Yara Var Yara!

Deprem ve pandemi döneminin en büyük mağdurları elbette esnaflarımız. İşyerleri depremde zarar gören, sonrasında da alınan kararlar gereği uzun aralıklarla uzun süre kapalı kalan esnaflarımız, bu mağduriyetlerini her platformda dile getiriyor ve içinin yanıklıklarını ifade ediyorlar.

Youtube Kanalı
Abone Ol
TAKİP ET

Elazığ atasözündeki “dertli sölegen olur” cümlesinin ete kemiğe bürünüp esnaf oda başkanlarının cümleleri olarak göründüğü ve duyulduğu bir dönemde, usta gazeteci Zeki Akbıyık Kanal Fırat ekranlarında, tüm mağdur kesimlerin sesine tercüman olmak ve onların problemlerini yetkililere ulaştırmak amacıyla güzel bir program yaptı.
Sahura kadar devam eden ve herkesin takip ettiği programda Elazığ Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Şevket Toraman, bir cümle kurdu.

Derdimiz var dedi, mağduruz dedi ve bundan mütevellit vurgun yedik misali “yarayı yedik” dedi.

Toraman'ın dört bir yandan gelen; ekonomik, psikolojik sosyolojik ve aile dramları mızrakları ile savrulduk ve yere düştük, yaralı yatıyoruz anlamındaki bu ifadesini bizler ne yaptık? Hem de kadir gecesinde nasıl anladık ve nasıl da muzipçe sosyal medya hesapları ve WhatsApp guruplarında zevkle yayınladık?

Derdi ve mağduriyetinin duygusallığı ve ekranlarda bunu ifade etmenin heyecanı ile belli ki “yara aldık” diyeceği yerde “yarayı yedik” kelimesi üzerinden hem de bin aydan daha hayırlı bir gecede bizim yaptığımız neydi Allah aşkına?

Toraman Başkan, nerede ne zaman ve ne konuşacağını bilen bir Harput Beyefendisidir. Kendi açıklamasında da dediği gibi söylediği kelime “yara”dır. Hem de kanayan bir yara.

Bilmeyenlere hatırlatalım: Türkçede iki ünlü harf yan yana gelmez. Bu nedenle ünlü ile biten bir kelimenin sonuna ünlüyle başlayan bir ek geldiğinde iki ünlünün arasına “n, s, ş, y” kaynaştırma harflerinden biri getirilir.

“yara” kelimesi sonu (a) sesli harfiyle biten bir kelimedir. Bu şekilde sonu sesli harfle biten bir kelime yine (a, e, ı, i, u, ü) sesli harfleri ile başlayan bir ek alırsa araya kaynaştırma harflerinden biri gelir. Yara kelimesi ismini hal ekini alınca “yara-y-ı” haline dönüşür.

Başkan Toraman'ın da dediği budur ve zaten ötesini söyleme imkan ve ihtimali yoktur.

Burada asıl fesatlık ve algıda seçicilik zafiyeti bizde. Konu ve gündem, bir kez daha Kırmızı Oda dizisi repliğini davet etti. “Meğer bizim içimiz ne kadar fesat, bazı konuları farklı yerlere çekip buradan sözüm ona bir gaf yakalayıp bunun geyiğini yapmaya teşneymiş. Meğer biz hangi kelimeleri hangi kelime diye anlamaya ve duymaya meyyalmişiz de bu kelimeden farklı anlamlar çıkarıp teşhir ve teşmil etme bedbahtlığına düştük.”

Ayıp bize, ayıp hepimize. Şevket Toraman Başkanımız, kendi esnaflarının yaşadıkları sorunları ve çektikleri acı ve yaralarla birlikte hem de bunun ıstırabını yaşayarak anlatmış. Hepi topu bu. Gerisi lafazanlık ve algının esiri olmaklıktan kaynaklı ciddi bipolar bozukluk, paranoya ve hatta parafili…

Yorumlar 2
Mustafa Arif Demir 11 Mayıs 2021 23:00

Bu adam esnafının derdini yüreğinde hissetmiş adam gibi adam. Sizlerin içi fesatsa napsın adam. Olayın heyecanı ile kullandığı kelimenin sizin gibi kötü niyetli kişilerce o yöne çekileceğini ne bilsin. Bizzat Şevket Başkanı tanıyan biri olarak gecesini gündüzüne katıp esnafının derdiyle dertlenen, sevinciyle mutlu olan kaliteli bir kişiliktir. Elazığlı olarak gurur duyunda dua edin böyle Hak hukuk bilen, kişilerin hakkını her mecrada savunabilen kişiler Elazığ ın her makamında olsunda memleketimizin şu vurdum duymaz makam sahibi kişilere örnek olsun...

Alper 10 Mayıs 2021 03:42

Böyle cahil adamları ekranlara getirirseniz,olacağı budur.Ben şahsen Elaziglilar adına utanıyorum,çünkü ulusal çapta yayın yaptığınız için herkes izliyor,reva mı?

Bakmadan Geçme