SEKİZ KÖŞE İLE DÖRT KÖŞE
Elazığ'a ait yöresel bir giysi olarak bilinen ve her bir köşesine erdem kabul edilen, şehirde ve kendi çevremizde birçoğunu göstermediğimiz ama yabancıya hepsini ayaklarının altına serdiğimiz; yiğitlik, mertlik, çalışkanlık, cömertlik, dürüstlük, misafirperverlik, alçak gönüllülük ve doğruluk gibi değerlerin yakıştırıldığı sekiz köşe şapka yine gündemde. Neymiş efendim daha önce patentini aldığımız sekiz köşe şapka ile yumurta topuk ayakkabının heykelini Samsun'un Çarşamba ilçe meydanında heykeli dikilmişmiş. Bu Elazığ'a ve değerlerine haksızlıkmış. Biz gerekli ilgiyi göstermez isek elin oğlu bunu alır ve sembolleştirilmişmiş, falan filan…
Öncelikle sekiz köşeli kasketin yapımının Anadolu'nun birçok ilinde Elazığ'da, Malatya, Erzincan ve diğer yörelerde ermeni terziler tarafından dikildiği, şapka devrimi ile mecburi olarak takılsa da bunun zamanla gelenek haline geldiği, 1960'lara kadar kullanımı olsa da bu tarihten sonra kullanma oranında düşüşler olduğu, 1980'den sonra ise yaşlı kesimlerde çok ender olarak giyildiği biliniyor.
2000'li yıllarda ise tamamen kullanımdan kalktığı ve sadece evlerde dekoratif obje ve fotoğraf için bir obje olmaktan öteye geçmediği de biliniyor. Son yıllarda şehri ziyaret eden devletlû ve şevketlu siyasilere, yöneticilere, sanatçılara ve iş adamlarına verilen 'Gakkoşluk Beratı'nın bir aksesuarı olarak takılıp, fotoğraf çektirilen ve şehrin ekonomisine, turizmine, kültürüne hiçbir katkısı olmayan sekiz köşeli şapkayı sahiplenilmesinde yarışılması züğürt tesellisinden başka bir şey değil.
Tabi sizlerin şehir olarak markalaştırdığını, tanıtımını yaparak tüm dünyada bilindik hale getirdiğiniz ve satışı ile de şehir ekonomisine önemli kazanımlar sağlayan bir ürününüz ve değeriniz yoksa sekiz köşeli şapka ile yumurta topuk ayakkabıya yapışıp kalırsınız.
Diğer şehirler kendine has ürünler ile dünyada nam salar ve bu değerler üzerinden şehir ekonomisini döndürürken, turizm açısından önemli hale getirirken, bizlerin sekiz köşeli şapkalarla uğraşacak zamanımız olmasa gerek artık.
Bizim önce Harput'umuzun ihya ve abat olması lazım. Bu değerimizin daha fazla bilinmesi için konuşulan ve projelendirilen tesislerin yapılması lazım.
Olayı sekiz köşeli şapka mevzuunu, sekiz köşeli sorularla daha da açıp dört köşe olmak isterdik ama bugünlük bu kadar diyelim.
Öncelikle sekiz köşeli kasketin yapımının Anadolu'nun birçok ilinde Elazığ'da, Malatya, Erzincan ve diğer yörelerde ermeni terziler tarafından dikildiği, şapka devrimi ile mecburi olarak takılsa da bunun zamanla gelenek haline geldiği, 1960'lara kadar kullanımı olsa da bu tarihten sonra kullanma oranında düşüşler olduğu, 1980'den sonra ise yaşlı kesimlerde çok ender olarak giyildiği biliniyor.
2000'li yıllarda ise tamamen kullanımdan kalktığı ve sadece evlerde dekoratif obje ve fotoğraf için bir obje olmaktan öteye geçmediği de biliniyor. Son yıllarda şehri ziyaret eden devletlû ve şevketlu siyasilere, yöneticilere, sanatçılara ve iş adamlarına verilen 'Gakkoşluk Beratı'nın bir aksesuarı olarak takılıp, fotoğraf çektirilen ve şehrin ekonomisine, turizmine, kültürüne hiçbir katkısı olmayan sekiz köşeli şapkayı sahiplenilmesinde yarışılması züğürt tesellisinden başka bir şey değil.
Tabi sizlerin şehir olarak markalaştırdığını, tanıtımını yaparak tüm dünyada bilindik hale getirdiğiniz ve satışı ile de şehir ekonomisine önemli kazanımlar sağlayan bir ürününüz ve değeriniz yoksa sekiz köşeli şapka ile yumurta topuk ayakkabıya yapışıp kalırsınız.
Diğer şehirler kendine has ürünler ile dünyada nam salar ve bu değerler üzerinden şehir ekonomisini döndürürken, turizm açısından önemli hale getirirken, bizlerin sekiz köşeli şapkalarla uğraşacak zamanımız olmasa gerek artık.
Bizim önce Harput'umuzun ihya ve abat olması lazım. Bu değerimizin daha fazla bilinmesi için konuşulan ve projelendirilen tesislerin yapılması lazım.
Olayı sekiz köşeli şapka mevzuunu, sekiz köşeli sorularla daha da açıp dört köşe olmak isterdik ama bugünlük bu kadar diyelim.