SİYASETE MAFYA MOLASI
Yoğun siyasi gündem, infaz düzenlemesiyle 16 Nisan'da cezaevinden tahliye edilen Alaattin Çakıcı'nın sosyal medya hesabından yayınladığı bir mektupla CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik tehdit içerikli bir mektubuna yoğunlaştı.
Çakıcı mektubunda Kılıçdaroğlu'nu 'Akıllı ol' diye tehdit etmiş, bu gelişme karşısında muhalefet kanadını ayağa kalkmış, Kılıçdaroğlu da avukatı Celal Çelik aracılığıyla Çakıcı hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmuştu.
Bu gelişmelerden sonra Alaattin Çakıcı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu hedef alan tehditlerine devam etti.
Alaattin Çakıcı, Kılıçdaroğlu'nun grup toplantısında kendisine yönelik sözleri üzerine bir açıklama daha yaptı ve tehditlerini sürdürdü. CHP liderinin suç duyurusunda bulunduğu Çakıcı, yine el yazısıyla kaleme aldığı açıklamasında, Kılıçdaroğlu'nun kendisini ima ederek kullandığı 'Çakalların olduğu yerde bize kimse bir şey söyleyemez' ifadesini hatırlatan Çakıcı, 'Sen kurt ile çakalı karıştırıyorsun. Sende ve avanende yürek varsa ben her gün sokaktayım. Çakal gibi uluyup, hatun gibi konuşacağına beni öldürtsene. Sende ve avanende o yürek var mı?' ifadelerini kullandı.
Bu polemik için MHP Lideri Bahçeli ise 'Dava arkadaşımdır' diyerek Çakıcı'ya sahip çıktı.
Bahçeli: 'CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun habis ve hastalıklı konuşmaları dikkatle incelendiğinde nasıl bir girdabın içine düştüğü, nasıl bir hezeyan ve melanete gömüldüğü gayet net olarak anlaşılacaktır. Üslubunun kindarlığı, siyaset usulünün kirliliği herkesin malumudur. Kılıçdaroğlu'nun terörist Demirtaş'a hürmet ve hayranlığı bellidir. Soros'un tetikçisi ve tedarikçisi Osman Kavala'ya sevgi ve sempatisi bilinmektedir. Ellerinde Mehmetlerimizin kanı bulunan bölücü terör örgütü PKK'lı teröristlerle iç dışlı olduğu ise son derece berraktır. Bu durum kapsamında CHP Genel Başkanı'nın hakaret ve hıyanetlerine sosyal medyadan yayımladığı bir açıklamayla tepki gösteren değerli Ülküdaşım Alaattin Çakıcı'ya mafya bozuntusu demek, yeraltı dünyasının karanlık yüzü suçlaması getirmek müfterilik, seviyesizlik, rezilliktir.' Diyerek çakıcıya sahip çıktı.
Siyasetçi mafya tartışmaları ve atışmaları nereye uzanır bilinmez ama bu durumun siyaseten CHP'ye yaramasına rağmen Ak Parti ve MHP'ye yaramadığı kesin.
Çakıcı, MHP Lideri Bahçeli'nin de ifade ettiği gibi ülküleri ve ülkesi adına önemli fedakrlıklarda bulunmuş olabilir. Ancak geçmişi ve görevi ne olursa olsun bir siyasi parti genel başkanını tehdit etmek, kendisini de aşan ve başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere MHP'yi de zora sokar.
Çakıcı'nın unvanı, pozisyonu ve halktaki algısı ne olursa olsun, sıcak siyasetin içerisine girmesi ve hele hele bir siyasetçiyi tehdit etmesi hem doğru hem de etik değildir.
Kaldı ki kendi samimi duyguları da olsa bu mektup tehdit olarak algılanmış ve Kılıçdaroğlu'na siyasi güç, Ak Parti ve MHP'ye eksi olarak yansımıştır.
Çakıcı mektubunda Kılıçdaroğlu'nu 'Akıllı ol' diye tehdit etmiş, bu gelişme karşısında muhalefet kanadını ayağa kalkmış, Kılıçdaroğlu da avukatı Celal Çelik aracılığıyla Çakıcı hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmuştu.
Bu gelişmelerden sonra Alaattin Çakıcı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu hedef alan tehditlerine devam etti.
Alaattin Çakıcı, Kılıçdaroğlu'nun grup toplantısında kendisine yönelik sözleri üzerine bir açıklama daha yaptı ve tehditlerini sürdürdü. CHP liderinin suç duyurusunda bulunduğu Çakıcı, yine el yazısıyla kaleme aldığı açıklamasında, Kılıçdaroğlu'nun kendisini ima ederek kullandığı 'Çakalların olduğu yerde bize kimse bir şey söyleyemez' ifadesini hatırlatan Çakıcı, 'Sen kurt ile çakalı karıştırıyorsun. Sende ve avanende yürek varsa ben her gün sokaktayım. Çakal gibi uluyup, hatun gibi konuşacağına beni öldürtsene. Sende ve avanende o yürek var mı?' ifadelerini kullandı.
Bu polemik için MHP Lideri Bahçeli ise 'Dava arkadaşımdır' diyerek Çakıcı'ya sahip çıktı.
Bahçeli: 'CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun habis ve hastalıklı konuşmaları dikkatle incelendiğinde nasıl bir girdabın içine düştüğü, nasıl bir hezeyan ve melanete gömüldüğü gayet net olarak anlaşılacaktır. Üslubunun kindarlığı, siyaset usulünün kirliliği herkesin malumudur. Kılıçdaroğlu'nun terörist Demirtaş'a hürmet ve hayranlığı bellidir. Soros'un tetikçisi ve tedarikçisi Osman Kavala'ya sevgi ve sempatisi bilinmektedir. Ellerinde Mehmetlerimizin kanı bulunan bölücü terör örgütü PKK'lı teröristlerle iç dışlı olduğu ise son derece berraktır. Bu durum kapsamında CHP Genel Başkanı'nın hakaret ve hıyanetlerine sosyal medyadan yayımladığı bir açıklamayla tepki gösteren değerli Ülküdaşım Alaattin Çakıcı'ya mafya bozuntusu demek, yeraltı dünyasının karanlık yüzü suçlaması getirmek müfterilik, seviyesizlik, rezilliktir.' Diyerek çakıcıya sahip çıktı.
Siyasetçi mafya tartışmaları ve atışmaları nereye uzanır bilinmez ama bu durumun siyaseten CHP'ye yaramasına rağmen Ak Parti ve MHP'ye yaramadığı kesin.
Çakıcı, MHP Lideri Bahçeli'nin de ifade ettiği gibi ülküleri ve ülkesi adına önemli fedakrlıklarda bulunmuş olabilir. Ancak geçmişi ve görevi ne olursa olsun bir siyasi parti genel başkanını tehdit etmek, kendisini de aşan ve başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere MHP'yi de zora sokar.
Çakıcı'nın unvanı, pozisyonu ve halktaki algısı ne olursa olsun, sıcak siyasetin içerisine girmesi ve hele hele bir siyasetçiyi tehdit etmesi hem doğru hem de etik değildir.
Kaldı ki kendi samimi duyguları da olsa bu mektup tehdit olarak algılanmış ve Kılıçdaroğlu'na siyasi güç, Ak Parti ve MHP'ye eksi olarak yansımıştır.