Uzaktan Davulun Sesi
Ramazanın en çok sevilen ve insanları farklı duygulara iten ritüeller var. İftarı beklemek, sahurda iki çay daha içmenin telaşı ve sahur davulu.
Türk-İslam geleneğinde sahur davulu uygulaması şehrimizde klarnet ile birleşip mahalli oyunlarımıza dönüşürse mahalle sakinlerinin kendilerini sokağa atmamak için zor tuttukları da bir gerçek.
Geçen yıl pandemi dolayısıyla yasaklanan ramazan davulu uygulaması bu sene muhtarlardan gelen aşırı talep üzerine serbest oldu.
Sahurda zaman zaman uzaktan da olsa duyulan bir davul sesi var ama bazı mahallelerimiz bu güzelliği doya doya yaşıyorlar.
Sahur geleneği elbette güzel ama sahurun coşkusuna önemli bir katkısı var ama gel gör ki madalyonun başka bir tarafı daha var.
Pandemi sürecinde her kesim önemli sıkıntılar yaşıyor. Hafta sonu kapalı işyerleri, üretim yapamayan işletmeler, yeterli satışlara ulaşamayan esnaflar ve salatalığın bile son cuma pazarında 8 TL'ye ulaştığı hayat pahalılığı.
Sahur sofrasını oluşturmak ve hane halkına mükellef olmasa da ortaya vasat bir sofra koyamayan aile reisi ve annenin neyine davul.
Sofra sıkıntılı, moraller bozuk, hayat zorken dışarıdan gelen “Hafonun evi” melodisinin çok da bir anlamı yok birçokları için.
Hayatın normal akışı içinde belki bir değeri vardı bu uygulamaların ama kime dokunsan bin ah işiteceğimiz bu zorlu dönemde sırf adet yerini bulsun kabilinden devam ettirilen bu uygulamanın çok da karşılığı da yok heyecanı da yok.