TÜRK FİLMLERİNDE MUTLU SON VARDA, TÜRK FUTBOLUNDA NEDEN MUTLU SON YOK?
Türk Filmlerinde hep aynı senaryolar vardır ''Çile, sıkıntı, hüzün, sahipsizlik''
Türk Filmlerinde hep aynı senaryolar vardır ''Çile, sıkıntı, hüzün, sahipsizlik''. Bu sıkıntıları çeken her kimse filmi mutlu sonla tamamlar. Peki Türk Filmlerinde mutlu son varda, Türk Futbolunda neden ''Mutlu Son'' yok ? 2015-2016 Futbol Sezonu Elazığspor tarihine geçen bir sezon oldu… Vurgunları oynayan bir yönetimle başlayan sezon; transfer yasağıyla, oyuncu gönderilip-çağırılmasıyla, yabancı oyuncuların kaçmasıyla ve inanılmaz ''Futbol Ruhunu'' yakalamayla sona erdi. Normal de Türk Filmlerinde bu sıkıntıyı çekenler mutlu sonla finale ulaşır fakat biz mutsuz ve hüzün dolu bir sonla sezonu kapatıyoruz…
***
Söylemesi çok güç ki Elazığspor kanser hastasıydı… Bu hastalığı yenebilmek için kemoterapi haftaları geçirmemiz gerekiyordu. Türk Futbolunda bu hastalığa yakalanan Anadolu takımlarından Orduspor, Kocaelispor, Sakaryaspor, Malatyaspor ve örneğini çoğaltabileceğimiz daha birçok ''Gariban Anadolu Takımları'' ne yazık ki bu hastalığa yenik düşmüştü… Ama takdire şahandır ki Elazığ Belediyesi Almayanya'da ki mucit doktorlar gibi 29 Mart'tan sonra Elazığspor'un imdanına yetişti ve inanıyorum ki belirlediği yönetimle bu hastalığı yenecektir… Son haftalarda bulduğumuz moral ve motivasyon bizlere öyle bir direnç, öyle bir inanç verdi ki mevcut kadroyla hem şehir olarak hem de Bordo-Beyazlı camia olarak Süper Lig'e inandık… Ta ki ''Garibanlık-Sahipsizlik'' nüksedene kadar…
***
Türk Futbolu artık Zengin-Fakir mantığıyla yürütülüyor. Tabi zengin olan takımlar çevresinde ''lobi'' dediğimiz iğrenç 'Futbol Irkçılığı'nı da barındırıyor… Pazartesi 90+4 de yıkıldığımız ve 6 dakika uzatma verilmesine rağmen ne hikmetse Tolga Özkalfa'nın ADS golünden sonra maçı bitirdiği efkar maçında ben Bordo-Beyazlı taraftarların TRT ve TFF'ye isyanını farklı boyutlara çekmek istiyorum… Bence TRT veya TFF Elazığspor'a karşı bir önyargı ve kötü niyet sergilemiyor… Benim fikrimce Papaz takımlar olan Adana Demirspor, MG Alanyaspor, Giresunspor, K.Karabükspor, Göztepe ve yine adını sayabileceğimiz birçok takımın siyasi gücü, sağlam lobisi ve hakkını savunan ağabeyleri var. O yüzden bu takımlara tolerans, halk diliyle ''Torpil'' yapılıyor. Biz Elazığspor olarak çok üzülerek söylüyorum ki siyasi, iktidari, ağabey ve lobisiz olduğumuz için bize kılişe belirli kurdigerar uygulanıyor. O yüzden biz Elazığspor olarak hem TRT'yi hem de TFF'yi hedef alıyoruz… Lütfen artık teraziye koyalım Elazığspor'la ilgili düşüncelerimizi… Bir kader maçına şehrin Valisi, Belediye Başkanı, Ticaret Sanayi Odası Başkanı giderek canı gönülden maddi-manevi destek veriyor da bu şehrin diğer siyasileri nerde… Sadece başarı ve odak noktaların çekildiği sırada ''Başarılar Gakgoşum'' deyip çekilmek sizce ne kadar doğru… Acaba hangi şehir gücümüz K.Karabükspor'un cezasının kaldırılması gibi bir Elazığspor cezasını kaldırabilir ?
***
Yönetimsiz, depremzede ve masa başında başka takımların dosyasının hep arkasında kalan bir Elazığspor, ne yazık ki tırnaklarıyla yarattığı bu futbol ruhunu Şampiyonlukla tamamlayamamıştır… Aslanlar gibi mücadele eden ve hırslı futboluyla taraflı-tarafsız herkesin takdirini toplayan bir Elazığspor, daha öncede söylediğim gibi '' Ayakta Alkışlanır '' Bu çocuklar belki Süper Lige çıkamadılar fakat bu mücadeleyle, bu imkanlarla, bu hırsla bir çok Anadolu Takımına örnek oldular… Futbol tarihine altın harflerle yazılan bu çocuklar, umarım 25 Mayıs Çarşamba günü gelen yönetimle Şampiyonlukla da tanışacaktır. Artık anlayalım ! Elazığ'da ekonomiye de, iç turizime de yön veren bir Elazığspor fabrikamız var… Şuana kadar ilgisizlik ve şehrin sorunlarını üst mercilere taşıyamayanlar bari Elazığ ekonomisine can simidi olan bu fabrikanın geleceğini kurtarsın…