TARIM ALETLERİ'Nİ GARAJDA SAKLIYOR

İşçi olarak 27 yaşında gittiği İsviçre'de uzun yıllar çalışan ve emekli olduktan sonra Türkiye'ye dönerek memleketi Ağın'a yerleşen 74 yaşındaki Ergü

TAKİP ET
İşçi olarak 27 yaşında gittiği İsviçre'de uzun yıllar çalışan ve emekli olduktan sonra Türkiye'ye dönerek memleketi Ağın'a yerleşen 74 yaşındaki Ergül'ün eski eşyalara tutkusu, dedesinden kalan asırlık evin kapısını hatıra olarak saklamasıyla başladı.

Zamanla köy köy gezerek geçmişi yansıtan eski tarım aletlerini ve eşyaları toplayan Ergül, evinde sergilediği malzemelere her geçen gün yenilerini ekliyor.

Ergül'ün sergilediği, görenlerin ilgisini çeken malzemeler arasında teknolojinin gelişmesiyle önemini yitiren pamuk ve yün atmada kullanılan "hdigeraç", ekin saplarını taşımak için semer üstüne takılan "şahra ağacı", ekinleri saplarından ayırmak için kullanılan "düven", kara saban, orak, dokuma tezgahı tarağı, pamuk eğirmede kullanılan ''çıkrık'' gibi tarım aletlerinin yanı sıra taş el değirmenleri, tahıl dövmek için kullanılan taş dibekler, gemici feneri, gaz lambası gibi ev ve mutfak eşyaları da yer alıyor.

5 YILDIR ESKİ EŞYALARI TOPLUYOR

Ergül, yaptığı açıklamada, 27 yaşında İsviçre'ye kalifiye işçi olarak gittiğini ve uzun yıllar burada çalıştığını söyledi.

Memleket hasretini gidermek için köyüne geldiğinde, ağabeyinin dededen kalma asırlık evi yıkmak istemesi üzerine eski dış kapıyı hatıra olarak alıp sakladığını belirten Ergül, 1906 yılında babasının amcası tarafından yapılan kapının motifleri, tokmağı ve ahşap dokusuna her baktığında, kaybolmaya yüz tutmuş kültürel değerleri anımsadığını dile getirdi.

Ergül, bunun üzerine yaklaşık 5 yıldır ata yadigarı ne varsa bulabildiklerini biriktirmeye başladığını aktararak, ev ve tarlada kullanılan malzemelerin, kültürlerini yansıttığını kaydetti.

Amacının bu işten para kazanmak olmadığına işaret eden Ergül, kültürünün kaybolmasını istemediğini vurguladı.

"KÜLTÜRÜMÜZÜ YAŞATMAK İSTİYORUM"

Ergül, evinin garajında sergilediği kültürel değere sahip eşyaları, köye gelen gençlere gösterdiğini, bu sayede onlara geçmişteki yaşamı anlatmaya çalıştığını söyledi.

Gençlere kültürel değerlerine sahip çıkmaları yönünde de mesaj vermeye çalıştığını belirten Ergül, "Kendi kültürünü tanımadan yetişen gençler küreselleşen dünyada dış akımlardan çok kolay etkilenebilecektir. Gençlere, 'Bu şahra ağacı ne işe yarar?' diye sorduğumda, bilmiyorlar. Köylerde bu tür araç ve gereçleri eski ve artık kullanılmaz diye ya atıyorlar ya da yakıyorlar. Kültürümüzün kaybolmasını istemediğim için bulabildiğim eski kullanılmış eşyaları biriktiriyorum. Kültürümüzü yaşatmak istiyorum" ifadelerini kullandı.

Bakmadan Geçme