Sadece Elazığ'da Yaşayanların Değil Binlerce Kişinin Hastalığı
Elazığ'da havaların soğumasıyla birlikte bir takım hastalıklar artmaya başladı, son dönemlerde artış gösteren hastalıklardan işte bazıları…
Uzun süre idrarın tutulup bekletilmesinin mesane (idrar torbası) üzerinde olumsuz etkiler yaratacağını ve özellikle kış aylarında ayakların sıcak tutulmasının önemli olduğunu belirten Üroloji Uzmanı Op. Dr. Süleyman Çakmakçı: “Tüm gün idrarın tutulması ve bunu alışkanlık haline getirilmesi hem tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu riskini artırır hem de uzun dönemde idrar torbasını çalışma düzenini bozar” dedi.
Elazığ'da Medikal Hospital Üroloji Uzmanı Op. Dr. Süleyman Çakmakçı: “İdrar torbasının belli bir kapasitesi vardır, fizyolojik işemede idrarı belirli bir miktarda torbasında biriktirir ve sıkıştığımızı hissedince dışarı atarız. Genelde yaklaşık 350-400 ml kapasitesi olan idrar torbasında daha fazla idrar biriktirmek, torba üzerindeki kas liflerinin çalışma düzenini bozacağı için normalden daha fazla idrarın biriktirilmesi, idrar torbasındaki basıncını arttıracaktır. Uzun dönemde böyle alışkanlığı olan kişilerde aşırı aktif detrusör veya sık sık idrara gidip idrar kaçırmaya bazen de idrar yapamamaya varan farklı şikayetlerle, farklı bulgularla hasta bize gelir.
Bu durum kadınlarda daha sık olmakla birlikte her iki cinsi de etkileyebilir. Genelde okul çağında olan çocuklarda özellikle kız çocuklarında sık görülen bir rahatsızlıktır. Okul tuvaletlerinin temiz olmamasından kaynaklı kız çocukları endişe ediyorlar. Ortaokul hatta bazen lise çağındaki genç kızlarda da görülmekte. Tüm gün idrarın tutulması ve bunu alışkanlık haline getirilmesi hem tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu riskini artırır ve hem de uzun dönemde idrar torbasını çalışması düzenini ve böbrek fonksiyonlarını bozar” ifadelerine yer verdi.
İDRAR TORBASININ FONKSİYONLARI AYAKLARIN ÜŞÜMESİNDEN ETKİLENİR
Op. Dr. Çakmakçı: “İdrar yolu enfeksiyonu için ayakların soğuğa maruz kalması enfeksiyon açısından direnci azaltıyor ve enfeksiyona yatkınlık oluşturur. İnsanın ayak sinirleri, idrar torbasının sinirleriyle omurilikten yakın sinirlerden dal aldıkları için ayaklar üşüdüğünde idrar torbası tam dolu değilken gereksiz yere idrar varmış hissiyle kasılabilir. Hatta bu ilişkiden faydalanmak için idrar torbası tembelliği olan hastalarda bacak sinirleri sinyallerle uyarılarak idrar torbasının çalışmasını sağlayan yeni tedavi yöntemleri de bulunmaktadır” dedi.
SUSUZLUK FAKTÖRÜ EKLENDİĞİNDE BÖBREK YETMEZLİĞİNE GİDEBİLİR
Çakmakçı: “Eğer hasta genç ise eşlik eden tansiyon, kalp ve şeker hastalığı yoksa, böbrek yetmezliği başlangıcı gibi zeminde bir hastalık yoksa az su içmek sadece idrar rengini koyulaştırır. Çünkü genç hastaların böbrekleri bir şekilde atılması gerekli olan idrarın içerisindeki elektrolit yükünü atabilir. Ama hasta yaşlıysa ve eşlik eden hastalıkları mevcut ise, vücut belli bir sıvı dengesiyle ancak idare ediyorsa bunun üzerine de susuzluk faktörü eklendiğinde böbrek yetmezliğine gidebilir. Belirleyici konu hastanın kendi kliniğidir, 20 yaşında ki bir erkeğin su içmeyerek yaşayacağı durumlarla tansiyon şeker hastasının az su içerek yaşayacağı rahatsızlıklar aynı olmaz.
İdrar renginin şeffaftan bir ton daha sarısı normal kabul edilir. Tamamen şeffaf renksiz olan idrar aslında böbrekte çok fazla konsantre olmadığını ve vücuda fazla su girdiğini gösterir. İdrarın çok koyu renkte olması ise vücudun az sıvı aldığını böbreğin de bunu süzmek ve konsantre etmek için daha fazla uğraştığını gösterir. Yani vücuda alınan su miktarını kişi idrar rengiyle kabaca tahmin edebilir ve bu doğrultuda su tüketimini ayarlayabilir” şeklinde konuştu.