Rölyef, Harput Tarihine Işık Tutacak !
Fırat Üniversitesi İnsani ve Sosyal Bilimler Fakültesi Tarih Bölümü Başkan Yardımcısı ve Arkeoloji Bölüm Başkan Vekili Prof
Fırat Üniversitesi İnsani ve Sosyal Bilimler Fakültesi Tarih Bölümü Başkan Yardımcısı ve Arkeoloji Bölüm Başkan Vekili Prof. Dr. Yüksel ARSLANTAŞ, Harput-Nevruz ormanında ağaç ekimi sırasında tesadüfen bulunan 2700 yıllık olduğu tahmin edilen rölyefin Harput yöresinde yaşayan Urartuların tarihi açısından son derece önemli olduğunu kaydetti. Bugüne kadar çıkarılmış eserler arasında günlük hayatı tasvir eden en belirgin eserlerden olduğunu söyleyen Prof. Dr. Yüksel ARSLANTAŞ 'Palu ve İzollu yöresinde Urartu dönemine ait kitabeler var. Fakat Harput'un merkezindeki yaşayışı anlatan böyle bir kitabe tespit daha önce tespit edilmemişti. Bu rölyef resimle tarih anlatıyor. Harput Kalesi hakkında bize ciddi bilgiler verecek 'dedi.
Çıkarılan rölyef hakkında bilgiler veren ARSLANTAŞ ' Rölyef ikiye bölünerek iki farklı tablo olarak kullanılmış. Bir tarafında tanrıça tasviri, akan bir nehir ve balıklar, hayvan figürleri, inşaat, tamirat vb. günlük yaşam tasvir edilerek anlatılırken diğer tarafta kalenin savunması, savaşan asker figürleri tasvir edilmiştir. Bir savaş sahnesini adeta canlı bir şekilde bize aksettiriyor' diye aktardı.
Rölyefin Çıktığı Alan Mutlaka SİT Alanı İlan Edilmeli !
Rektörlük ve Valilik kanalı ile bu alanı raporlaştırarak SİT alanı ilan edilmesi için çalışmalar yapacaklarını söyleyen Prof. Dr. Yüksel ARSLANTAŞ ' Rölyefin bulunduğu alanda tarih tahrip olmadan her türlü ağaçlandırma işleminin bitirilip korunmaya alınması gerekir. İlerleyen zamanlarda yeni izler bulabilmek için müze-üniversite ve belediye Kudeb işbirliği içerisinde bir komisyon kurularak buralarda çok ciddi çalışma yapılabilir. Bu konuda ilk adımı kolluk kuvveti attı. İlgili kişilerle irtibat kurularak bulunduğu yer hakkında karar verilinceye kadar ikinci bir çalışma yapılmaması sağlandı. Ben hassasiyetlerinden ötürü karakol komutanına teşekkür ediyorum. Tabi bu kararın sürekliliği yok. SİT alanı ilan edilmesi için biz en kısa sürede girişimde bulunacağız' dedi.
Prof. Dr. ARSLANTAŞ ayrıca, müzenin rölyef üzerinde restorasyonunu bitirir bitirmez resmi izinleri aldıktan sonra eser üzerinde inceleme yapmaya planladıklarını ifade etti.
Çıkarılan rölyef hakkında bilgiler veren ARSLANTAŞ ' Rölyef ikiye bölünerek iki farklı tablo olarak kullanılmış. Bir tarafında tanrıça tasviri, akan bir nehir ve balıklar, hayvan figürleri, inşaat, tamirat vb. günlük yaşam tasvir edilerek anlatılırken diğer tarafta kalenin savunması, savaşan asker figürleri tasvir edilmiştir. Bir savaş sahnesini adeta canlı bir şekilde bize aksettiriyor' diye aktardı.
Rölyefin Çıktığı Alan Mutlaka SİT Alanı İlan Edilmeli !
Rektörlük ve Valilik kanalı ile bu alanı raporlaştırarak SİT alanı ilan edilmesi için çalışmalar yapacaklarını söyleyen Prof. Dr. Yüksel ARSLANTAŞ ' Rölyefin bulunduğu alanda tarih tahrip olmadan her türlü ağaçlandırma işleminin bitirilip korunmaya alınması gerekir. İlerleyen zamanlarda yeni izler bulabilmek için müze-üniversite ve belediye Kudeb işbirliği içerisinde bir komisyon kurularak buralarda çok ciddi çalışma yapılabilir. Bu konuda ilk adımı kolluk kuvveti attı. İlgili kişilerle irtibat kurularak bulunduğu yer hakkında karar verilinceye kadar ikinci bir çalışma yapılmaması sağlandı. Ben hassasiyetlerinden ötürü karakol komutanına teşekkür ediyorum. Tabi bu kararın sürekliliği yok. SİT alanı ilan edilmesi için biz en kısa sürede girişimde bulunacağız' dedi.
Prof. Dr. ARSLANTAŞ ayrıca, müzenin rölyef üzerinde restorasyonunu bitirir bitirmez resmi izinleri aldıktan sonra eser üzerinde inceleme yapmaya planladıklarını ifade etti.