TURİZM HAFTASINDA NOSTALJİK BİR GEZİ
Turizm Haftası etkinlikleri kapsamında Palu Kaymakamlığı, Palu Belediyesi iş birliği ile 29 Nisan 2016 Cuma günü organize edilen 'Harput – Palu Kültür Yolu Tren Yolc
Turizm Haftası etkinlikleri kapsamında Palu Kaymakamlığı, Palu Belediyesi iş birliği ile 29 Nisan 2016 Cuma günü organize edilen 'Harput – Palu Kültür Yolu Tren Yolculuğu' etkinliğine katılmak üzere beş yüzü aşkın katılımcılarla birlikte bizlerde bu yolculuğu yapmak üzere Elazığ Gar'a yani tren istasyonuna geldik.
Bu etkinliğe muazzam bir katılım vardı.
Bu ilçemizin tanıtımı için hazırlanan çok güzel bir programdı bu…
Sanayisi, Tarımı ve hayvancılığı bitirilen şehrimizde böyle faaliyetler yapılsa da hiç değilse turizmimiz canlandırılsa demekten kendimizi alamadık.
Bu gibi faaliyetler bir yörenin turizmini canlandırmak için gerekli ve yararlı faaliyetlerdir.
***
Üzülerek ifade etmek isterim ki Elazığ'da yaprak kımıldamıyor.
Bu şehirde istisnalar kaideyi bozmasa da zaman zaman alkışladığımız ve takdir ettiğimiz bürokratlarımızın dışındaki bazı bürokratlar çalışmıyor.
Bazı bürokratlarımız bir siyasi partiye yamanarak ayakta durmaya çalışıyor.
Sanki kerhen görev yapıyorlarmış gibi başında bulunduğu kurumu bir adım öteye taşıma gayreti gösteremiyor.
'Baş üstüne' demekten başka hiç bir şey bilmeyen bu gibi bürokratlar bulundukları kuruma da, kendilerine de zarar vermekten başka bir şey yapmıyorlar.
Kimse kusura bakmasın keşke tespitlerimiz yanlış olsaydı da bu şehir bu halde bulunmasaydı. Bizlerde böylesine haz etmediğimiz ifadeleri kaleme almasaydık.
ELAZIĞ'DA BÜROKRASİ
Sanıyorum üç-beş yıl önceydi…
Yazdığım bir yazı üzerine bir bürokratımız beni arayarak kaba bir tabirle;
'Sen benim bu şehri kaç personelle idare ettiğimi, aracımın, gerecimin dahası bütçemin yeterli olup olmadığını biliyor musun? Bilmiyorsan öğren biliyorsan neden böyle yazılar yazıyorsun? Demişti de kendisine…
'Ben bir vatandaşım sizin bütçenizin, aracınızın, gerecinizin yeterli olup olmadığına bakmam. Her vatandaşımız gibi bende sizden hizmet beklerim. Gördüğüm noksanlıkları da yazarım' cevabını vermiştim.
ELAZIĞ GAR
Şimdi Elazığ Tren garındaki ELAZIĞ ismi neden silindi?..
Sebebini araştırmadım, bilmiyorum. Bu yüzden bu konuya girmeyeceğim.
İnşdigerah birileri Atatürk'ün koyduğu Elazığ ismini Elaziz olarak değiştirme gibi bir hevesin içerisinde yer almaz.
***
Gar binasındaki Elazığ ismini silenler veya sildirenler ne olurdu vagonlarda dışarısı gözükmeyen camları ve insanın elini vurmakta bile tiksindiği koltukları silselerdi de hiç değilse hayırlara vesile olan işler yapmış olsalardı.
Bu muhteşem organizeye vagonların kirliliği damgasını vuran bir etken oldu.
Bu hususu da gar müdürüne duyurmakta fayda görüyorum.
İnşdigerah gar müdürümüz de ' Yeterli personelim ve yeterli ödeneğim yok DDY zarar ediyor' gibi ucuz bir bahanenin arkasına sığınmaz.
NOSTALJİK BİR GEZİ
Çok güzel bir yolculuktan sonra Palu'ya vardık.
Palu Kaymakamı Sayın Mehmet Öztürk,
Palu Belediye Başkanı Sayın M. Sait Dağoğlu ile ilçenin ileri gelenleri tarafından çok sıcak bir ilgiyle karşılandık.
Kaymakamlık önündeki sergi ile ev sahiplerinin misafirleriyle bire bir ilgilenmeleri hakikaten muhteşemdi.
Günlerden Cuma olduğu için öğlene kadar bu sergiyi rahatça gezme fırsatı bulduk.
Öğlen sonrası bir ilçe için hiç de küçümsenmeyecek muhteşem bir tesiste muhteşem bir hizmetle öğlen yemeği yedik.
Başta ev sahipliği olmak üzere her şey çok güzel ve çok lezzetliydi.
***
Yemek sonrası Palu'nun tarihi ve turistik yerleri gezdik.
Tarihi ve kültürel zenginliğe sahip Palu ilçemizin son senelerde yollarıyla, modern yapılanmasıyla, ekonomisi ve kültürüyle şaha kalkmış bir ilçe konumundaydı.
Bunlardan biriside Palu Konağı idi...
Palu konağına hayranlığımızı gizleyemedik.
Bendeniz Palu'ya en az on – on beş sefer gelmiştim.
Bu gelişimde çok farklı bir Palu gördüm.
Güzelleşen ve gelişen bir Palu…
Her taraf tertemiz, ilçe büyük bir yenilik içerisindeydi.
Çok güzel bir görüntü verilmişti Palu'ya.
Belli ki Palu belediyesi belediyeciliği biliyor ve Palu için elinden geleni yapıyordu.
Bizlere de onları takdir etmek düşüyordu.
MİSAFİR PERVER PALU
Burada gözlemlediğimiz bir başka hususta başta Kültür Müdürümüz Tahsin Öztürk'ün her zaman ki gibi canla başla koşuşturması Palu'daki bürokratların el ele vererek bu faaliyete sahip çıkması oldukça umut vericiydi.
Bu zevatı takdir etmemek hakikaten mümkün değildi.
PALU KONAĞI
Palu konağını kim veya kimler yaptırmış ise takdir edilmeyi hak eden bir iş yapmışlardı. Böyle bir tesisin bulunması bu ilçe için bir övünç kaynağıdır.
Bu konakta biz zati Palu Belediye Başkanı Sayın M. Sait Dağoğlu ile ilçenin genç ve dinamik kaymakamı Sayın Mehmet Öztürk'ün misafirperverliği ise hakikaten takdire şayandı.
Kendilerine şahsım ve gazetem adına teşekkürler ediyorum.
***
Bugün burada belki de Palu'yu ilk defa görenler vardı.
Bunlar ellerindeki telefonları veya fotoğraf makineleri ile resimler çekiyor gördükleri muhteşem manzaralar karşısında hayranlıklarını gizleyemiyor, ellerindeki telefonlarla karşılarındaki insanlara burasının güzelliğini ve muhteşemliğini anlata anlata bitiremiyorlardı.
İşte bir ilçe böyle tanınır, böyle kalkınır.
***
Darısı diğer ilçelerimizin başına…
Bendeniz ülkemizin bırakınız şehirlerini sayısız ilçelerinde yapılan yüzlerce etkinliğe katılmış, bu gibi etkinliklerin o yerler için ne kadar kazançlı olduğunu değerlendirme imknı bulmuş birisiyim.
Bu gibi etkinliklerin o il ve ilçeler için büyük bir kazanım olduğunu da bilenlerdenim.
İnşdigerah diğer ilçelerimizde bu ilçemizden örnek alır onlarda turizmin bacasız bir sanayi olduğunun farkına varırlar.
Bu etkinliğe muazzam bir katılım vardı.
Bu ilçemizin tanıtımı için hazırlanan çok güzel bir programdı bu…
Sanayisi, Tarımı ve hayvancılığı bitirilen şehrimizde böyle faaliyetler yapılsa da hiç değilse turizmimiz canlandırılsa demekten kendimizi alamadık.
Bu gibi faaliyetler bir yörenin turizmini canlandırmak için gerekli ve yararlı faaliyetlerdir.
***
Üzülerek ifade etmek isterim ki Elazığ'da yaprak kımıldamıyor.
Bu şehirde istisnalar kaideyi bozmasa da zaman zaman alkışladığımız ve takdir ettiğimiz bürokratlarımızın dışındaki bazı bürokratlar çalışmıyor.
Bazı bürokratlarımız bir siyasi partiye yamanarak ayakta durmaya çalışıyor.
Sanki kerhen görev yapıyorlarmış gibi başında bulunduğu kurumu bir adım öteye taşıma gayreti gösteremiyor.
'Baş üstüne' demekten başka hiç bir şey bilmeyen bu gibi bürokratlar bulundukları kuruma da, kendilerine de zarar vermekten başka bir şey yapmıyorlar.
Kimse kusura bakmasın keşke tespitlerimiz yanlış olsaydı da bu şehir bu halde bulunmasaydı. Bizlerde böylesine haz etmediğimiz ifadeleri kaleme almasaydık.
ELAZIĞ'DA BÜROKRASİ
Sanıyorum üç-beş yıl önceydi…
Yazdığım bir yazı üzerine bir bürokratımız beni arayarak kaba bir tabirle;
'Sen benim bu şehri kaç personelle idare ettiğimi, aracımın, gerecimin dahası bütçemin yeterli olup olmadığını biliyor musun? Bilmiyorsan öğren biliyorsan neden böyle yazılar yazıyorsun? Demişti de kendisine…
'Ben bir vatandaşım sizin bütçenizin, aracınızın, gerecinizin yeterli olup olmadığına bakmam. Her vatandaşımız gibi bende sizden hizmet beklerim. Gördüğüm noksanlıkları da yazarım' cevabını vermiştim.
ELAZIĞ GAR
Şimdi Elazığ Tren garındaki ELAZIĞ ismi neden silindi?..
Sebebini araştırmadım, bilmiyorum. Bu yüzden bu konuya girmeyeceğim.
İnşdigerah birileri Atatürk'ün koyduğu Elazığ ismini Elaziz olarak değiştirme gibi bir hevesin içerisinde yer almaz.
***
Gar binasındaki Elazığ ismini silenler veya sildirenler ne olurdu vagonlarda dışarısı gözükmeyen camları ve insanın elini vurmakta bile tiksindiği koltukları silselerdi de hiç değilse hayırlara vesile olan işler yapmış olsalardı.
Bu muhteşem organizeye vagonların kirliliği damgasını vuran bir etken oldu.
Bu hususu da gar müdürüne duyurmakta fayda görüyorum.
İnşdigerah gar müdürümüz de ' Yeterli personelim ve yeterli ödeneğim yok DDY zarar ediyor' gibi ucuz bir bahanenin arkasına sığınmaz.
NOSTALJİK BİR GEZİ
Çok güzel bir yolculuktan sonra Palu'ya vardık.
Palu Kaymakamı Sayın Mehmet Öztürk,
Palu Belediye Başkanı Sayın M. Sait Dağoğlu ile ilçenin ileri gelenleri tarafından çok sıcak bir ilgiyle karşılandık.
Kaymakamlık önündeki sergi ile ev sahiplerinin misafirleriyle bire bir ilgilenmeleri hakikaten muhteşemdi.
Günlerden Cuma olduğu için öğlene kadar bu sergiyi rahatça gezme fırsatı bulduk.
Öğlen sonrası bir ilçe için hiç de küçümsenmeyecek muhteşem bir tesiste muhteşem bir hizmetle öğlen yemeği yedik.
Başta ev sahipliği olmak üzere her şey çok güzel ve çok lezzetliydi.
***
Yemek sonrası Palu'nun tarihi ve turistik yerleri gezdik.
Tarihi ve kültürel zenginliğe sahip Palu ilçemizin son senelerde yollarıyla, modern yapılanmasıyla, ekonomisi ve kültürüyle şaha kalkmış bir ilçe konumundaydı.
Bunlardan biriside Palu Konağı idi...
Palu konağına hayranlığımızı gizleyemedik.
Bendeniz Palu'ya en az on – on beş sefer gelmiştim.
Bu gelişimde çok farklı bir Palu gördüm.
Güzelleşen ve gelişen bir Palu…
Her taraf tertemiz, ilçe büyük bir yenilik içerisindeydi.
Çok güzel bir görüntü verilmişti Palu'ya.
Belli ki Palu belediyesi belediyeciliği biliyor ve Palu için elinden geleni yapıyordu.
Bizlere de onları takdir etmek düşüyordu.
MİSAFİR PERVER PALU
Burada gözlemlediğimiz bir başka hususta başta Kültür Müdürümüz Tahsin Öztürk'ün her zaman ki gibi canla başla koşuşturması Palu'daki bürokratların el ele vererek bu faaliyete sahip çıkması oldukça umut vericiydi.
Bu zevatı takdir etmemek hakikaten mümkün değildi.
PALU KONAĞI
Palu konağını kim veya kimler yaptırmış ise takdir edilmeyi hak eden bir iş yapmışlardı. Böyle bir tesisin bulunması bu ilçe için bir övünç kaynağıdır.
Bu konakta biz zati Palu Belediye Başkanı Sayın M. Sait Dağoğlu ile ilçenin genç ve dinamik kaymakamı Sayın Mehmet Öztürk'ün misafirperverliği ise hakikaten takdire şayandı.
Kendilerine şahsım ve gazetem adına teşekkürler ediyorum.
***
Bugün burada belki de Palu'yu ilk defa görenler vardı.
Bunlar ellerindeki telefonları veya fotoğraf makineleri ile resimler çekiyor gördükleri muhteşem manzaralar karşısında hayranlıklarını gizleyemiyor, ellerindeki telefonlarla karşılarındaki insanlara burasının güzelliğini ve muhteşemliğini anlata anlata bitiremiyorlardı.
İşte bir ilçe böyle tanınır, böyle kalkınır.
***
Darısı diğer ilçelerimizin başına…
Bendeniz ülkemizin bırakınız şehirlerini sayısız ilçelerinde yapılan yüzlerce etkinliğe katılmış, bu gibi etkinliklerin o yerler için ne kadar kazançlı olduğunu değerlendirme imknı bulmuş birisiyim.
Bu gibi etkinliklerin o il ve ilçeler için büyük bir kazanım olduğunu da bilenlerdenim.
İnşdigerah diğer ilçelerimizde bu ilçemizden örnek alır onlarda turizmin bacasız bir sanayi olduğunun farkına varırlar.