TERÖR OLAYLARI NEDEN ARTTI?
Dünya, adına '' YENİ DÜNYA DÜZENİ '' dediği bir döneme gebe
Dünya, adına '' YENİ DÜNYA DÜZENİ '' dediği bir döneme gebe. Yeni dünya düzeninin doğum sancılarını yaşıyor. Bu kapsamda yeni haritalar çiziliyor, ülkelerin sınırları değiştiriliyor, enerji hatları yeni baştan küresel güçlerin istediği şekilde tanzim ediliyor. Türkiye coğrafik konumu itibariyle bu durumda hem çok avantajlı hemde çok dezavantajlı bir durum içinde yer alıyor. Avantajı şu; Tüm enerji hatlarına köprülük yapabilecek bir konuma haiz durumda. Ortadoğu ve Kafkasya üzerinden akacak doğalgaz ve petrol hatlarına üslük yapabilecek bir jeopolitiğe sahip. Türkiye bir yandan Kafkasya'da bulunan Türki cumhuriyetler Azerbaycan ve Kazakistan gazını ( TANAP ) projesini üzerimizden Avrupa'ya akıtacak, bu sayede Rus gazı yani mavi akım projesi sistem dışı kalmış olacak ve Türki cumhuriyetler Türkiye Eli ile güçlenmiş olacak. İşte bugün yaşadığımız terör olaylarının tırmanmasının merkezinde Türkiye'nin Türk kimliği üzerinden bir yandan Kafkasya'ya açılması öte yandan İslam kimliği ile de Arap dünyasına açılıp sermayeye hükmetmesi ve Orta doğu'da çok önemli bir güce sahip olması gerçeği yatıyor. Yani Türkiye enerji üssü oluyor. Dezavantajı ise; Malesef Orta doğu'nun hemen yanı başımızda olması ve önemli kaynaklara sahip olmasından dolayı bölgeye yönelik etkiler bizide çok yakın dereceden ilgilendiriyor ve bölgede yaşanan her türlü olumsuz durum bize de yansıyor. Orta doğu haritalarının şekillenmesinin bir diğer bacağı da bizim ülkemiz. Arap baharı kapsamında Türkiye'nin de düşürülmesi söz konusuydu ama hesap tutmadı ve Türk halkının şuurlu yaklaşımlarıyla hep küçük hasarlarla atlatıldı. Suriye savaşının sona gelmesi ve bölünmesinin önünde engel kalmadığı şu günlerde hesaplar tekrar Türkiye üzerine yoğunlaşacaktır. Çeşitli oyunlar sahnelenerek halk sokaklara dökülerek devlet ve millet çatıştırılıp iç savaş varmış gibi gösterilerek batının müdahalesi meşru hale getirilmek istenecektir. Tıpkı Suriye ve Irak örneğinde olduğu gibi. Çünkü Türkiye'nin gerek savunma sanayisindeki hamleleri gerek Kafkasya açılımı gerek ise Arap ülkeleri ile yakınlaşması Haçlı ideolojisini son derece rahatsız etmektedir. İslam ve Türk dünyasının dirilişi batıya tehdit oluşturacaktır. Dünya yeni bir yapılanmanın arefesini yaşıyor. ABD kendi gücünü koruyabilmek için Avrupa birliğini mülteciler üzerinden çökertmek istiyor. Rusya'yı ambargolarla zayıflatıp onuda sistem dışına itmek arayışı içinde. Diğer taraftan yıldızı parlayacak olan Türkiye'yi ise turizmine terör darbesi vurarak ve yine terör olaylarını tırmandırarak vurmak istiyor. Yeni dünya düzeninin bir diğer denge gücü Rusya ise eski Sovyet'ler birliğini kurup eski süper güç yıllarına dönmenin hayali içinde. Ukrayna ve Suriye'ye müdahalesinin temelinde bu yatıyor. Sıradaki ülkeler ise Letonya, Litfanya ve Estonya gibi ülkeler olacaktır. Bir diğer yeni dünya ülkesi olma hayali taşıyan ülke Türkiye'dir ki bu yolda önemli adımlar atılmıştır. Çok yakın gelecekte Türkiye'nin ayak sesleri Ortadoğu, Kafkasya, Afrika ve Avrupa ülkelerinde olacaktır. Askeri üsler kurulmaya başlandı ve silah satışları hız kazandı. Katar, Azerbaycan ve Afrika ülkeleri ile birçok askeri ve stratejik işbirliği yapıldı. Gelin görünkü bu süreç bir çok ülkeyi rahatsız ettiği için bizler açısından çok sancılı ve can yakıcı geçiyor. Terör yolu ile yolumuz kesilmeye çalışılıyor, huzurumuza kast ediliyor. İnşdigerah bu süreç kısa zaman içinde yerini Türkiye'nin yaşayacağı altın çağlara bırakacaktır. Dünya 3 kutuptan ibaret olacak ABD, TÜRKİYE, ÇİN. Birliğimize sahip çıkalım. İktidara kızabiliriz ama devlete küsme zafiyete uğratma lüksümüz yok. Hırs ve nefretimiz ülkemizi ateşe atacak noktaya gelmemelidir...