Savaş ve Ekmek
Beklenen oldu ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna'nın doğusundaki Donbass'a askeri operasyon başlattıklarını duyurdu. Bu açıklama ile birlikte Başkent Kiev dâhil ülkenin çeşitli kentlerinde patlama sesleri duyuluyor.
Türkiye gelişmeleri yakından takip ediyor ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, saldırının bir savaşa dönüşme ihtimaline karşı taraflarla sık sık görüşüyor.
Erdoğan, ilgili kurumlarla yaptığı değerlendirme toplantısı sonunda şunları söyledi: “Askeri harekâtı kabul edilemez olduğunu ve reddettiğimizi söyleyerek başlamak istiyorum. Uluslararası hukuka aykırı gördüğümüz bu adım bölgenin istikrarına vurulmuş bir darbedir. Her ikisini de dost ülkeler olarak gördüğümüz, yakın siyasi sosyal ilişkilerde bulunduğumuz Rusya ve Ukrayna'nın bu şekilde karşı karşıya gelmiş olmasından dolayı samimi olarak üzüntü duyuyoruz.
Ukrayna'daki herkesin can güvenliği sağlanması konusunda üzerimize düşenleri yapacağız. Derin dostluk ilişkilerimiz olan Rusya ile Ukrayna arasındaki sorunların diyalog yoluyla çözülmesi yönündeki çağrımızı yineliyoruz. Dün Putin'le olan görüşmemizde de bunları ifade etmiştim.”
Erdoğan'ın bu sağduyulu ve sorunu çözmeye yönelik adımları Rusya tarafından kabul görür mü bilinmez ama olası bir savaştan olumsuz etkilenecek ülkelerin başında Türkiye geliyor.
Bir büyük tehlike de dünyanın ekmek sepeti olarak bilinen ve Ukrayna tarafından üretilip tüm dünyaya ihraç edilen buğday ekiminin zarar görmesi.
Ülke olarak kullandığımız buğdayın yüzde 40'ının bu ülkeden ihraç ediyor olmak hem bizi bekleyen tehlikeye işaret ediyor hem de bugüne kadar uygulanan tarım politikalarının hiçbir işe yaramadığını ve 20 yıl boyunca çok başarısız ve öngörüsüz bir tarım politikası izlediğimizin fotoğrafını ortaya çıkıyor.
Pandemi döneminin yokluk ve pahalılığına Rusya-Ukrayna savaşının getireceği olumsuzluklar da eklenince bizim hem bu savaşı önlemeye yönelik adımlar atmamız hem de tarım ülkesi olmamıza rağmen hala buğday ithal eden ülke konumundan kurtulmamız adına hızlı ve etkili adımlar atmamız lazım. Yoksa bu savaş ekmek kıtlığına kadar varabilecek bir sonu getirebilir.
Bunun için de en pratik çözüm, çiftçiye ucuz mazot, ucuz gübre ve tohum verilmesidir. Bugün kendi çiftçimize bu desteği vermezsek, yarınlarda çok daha büyük maddi bedeller ödeyerek buğdaya ve dolayısıyla ekmeğe ulaşmak zorunda kalabiliriz.