Yanılmıyorsun, Yalnızsın!

2016 yılı, 2021 yılına göre Ak Parti'nin daha güçlü, 15 Temmuz kalkışmasını başarıyla yeni atlatmış, milli ruh ve heyecanın daha çok dorukta olduğu bir dönemdi.

Ve 2016 yılı, pandeminin, ekonomik çöküntünün, Merkez Bankasının sık sık başkan değiştirmek zorunda olmadığı, market ve pazarların daha makul fiyatla satış yaptıkları bir dönemdi.

Böylesine sorunsuz bir dönemde yalnız olduğunu itiraf eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendi içinde iki partinin doğduğu, tabanın değişik sebeplerle uzaklaştığı ve tereddüt yaşadığı, bazı seçilmişlerinin hizmetle değil rantla anıldığı, bürokratlarının karşı mahalleye bilgi ve belge sızdırdığı bu bugünde, ne söyler ya da duyguları hangi yöndedir sorusunun cevabını hemen herkes biliyor.

Erdoğan gerçekten yalnız, tek başına ve etrafı temiz akıl sahipleri yerine o üzülmesin diye gerçekleri gizleyen ve örten danışman ve siyasilerle dolu.

Ülkemizle birlikte ümmetin tüm dertlerini omuzlayan, onların derdini kendi derdi bilen ve uykuları kaçan Erdoğan'ın çevresinde; kovulma, ötelenme ve silinme pahasına doğruları haykıran biri yok.

Bu yokluğun, külli yokluk ve izmihlale giden yola taş döşemek olduğunu görenlerin biraz daha sorumluluk alması ve Erdoğan'ın fedakârlığının binde birini göstermesi gerekiyor.

İşin en ilginç ve ironik olan tarafı ise Erdoğan'ın 'Yalnızlığımı biliyorum ama mücadelemi sürdüreceğim, kararlıyım' sözünü paylaşanlar da Ak Parti'de önemli görevlerde bulunan bazı kişiler olması.

Bir nevi Erdoğan'ı kendilerinin de yalnız bıraktıklarını itiraf ediyorlar. Erdoğan'ı yüceltme uğruna kendi ihanetlerini ve sorumlulukları yerine getiremediklerini ifşa ediyorlar. Ve ne acıdır ki bunu bir gerçeği ortaya koyma adına değil, Erdoğan'ı yüceltme ve yaranma adına yapıyorlar. Ne kapasite ve akıl değil mi?

Bu tablo bile Ak Parti'nin kimlere kaldığını ve kimlerle yol yüründüğünü ortaya koymaya yetiyor. Gerçek şu ki Erdoğan 2016'da yalnızdı, 2021'de yapayalnız… 2023'ü düşünemiyoruz bile…