Uzm. Dr. 'Poyraz Kış Aylarının Gelmesiyle Acil Servislerdeki Yoğunluk 3-4 Katına Çıktı'
Kış aylarının başlamasıyla birlikte hastane acillerindeki yoğunluk oldukça artmış durumda.
Bu artıştaki en büyük etkenin viral enfeksiyonlar olduğu biliniyor. Aslında bu enfeksiyonların evde dinlenerek ve belirtilere yönelik ilaçlarla atlatılabileceğini ifade eden Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Uzm. Dr. Mehmet Kaan Poyraz, “Hastalarımız bu viral enfeksiyonların evde dinlenerek geçirilebileceğini biliyor ancak acillere gidip serum almanın iyi geleceğini düşünüyor” dedi.
Bu düşüncenin hastanelerdeki yoğunluğu artırdığını dile getiren Poyraz, “ Bizim hastanemiz ve genel olarak olarak hastanelerdeki yoğunluk oldukça artmış durumda. Yaklaşık olarak 3-4 kat bir artış söz konusu. Bu yoğunluğun oluşmasındaki başlıca sebep hem erişkin hem de çocuk acillerine viral üst solunum yolu enfeksiyonları nedeniyle çok ciddi sayıda başvuru yapılıyor olmasıdır.”dedi.
DİNLENEREK GRİBAL ENFEKSİYONLARI ATLATABİLİRSİNİZ
Kışa bağlı olarak başvurulardaki artışın beklendiğini ama hastane içi bulaş nedeniyle de yoğun bir viral salgın yaşandığını belirten Poyraz şöyle devam etti: “Kamu hastanelerinin acillerinde viral enfeksiyonlar nedeniyle başvuranların oluşturduğu ciddi bir yoğunluk var. Hastalar genellikle ilk belirtiler ortaya çıktığında acile başvuruyorlar. Bunlar acil servisin hastaları değil aslında. Viral enfeksiyonların geçirilmesini hızlandıran en önemli etken evde dinlenmek. Hastalığın en bulaşıcı olduğu dönem (4-5 gün) dinlenerek geçirilirse daha hızlı bir iyileşme sağlanabilir.”
VİRAL ENFEKSİYONLARDA ANTİBİYOTİK İŞE YARAMAZ
Viral enfeksiyonlara virüslerin yol açtığını söyleyen Uzm. Dr. Poyraz, “Bakterilere yönelik olan antibiyotikler viral enfeksiyonları gidermek için kullanılmaz ve hiçbir etkisi de yok. Acil servislerimize başvuran hastalarımızın çoğunda da antibiyotik yazılması beklentisi ve isteği var. Şunu söylemek istiyorum;“ Hekiminiz muayene neticesinde gerekli görürse antibiyotik tedavisi yapacaktır. Ancak viral bir durum varsa antibiyotik yazılmaz ve gerekli de değildir. Unutulmamalıdır ki gereksiz yere antibiyotik kullanmak antibiyotik direnci gelişmesine neden olmaktadır. Bu da ilerleyen dönemlerde geçirebileceğiniz bir bakteri enfeksiyonunda antibiyotiğin etkisiz kalmasına neden olabilmektedir.”
Enfeksiyonlar; yüksek ateş, halsizlik, burun akıntısı veya tıkanıklığı, hapşırma vs. gibi belirtilerle 5-7 gün sürebiliyor. Ancak risk grubunda olmayanların hastanelere gitmesi gerekmiyor. Hemen her evde bulunan semptomatik tedaviye yönelik ilaçlar, istirahat ve bol sıvı alımı yeterli olabiliyor. Ancak risk grubundaki hastaların hastaneye gitmesi önemli.
SERUM SANILDIĞI GİBİ AYAĞA KALDIRMIYOR
Hastanelere gidenler direkt serum takılmasını talep ediyor. Hekimlere serum takılması için baskı yapıp tehdit edenler oluyor. Acillerde damar yolu açılıyor, yatak veya sedye işgal ediliyor, bu durum risk grubundaki hastalar başta olmak üzere acil tedavi gereksinimi olan hastaların tedavisinde aksamalara neden oluyor. Seruma herhangi bir vitaminin eklenmesi ile belirtilerin düzeldiği bilimsel olarak gösterilmedi. Tamamen yanlış olan bu düşünce çok ciddi bir kaynak israfına da yol açıyor. Acil serviste yoğunluğu arttırarak, çapraz bulaşa sebebiyet veriyor.”dedi.