Uzayı da Hazmedemediler
Türkiye'nin uzay yolculuğu, Alper Gezeravcı'nın içinde bulunduğu SpaceX'e ait aracın fırlatılmasıyla başladı. bu tarihi başarı, milli kalkınma heyecanı duyan çevreler ile dünya basınında geniş yankı bulurken, CNN fırlatmayı 'çığır açıcı bir görev' olarak tanımladı.
Amerikalı ABC News "Türk Hava Yolları'nın eski savaş pilotu Alper Gezeravcı, ülkesinden uzaya çıkan ilk kişi oldu" derken, Alman Stern "İlk Türk astronotu taşıyan roket ISS'ye fırlatıldı" başlığı ile okurlarının karşısına çıktı.
Dünyanın övgüyle sunduğu, ülkesinin her alanda milli kaynak, yerli sermaye ve Türk bilim insanlarının çalışmalarıyla ortaya konan başarıdan gurur duyanlar kadar, bu başarıyı tiye alan ve basite indirgeyen kesimler de yok değil.
Bazı sosyal medya kullanıcıları, bir Tük olarak gurur duymaları gereken bu olayla dalga geçmek ve bu başarıyı gölgelemek adına olmadık şebeklikler yapıyor.
Efsane Milletvekili Zülfü Demirbağ'ın belki geçmişte yanlış anlaşılan kan testini aslında bu insanlara yapmak gerekiyor.
Kendileri bu ülkeye bir çivi daha çakmayan, elinde bulundurdukları belediyelerde hizmet yerine heykel yapan kör zihniyetin elindeki tek sermaye, başarıları görmemek ya da sulandırarak küçümsemek.
Bu tipler ve ortaya koydukları tepkiler aslında başarının ne kadar önemli olduğunun da bir teyidi gibi. Türkiye'nin başına bir felaket geldiğinde sevinen, başarısında ise tıpkı İsrail gibi üzülen bu tip insanların sayısının artması demek, Türkiye'nin başarıların da artarak devam etmesi demek.
Ne diyordu Üstad:
“Ey düşmanım, sen benim ifadem ve hızımsın
Gündüz geceye muhtaç, bana da sen lazımsın”
Nokta.