UTANMAZLAR
Vatandaşlara duygu sömürüsü yaparak kolay yoldan para kazanmayı tercih eden uyanıklar, dilenciliği meslek haline getirerek ekip halinde çalışmaya devam ediyor
Vatandaşlara duygu sömürüsü yaparak kolay yoldan para kazanmayı tercih eden uyanıklar, dilenciliği meslek haline getirerek ekip halinde çalışmaya devam ediyor.
''ÇOCUKLARI ÖN PLANA ÇIKARTIYORLAR''
Özellikle Mübarek Ramazan Ayında Elazığ'ın her köşesinde vatandaşları rahatsız eden ve para alamadıkları zaman da hakaret eden dilenciler, şimdilerde ise çocuklarını ön plana çıkartarak halkın dini duygularını sömürüyor. Nerden geldikleri belli olmayan ve ekipler halinde dilenen şahıslar, sabahın erken saatlerinde Elazığ'ın merkezine araçlar halinde geliyor.
''TOPLADIKLARI HASILAT İLE ELAZIĞ'DAN AYRILIYORLAR''
Dilenciliği meslek haline getirenler, sabahın erken saatlerinde Elazığ'ın merkezine özel araçlarıyla gelerek araçlarını kuytu bir yere park ediyor. Daha sonra dağılıp işlek noktaları mesken edinen dilenciler, çocuklarını da bu işlere alet ediyor. Gün boyu vatandaşların duygularını su istimal eden dilenciler, akşam saatlerinde ise topladıkları hasılatla yine kendi araçlarına binerek merkezden ayrılıyor.
''SURİYELİLERİN ADINI KULLANARAK PARA İSTİYORLAR''
Ramazan ayının başlaması ile birlikte Elazığ'a gelip 'Suriye'deki iç savaştan kaçıp geldik' diye dilenenlerin sayısı gün geçtikçe artmaya başladı. Cadde ve sokaklarda dilenen bazı ailelerin Suriyeli olmadıkları ve diğer illerden geldikleri gözleniyor. Gece gündüz demeden şehrin işlek caddelerinde çocukları ile birlikte dilenen ailelerin bazılarının maddi durumlarının iyi olduğu değişik illere giderek duygu sömürüsü yapıp oturdukları yerde para kazandıkları belirtiliyor.
''DİLENCİLİĞİN PÜF NOKTALARI''
Elazığ'a dilencilik yapmak için kişiler değil kitleler geliyor. Bunlar Türkiye genelinde bu işi meslek haline getirmişler. Gruplar halinde, kitleler halinde gezerler. Araçlarıyla gelirler.Şehrin sakin bir noktasına çadır kurarlar. Kavşakları mesken edinmeye başlarlar. Caddelerde, trafiğe kapalı bölgelerde, alışveriş merkezlerinde faaliyet gösterirler. Küçük çocukları kavşaklara, bayanları iş merkezlerine yönlendirirler. Kendilerine mağdur görüntüsü verirler ancak zabıtayı görünce bir den sakatlıkları geçer.
''GAZİ CADDESİ DİLENCİ MEKNI OLDU''
Genellikle 7 ya da 8 kişi geziyorlar ve insanların etrafını çevirerek dileniyorlar. Özellikle Gazi caddesinde yaşları 5 ile 10 arasında değişen çocuklar vatandaşların etrafına toplandıktan sonra para talep ederek rahatsızlık veriyor.
''ÇOCUKLAR BAYANLARI TERCİH EDİYOR''
Aileleri tarafından Elazığ'ın en işlek caddelerine bırakılan çocuklar, özellikle bayanların peşine takılarak para istiyor. Yaşlarının küçük olmasından dolayı bayanlardan kolaylıkla para koparan çocuklar akşam olduğu zaman ise ailesine aldığı paraları veriyor.Bu sayede haksız kazanç elde ederek insanların vicdanını ve merhametini kullanıyorlar.
'' ÇIPLAK AYAK İLE GEZİYORLAR''
Ellerinde kartonlar, elbiseleri yırtık, yalın ayak caddelerde gezen çocuk dilenciler, halkı kandırmak için her türlü yalana başvururken aileleri de rahat bir hayat yaşıyor. Sabahları oldukça lüks araçlar ile getirdikleri ailelerini yine aynı araç ile alarak kayıplara karışıyor.
''GÜNLÜK KAZANÇLARI ASGARİ ÜCRETE YAKIN''
Elazığ'da ki dilencilerin günlük kazançları ise dudak uçuklatıyor. Türkiye'de asgari ücretle çalışan bir kişi ayda 1300 TL kazanırken, halkın duygularını sömüren dilenciler bir günde 1300 TL'ye yakın bir para kazanıyor. Hiç bir emek vermeden yüksek miktarda para kazanan dilenciler, bu sayede vergi vermeden kolay yoldan köşeyi dönüyor.
''YETKİLİLER NEDEN ÇÖZÜM BULAMIYOR?''
Elazığ'da son günlerde artan dilenci sayısına karşı yetkililerin bir çözüm bulamaması Elazığ'ı ''YAŞANABİLİR BİR ŞEHİR'' YERİNE ''DİLENİLECEK BİR ŞEHİR''haline getirmeye başladı. Vatandaşların huzursuzluğuna ve bazen de korkmasına neden olan bu şahısların neden Elazığ'da halen dilendikleri ve niçin göz yumulduğu tartışma konusu oldu
''DİLENCİLERE VERİLEN CEZALAR YETERLİ DEĞİL''
Türk Hukuku'nda dilencilik eylemi ile hukuki alanda mücadele amacıyla iki farklı düzenleme getirilmiştir. Bunlardan ilki, dilencilik kabahati; ikincisi ise dilencilik suçu. Dilencilik suçu ile, dilencilik kabahatini ayıran husus, dilencilik kabahatinde bireysel dilenme söz konusu iken; dilencilik suçunda, bir çocuk veya engellinin dilencilikte araç olarak kullanılmasıdır. Kabahatler Kanunu ve Türk Ceza Kanunu ilk grupta yer alan ve dilencilik eylemine maddi yaptırım öngören kanunlar içerisinde yer almaktadır. Kabahatler Kanunu'nun 33. maddesi dilencilik eylemini (bireysel/doğrudan dilencilik) kabahat olarak düzenlemiştir.
''YETKİLİLERİ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ''
Elazığ'da son günlerde artan dilenci sayısı karşısında yetkililerin acilen bir çözüm bulması gerekiyor. Vatandaşları rahatsız ederek para talep eden şahısların yakalanması ve adli makamlarca en ağır şekilde cezalandırılması gerekiyor.
''ÇOCUKLARI ÖN PLANA ÇIKARTIYORLAR''
Özellikle Mübarek Ramazan Ayında Elazığ'ın her köşesinde vatandaşları rahatsız eden ve para alamadıkları zaman da hakaret eden dilenciler, şimdilerde ise çocuklarını ön plana çıkartarak halkın dini duygularını sömürüyor. Nerden geldikleri belli olmayan ve ekipler halinde dilenen şahıslar, sabahın erken saatlerinde Elazığ'ın merkezine araçlar halinde geliyor.
''TOPLADIKLARI HASILAT İLE ELAZIĞ'DAN AYRILIYORLAR''
Dilenciliği meslek haline getirenler, sabahın erken saatlerinde Elazığ'ın merkezine özel araçlarıyla gelerek araçlarını kuytu bir yere park ediyor. Daha sonra dağılıp işlek noktaları mesken edinen dilenciler, çocuklarını da bu işlere alet ediyor. Gün boyu vatandaşların duygularını su istimal eden dilenciler, akşam saatlerinde ise topladıkları hasılatla yine kendi araçlarına binerek merkezden ayrılıyor.
''SURİYELİLERİN ADINI KULLANARAK PARA İSTİYORLAR''
Ramazan ayının başlaması ile birlikte Elazığ'a gelip 'Suriye'deki iç savaştan kaçıp geldik' diye dilenenlerin sayısı gün geçtikçe artmaya başladı. Cadde ve sokaklarda dilenen bazı ailelerin Suriyeli olmadıkları ve diğer illerden geldikleri gözleniyor. Gece gündüz demeden şehrin işlek caddelerinde çocukları ile birlikte dilenen ailelerin bazılarının maddi durumlarının iyi olduğu değişik illere giderek duygu sömürüsü yapıp oturdukları yerde para kazandıkları belirtiliyor.
''DİLENCİLİĞİN PÜF NOKTALARI''
Elazığ'a dilencilik yapmak için kişiler değil kitleler geliyor. Bunlar Türkiye genelinde bu işi meslek haline getirmişler. Gruplar halinde, kitleler halinde gezerler. Araçlarıyla gelirler.Şehrin sakin bir noktasına çadır kurarlar. Kavşakları mesken edinmeye başlarlar. Caddelerde, trafiğe kapalı bölgelerde, alışveriş merkezlerinde faaliyet gösterirler. Küçük çocukları kavşaklara, bayanları iş merkezlerine yönlendirirler. Kendilerine mağdur görüntüsü verirler ancak zabıtayı görünce bir den sakatlıkları geçer.
''GAZİ CADDESİ DİLENCİ MEKNI OLDU''
Genellikle 7 ya da 8 kişi geziyorlar ve insanların etrafını çevirerek dileniyorlar. Özellikle Gazi caddesinde yaşları 5 ile 10 arasında değişen çocuklar vatandaşların etrafına toplandıktan sonra para talep ederek rahatsızlık veriyor.
''ÇOCUKLAR BAYANLARI TERCİH EDİYOR''
Aileleri tarafından Elazığ'ın en işlek caddelerine bırakılan çocuklar, özellikle bayanların peşine takılarak para istiyor. Yaşlarının küçük olmasından dolayı bayanlardan kolaylıkla para koparan çocuklar akşam olduğu zaman ise ailesine aldığı paraları veriyor.Bu sayede haksız kazanç elde ederek insanların vicdanını ve merhametini kullanıyorlar.
'' ÇIPLAK AYAK İLE GEZİYORLAR''
Ellerinde kartonlar, elbiseleri yırtık, yalın ayak caddelerde gezen çocuk dilenciler, halkı kandırmak için her türlü yalana başvururken aileleri de rahat bir hayat yaşıyor. Sabahları oldukça lüks araçlar ile getirdikleri ailelerini yine aynı araç ile alarak kayıplara karışıyor.
''GÜNLÜK KAZANÇLARI ASGARİ ÜCRETE YAKIN''
Elazığ'da ki dilencilerin günlük kazançları ise dudak uçuklatıyor. Türkiye'de asgari ücretle çalışan bir kişi ayda 1300 TL kazanırken, halkın duygularını sömüren dilenciler bir günde 1300 TL'ye yakın bir para kazanıyor. Hiç bir emek vermeden yüksek miktarda para kazanan dilenciler, bu sayede vergi vermeden kolay yoldan köşeyi dönüyor.
''YETKİLİLER NEDEN ÇÖZÜM BULAMIYOR?''
Elazığ'da son günlerde artan dilenci sayısına karşı yetkililerin bir çözüm bulamaması Elazığ'ı ''YAŞANABİLİR BİR ŞEHİR'' YERİNE ''DİLENİLECEK BİR ŞEHİR''haline getirmeye başladı. Vatandaşların huzursuzluğuna ve bazen de korkmasına neden olan bu şahısların neden Elazığ'da halen dilendikleri ve niçin göz yumulduğu tartışma konusu oldu
''DİLENCİLERE VERİLEN CEZALAR YETERLİ DEĞİL''
Türk Hukuku'nda dilencilik eylemi ile hukuki alanda mücadele amacıyla iki farklı düzenleme getirilmiştir. Bunlardan ilki, dilencilik kabahati; ikincisi ise dilencilik suçu. Dilencilik suçu ile, dilencilik kabahatini ayıran husus, dilencilik kabahatinde bireysel dilenme söz konusu iken; dilencilik suçunda, bir çocuk veya engellinin dilencilikte araç olarak kullanılmasıdır. Kabahatler Kanunu ve Türk Ceza Kanunu ilk grupta yer alan ve dilencilik eylemine maddi yaptırım öngören kanunlar içerisinde yer almaktadır. Kabahatler Kanunu'nun 33. maddesi dilencilik eylemini (bireysel/doğrudan dilencilik) kabahat olarak düzenlemiştir.
''YETKİLİLERİ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ''
Elazığ'da son günlerde artan dilenci sayısı karşısında yetkililerin acilen bir çözüm bulması gerekiyor. Vatandaşları rahatsız ederek para talep eden şahısların yakalanması ve adli makamlarca en ağır şekilde cezalandırılması gerekiyor.