Ufkumuza 'Doğan' Can…
Bir insan koptu bilim dünyamızın halkasından, bağrımızda buruk sancı bırakarak...
Evet ve maalesef ki sevgili Doğan Cüceloğlu hocamızı, üstadımızı bilim ışığımızı kaybettik.
Mersin Silifkeli bir ailenin 11. çocuğu olarak açtı gözlerini dünyamıza… Meğer o milli ufkumuza 'Doğan'mış habersizmişiz...
İstanbul Üniversitesi Psikoloji bölümünden mezun olduktan sonra ABD'de Illinois Üniversitesi'nde Bilişsel Psikoloji doktorasını tamamlayan ardından Hacettepe Üniversitesi ile Boğaziçi Üniversitesi'nce görev yapan; Fulbright bursu ile Berkeley'deki Kaliforniya Üniversitesi'nde ziyaretçi öğretim üyesi olarak bir sene çalışan bir bilim aşığıydı.
1980-1996 yılları arasında Kaliforniya Eyalet Üniversitesi'nde görev yapan Cüceloğlu'nun, kırkı aşkın yayınlanan bilimsel makalesi var. 1996 yılından itibaren Türkiye'de üniversite öğrencilerine, öğretmenlere, ana babalara, iş adamlarına yönelik seminerler, konferanslar ve atölye çalışmaları yapan naif, kadirşinas ve müşfik bir yurt sevdalısı psikolog olarak hizmetten hizmete durmaksızın koşuyordu.
En büyük mirası bizim insanımızın duygu, düşünce ve davranışlarını bilimsel psikoloji kavramları içinde inceleyip, değerlendirdiği ve yine bizlere armağan ettiği kitapları oldu.
Cüceloğlu'nun en büyük tutkusu insanın öz değerlerine ulaşıp; yabani duygu davranış̧ ve düşüncelerden uzaklaşmasıydı.
Milli ve manevi değerlerimizin, öz kültürümüzün bilimsel kalesiydi. En büyük gayesi ve gayreti "insan" kalabilmemizdi.
İnsanların birbirleriyle sahihten iletişebilmeleri için son nefesine değin yılmadan yorulmadan, usanmadan tüm benliğini ortaya koyarak ruha akan gerçek bir savaşçıydı.
Bir insanın gelebileceği en büyük mertebenin "güvenilir" insan olmak olduğunu kazıyarak zihinlerimize ebediyete gitti.
Kattıkları ile "can" oldu Türk psikolojisine, insanımıza ve toplumumuza...
Milyonlarca insana konuşmayı öğretti. Milli ve yerli olan Cüceloğlu, toplumun bütününü kucaklayan, büsbütün sarmalayan engin bir hazineydi. İnsanlarımızın yüreklerini dokuyan, zihin dünyalarını nakşeden; davranışlarımıza erdem, cesaret, emniyet ve güzellik katan; her türlü övgüye matuf ve maruf olan ender bir şahsiyetti. Ruhun derununa bıraktığı hoş sâdâ ile ebedi hayatında saadetler onun olsun...