu:'Patlamada sağ gözümü kaybettim. Kolumda yüzde 25 kalıcı hasar oluştu. Kolumun altında cam kalıntıları var, onlar çıkarılamıyor. O camlar ömür boyu üzerimde olacak ve burayı hatırlamam için hep vesile olacak. Olayın üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen hala dün olmuş gibi hissediyorum. Bu saldırının unutulması mümkün değil. Çünkü saldırı devlete, millete karşı bir isyandı. Devletimiz elimizden tuttu. Tır kullanamıyorum ama devletin sağlamış olduğu işte çalışıp, geçimimi sağlıyorum. Hiçbir sıkıntım yok Allah'a şükür. Allah devletimize zeval vermesin.'
Olay anında yaşadıklarını dün gibi hatırladığını vurgulayan Özdemir, şunları kaydetti:
'Elazığ Emniyet Müdürlüğü binasının yakınındaki ışıklara geldiğim sırada bomba yüklü minibüsü gördüm. Yeşil ışık yandığında hareket ettim. Baktım karşıdan bir araç geliyor ve kırmızı ışıkta geçti. Ya bana ya da ya da yanımdaki taksiye çarpacak dedim, kaldırıma vurdu ve devam etti. Şoförün sarhoş olduğunu düşündüm, müdahale etmeye çalıştım. Ama aracımın yükü ağır olduğundan durduramadım. Bomba yüklü olduğunu bilseydim, durdurmak için çabalardım. Biraz ilerleyip kaldırıma çıkınca yan yattı ve orada araç patlamış, ondan sonrasını hatırlamıyorum.'
'ONLAR NE KADAR YIKSA DA DEVLETİMİZ EN İYİSİNİ YAPIYOR'
Özdemir, bu saldırılara karşı devletin kararlı mücadelesini sürdürdüğüne işaret ederek, 'Ne kadar saldırırlarsa saldırsınlar, vatanımız var oldukça terör örgütü boş. Onlar ne kadar yıksa da devletimiz en iyisini yapıyor. Onlar yıktı, devletimiz Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın emri ile burası millet bahçesi oluyor. Vatandaşlar gelecek, oturup buradaki şehitlerimize dua edecek.' ifadelerini kullandı.
'TERÖRÜN HER TÜRLÜSÜNÜ LANETLİYORUZ'
Saldırıda yaralanan Serkan Daşbilek de olayın üzerinden 2 yıl geçtiğini ancak yaralı kurtulduğu o günü unutamadığını söyledi.
Saldırının izini taşıdığını belirten Daşbilek, 'Çok acı bir olaydı. Hala o günün bir etkisi, bir korkusu var üzerimde. Ufak bir ses geldiğinde yerimden sıçrıyorum. Terörün her türlüsünü lanetliyoruz. Saldırının yaşandığı yeri devletimiz millet bahçesi yapıyor. Bundan gurur duyduk. Bayrağımız için vatanımız için canımızı her zaman vermeye hazırız.' şeklinde konuştu.
'ALLAH O GÜNLERİ BİR DAHA YAŞATMASIN BİZLERE'
Saldırı anında çalıştığı iş yerinin tamamen tahrip olduğuna değinen Gökhan Uçar ise 'O insanların bağrışmaları kulaklarımda hala. Allah o günleri bir daha yaşatmasın bizlere.' diye konuştu.
Terörün bitme noktasına geldiğini ifade eden Uçar, terör ne kadar yıkarsa devletin daha iyisini inşa ettiğini vurguladı.
Saldırının gerçekleştiği bölgede çalışan Selim Tokur da terör saldırısı esnasında çok şiddetli bir ses geldiğini, dumanları görünce Emniyet Müdürlüğüne koştuğunu belirtti.
'Hayatımda gördüğüm en kötü gündü. Çok yaralı vardı. Elazığ daha önce böyle bir saldırı görmemişti. O gün Allah korusun binanın yanındaki benzinlik de patlayabilirdi. Daha kötü bir facia olabilirdi.' diyen Tokur, olay gününü, üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen unutamadığını sözlerine ekledi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın müjdelediği kararla bombalanan emniyet müdürlüğü binasının 'Millet Bahçesi'ne dönüştürülecek olmasından mutluluk duyan vatandaşlar, saldırıyı gerçekleştiren terör örgütü PKK'ya tepkili.
'DEVLETİMİZ ELİMİZDEN TUTTU'
Saldırıdan yaralı kurtulan vatandaşlardan tır şoförü Abdulbasit Özdemir, Fırat Üniversitesi Hastanesi yoğun bakım ünitesinde uzun süre tedavi gördüğünü anlattı.
Saldırının yaşandığı gün Hatay'dan yüklediği yaklaşık 50 tonluk demiri Bingöl'e götürmek üzere yolda olduğunu belirten 3 çocuk babası Özdemir, genellikle güney çevre yolunu kullandığını fakat o gün şehir merkezine girdiğini aktardı.
Özdemir, 'Uyandığımda bana bombalı saldırı olduğunu söylediler. 'Ölen var mı?' diye sordum. Bana 3 şehidimizin olduğunu söylediler, üzüldüm. Daha büyük bir kayıp yaşayabilirdik, o nedenle şükrettim.' dedi.
'TIR BOMBANIN ŞİDDETİNİ AZALTMIŞ'
'Bana tırın bombanın şiddetini azaltığını söylediler. Buna çok sevindim. Her şey vatan için onca sıkıntıya rağmen yine yaşıyoruz.' diyen Özdemir, saldırıdan sonra devletin kendisini hiç yalnız bırakmadığını dile getirdi.
Özdemir, şöyle konuştu:'Patlamada sağ gözümü kaybettim. Kolumda yüzde 25 kalıcı hasar oluştu. Kolumun altında cam kalıntıları var, onlar çıkarılamıyor. O camlar ömür boyu üzerimde olacak ve burayı hatırlamam için hep vesile olacak. Olayın üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen hala dün olmuş gibi hissediyorum. Bu saldırının unutulması mümkün değil. Çünkü saldırı devlete, millete karşı bir isyandı. Devletimiz elimizden tuttu. Tır kullanamıyorum ama devletin sağlamış olduğu işte çalışıp, geçimimi sağlıyorum. Hiçbir sıkıntım yok Allah'a şükür. Allah devletimize zeval vermesin.'
Olay anında yaşadıklarını dün gibi hatırladığını vurgulayan Özdemir, şunları kaydetti:
'Elazığ Emniyet Müdürlüğü binasının yakınındaki ışıklara geldiğim sırada bomba yüklü minibüsü gördüm. Yeşil ışık yandığında hareket ettim. Baktım karşıdan bir araç geliyor ve kırmızı ışıkta geçti. Ya bana ya da ya da yanımdaki taksiye çarpacak dedim, kaldırıma vurdu ve devam etti. Şoförün sarhoş olduğunu düşündüm, müdahale etmeye çalıştım. Ama aracımın yükü ağır olduğundan durduramadım. Bomba yüklü olduğunu bilseydim, durdurmak için çabalardım. Biraz ilerleyip kaldırıma çıkınca yan yattı ve orada araç patlamış, ondan sonrasını hatırlamıyorum.'
'ONLAR NE KADAR YIKSA DA DEVLETİMİZ EN İYİSİNİ YAPIYOR'
Özdemir, bu saldırılara karşı devletin kararlı mücadelesini sürdürdüğüne işaret ederek, 'Ne kadar saldırırlarsa saldırsınlar, vatanımız var oldukça terör örgütü boş. Onlar ne kadar yıksa da devletimiz en iyisini yapıyor. Onlar yıktı, devletimiz Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın emri ile burası millet bahçesi oluyor. Vatandaşlar gelecek, oturup buradaki şehitlerimize dua edecek.' ifadelerini kullandı.
'TERÖRÜN HER TÜRLÜSÜNÜ LANETLİYORUZ'
Saldırıda yaralanan Serkan Daşbilek de olayın üzerinden 2 yıl geçtiğini ancak yaralı kurtulduğu o günü unutamadığını söyledi.
Saldırının izini taşıdığını belirten Daşbilek, 'Çok acı bir olaydı. Hala o günün bir etkisi, bir korkusu var üzerimde. Ufak bir ses geldiğinde yerimden sıçrıyorum. Terörün her türlüsünü lanetliyoruz. Saldırının yaşandığı yeri devletimiz millet bahçesi yapıyor. Bundan gurur duyduk. Bayrağımız için vatanımız için canımızı her zaman vermeye hazırız.' şeklinde konuştu.
'ALLAH O GÜNLERİ BİR DAHA YAŞATMASIN BİZLERE'
Saldırı anında çalıştığı iş yerinin tamamen tahrip olduğuna değinen Gökhan Uçar ise 'O insanların bağrışmaları kulaklarımda hala. Allah o günleri bir daha yaşatmasın bizlere.' diye konuştu.
Terörün bitme noktasına geldiğini ifade eden Uçar, terör ne kadar yıkarsa devletin daha iyisini inşa ettiğini vurguladı.
Saldırının gerçekleştiği bölgede çalışan Selim Tokur da terör saldırısı esnasında çok şiddetli bir ses geldiğini, dumanları görünce Emniyet Müdürlüğüne koştuğunu belirtti.
'Hayatımda gördüğüm en kötü gündü. Çok yaralı vardı. Elazığ daha önce böyle bir saldırı görmemişti. O gün Allah korusun binanın yanındaki benzinlik de patlayabilirdi. Daha kötü bir facia olabilirdi.' diyen Tokur, olay gününü, üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen unutamadığını sözlerine ekledi.