SURİYE BELASI

Dünyanın hiçbir ülkesinde bizimkiler kadar durduk yerde başına iş açan, eylem ve söylemlerle ülkeyi geren, vatandaşının sinir katsayısını yükselten liderler y

TAKİP ET
Dünyanın hiçbir ülkesinde bizimkiler kadar durduk yerde başına iş açan, eylem ve söylemlerle ülkeyi geren, vatandaşının sinir katsayısını yükselten liderler yoktur.
Allah'a şükür bizde fazlasıyla var.
Cumhurbaşkanı başkanlık der akabinde bütün yandaşlar söz birliği etmişçesine başkanlık sistemini savunur.
Cumhurbaşkanı içimizdeki üç buçuk milyon Suriyeliyi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yapacağız' der ön teker nereye giderse arka tekerde oraya gider misali yandaş siyasetçilerle yandaş medyamız bir anda Suriye sevdalısı olur. 
Bu sevdanın ülkemizin ve milletimizin yararına olup olmadığını merak etmezler. Kendi kendilerine 'Biz bu ülkeye Suriye belasını nasıl musdigerat ettik?' sorusunu sormazlar.
Vatandaşımızın bu konudaki fikri nedir merak bile etmezler.
Papağan gibi cumhurbaşkanı ne derse onlarda onu söylerler.
Ne yazık ki bunun adına da demokrasi derler.

VATANDAŞIN SURİYE TEPKİSİ

Aklıselim insanlarımız, tarafsız vatandaşlarımız ise gönüllerde yatan bu Suriye sevdasına bir türlü bir anlam veremezler.
O Suriyeliler ki!
Tarihin hiçbir döneminde Türk Milletinin yanında yer almamış her zaman ve her zeminde Türk'e olan düşmanlığını gözler önüne sermişlerdir.
APO denilen caninin yıllarca bu ülkede baş tacı edilmesi,
Suriyelilerin sürekli Hatay'ı kendi toprakları olarak kabul etmesi,
Ülkemize terör ve terörist ihraç etmeleri bu tezleri doğrulamaktadır.
Suriyeliler ülkemize kaçakçılığı yerleştiren ülkemizde suç işleyen, cinayet işleyen bütün kişileri topraklarında şeref misafiri olarak barındıran bir millettir.
Bu gerçekler ışığında;
Bu gün yedirip içirdiğimiz, her ihtiyaçlarını bedava olarak karşıladığımız, dahası altın tepsi içerisinde bunlara Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı sunmaya çalıştığımız Suriyeliler;
Çok değil 15-20 sene sonra bu ülkenin başına PKK kadar büyük belalar açacağı da aşikrdır.
Bu yüzden gelecek nesillerimizi, çocuklarımızı, torunlarımızı Suriye belasından korumak içinde devletlûlarımı uyarma ihtiyacı her vatandaşın boyun borcudur.
Bu konuda devletlûlarımızı uyarıp tepkilerimizi gösterelim.

SURİYELİLERE VATANDAŞLIK 
İLE 
SURİYELİLERE TOKİ'DEN EV

Başta gönlünde aşırı bir Suriye sevdası yer alan Cumhurbaşkanımız olmak üzere bütün devletlûlarımız yedi gün yirmi dört saat 'Suriyelileri Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı statüsüne alacağız, onları Türkiye Cumhuriyete vatandaşı yapacağız' diyorlar.
Yetmiyor…
Yine Cumhurbaşkanımızın 11 Temmuzda yaptığı bir açıklamada 'TOKİ'nin yaptığı boş evlerin Suriyelilere tahsis edilebileceğini' söylemesi ayın, güneşin tutulması gibi akıl tutulmasını da işaret etmektedir.
Benim vatandaşlarımın çoğunluğu kiralarda sürünürken, aldığı maaşın yarısını kiralara verirken kimsenin sesi çıkmıyor.
Bu ülkede vatan yolunda can veren şehit ailelerinin hala kulübelerde oturmasına müsaade ediliyor. 
Ve yine benim vatandaşım 30 - 40 yıl devletine, milletine hizmet ediyor emekliye ayrılınca aldığı ikramiye ile başını sokacak bir ev değil bir kümes bile alamazken elin Suriyelisine totodan çıkar gibi ev ikramı insanın midesini bulandırıyor.

ÜLKEMİZDEKİ SURİYELİLER

Yurdun dört bir yanına dağılan Suriyeliler yavaş yavaş bu ülkede seslerini duyurmaya, ufaktan ufağa terör estirmeye başladılar bile…
Daha dün Konya'da üç, Beyşehir'de iki kişinin öldürülmesi,
İki Suriyelilerin Hatay Reyhanlı'da bir evde bomba imal etmesi,
Mülteci kampında Türk bayrağını indirip güvenlik güçlerine saldırmaları,
Suriye lehine, ülkemiz aleyhine sloganlar atarak vatandaşlarımızı kışkırtmaları, 
İnsanlarımıza saldırmaları çevreye zarar vermeleri,
300 kişilik bir gurupla İstanbul'da bir plaja gidip vatandaşlarımızın huzurunu bozup onları tedirgin ve tehdit etmeleri varlıklarının ülkemiz için ne kadar büyük bir tehlike olduğunun habercisi konumundadır. 
Tecavüz bunlarda, hırsızlık, cinayet, çocuk istismarı bunlarda… 
Bunlar bu ülkeye geldi geleli bu ülkenin huzuru bozuldu.
Ülkemiz böyle bir belaya müstahak değildidir.

ÜLKEMİZ BU BELADAN KURTULMALIDIR

Heyecanımı mazur görün ama bu yaşananların tümünü görüp de ders almamak bana göre büyük bir gaflettir. 
Bu ülkenin başında bin bir türlü dert var iken,
Bu ülkenin başında PKK gibi hain bir ihanet çetesi,
Bu ülkede PKK'ya yardım ve yataklık yapan hainler var iken,
Bu ülkede, işsizlik, yoksulluk ve yolsuzluk zirve yapmış iken,
Kendi işsizimize, kendi yoksulumuza el uzatmak yerine, gelecek zamanlarda kesinlikle başımıza bela olacaklarına inandığımız Suriyelileri baş tacı etmek, onları Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıyla ödüllendirmek, milyonlarca insanımızın başını sokacak bir ev hayali ile yanıp tutuşurken bunlara inat Suriyelilere ev tahsis etmek hangi aklın, hangi mantığın ürünüdür anlamak mümkün değil.
Suriyelilerin elektriği, suyu, eğitimi, sağlığı gibi hayati ihtiyaçları devlet tarafından karşılanırken hükümetin fakir fukaranın yediği ekmekte bile KDV alması, gazimizin protez bedelini bile ödememesi bu milleti hafife almak anlamındadır.
Onun için aklımızı başımıza devşirmemiz, yarınları ve gelecek nesillerimizi çok iyi düşünmemiz, bunun içinde Suriye belasından tez elden kurtulmamız gerekir.
Allah yar ve yardımcımız olsun yağlı kara, püsküllü bela…

 

Bakmadan Geçme