Ramazan Başlasın
Cuma günü ilk teravih namazını kılıp ilk sahurumuza kalkıyoruz. Artık soğuk günler de geride kaldığına göre ve camilerimiz de iki yıl aradan sonra teravih namazlarına açıldığına göre en yakından başlayıp çevreye açılan camilere doğru bir seyr ü sefer de başlar hepimizde.
Ama asıl seyr ü seferimiz manevi dünyamıza, kendi ruh dünyamıza yönelik olacak. 30 gün boyunca günün planlanması sadece iftar ve sahur hazırlama ritüelleri ile olamayacak elbet.
Ramazanlar biraz da maneviyatı yoğun yaşanan özel anlar ve zamanlar. Günün dinginliği ve huzuru içimize yansıyacak, eksik bıraktığımız okumalar ve her halükarda cüz okuma ya da takiplerimiz olacak hayatımızda.
Hepsi olmasa da kendisini dinlettirebilen ve bizlere bir şeyler katabilen iftar ve sahur programlarını izleyeceğiz ekranlarda. Onlara çok da kapılmadan ama bir kulağımız onlarda hazırlıklarımızı yapacağız güzel cümleler eşliğinde.
Sahura kadar uyunmayacak belki birçok evde. Sahuru beklerden zamanı planlayıp birkaç saat süreyle okumalarımız olacak. Zaman zaman mola verip sosyal medyanın söylediklerine ve faydalı bilgilerine dalacağız.
Kısaca, bir ay boyunca hayatımız daha planlı, programlı ve her açıdan daha verimli geçecek. Aman ha oruç tutuyoruz diye kendinizi salıp bu feyizli günleri gün boyu uyuyarak ya da faydasız işlerle meşgul olarak heba etmeyelim. Kim bilir belki gelecek ramazana ulaşamaz ve bu ikramlardan nasiplenemeyiz.