POPÜLİZM YAPAYIM DERKEN..
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, KYK borçları nedeniyle mağdur olan gençlerle bir araya gelmiş.
CHP Genel Merkezi'nden telekonferans yöntemiyle önerileri dinleyip soruları yanıtlayan Kılıçdaroğlu, borçlara ilişkin öğrencilerin Kredi Yurtlar Kurumu'na olan burs borçları için; 'tamamının silinmesi lazım.' demiş ve bu öneriyi iktidar kanadına ve MHP'ye sunacağız.' bilgisini paylaşmış.
Geçmişte Ak Partili İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin gençlere verdiği karşılıksız bursu AYM'ye götürüp iptal ettirdiklerini de unutarak; mevcut İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 13 bin öğrenciye karşılıksız burs verdiğini söyleyerek şunları kaydetmiş.
'Siz bursu veriyorsunuz bir de geri istiyorsunuz. Geri isteyecekseniz iş vereceksiniz. Bunun adı sosyal devlet değil sosyal tefeciliktir.'
Hani sözüm ona kurt siyasetçi ya Kılıçdaroğlu, dürüst ve imknsızlıklar içinde de olsa devlete olan KYK borçlarını zamanında ödeyen dürüst vatandaşlardan gelecek 'ödeyenler neden ödedi?' şeklindeki olası eleştiriye ise bakın nasıl bir cevap bulmuş.
'Kredi borcunu ödeyen arkadaşın maddi durumu iyidir, ödemiştir. Siz nasıl ödeyeceksiniz? Belki iş bulmuştur. Ama siz bulamadınız. Sosyal devlet, düşük gelirlinin yanında olan devlettir. Soru şu; Türkiye Cumhuriyeti sosyal devlet mi? Sosyal devleti sorgulayacaksınız. Sizin benden daha fazla hakkınız var. Benim işim var, sizin yok. Benim evim var, sizin yok.'
İşte bu! İşte dhiyane siyaset bu. Alkışlar Kılıçdaroğlu'na gelsin… 'O iş buldu ödedi. Zengin oldu ödedi. Ama sen iş bulamadın, ödeyemedin. O zaman sizin borçlarınızı silsinler.'
Biz bu cümlelerin iktidara namzet bir ana muhalefet partisi genel başkanının ağzından çıkabilecek cümleler olduğuna inanmadık ama maalesef gerçek de bu hakikat de bu.
Ey Kılıçdaroğlu! Şunu bil ki senin o 'iş bulup zengin olup ödemiştir' dediğin kesim var ya. Onlar aslında en fakir ve en gariban insanların çocuklarıdır. Onlar ki 'devlete olan borcumuzu zamanında ödeyelim ve vatandaşlık görevimizi yapalım' diyen dürüst insanlardır. Onlar ki 'biz bu borcu ödemezsek gelen faizlerle ödememiz mümkün olmaz ve daha perişan oluruz' deyip eldeki son altını bozdurup devlete borcunu ödeyen insanlardır.
Borcunu ödeyen dürüst insanları hakir görüp ödemeyenleri haklı ve üste çıkartan bir kişiye nasıl bu ülke emanet edilir, bu insan nasıl adaleti sağlar varın siz hesap edin.
Siyaset neyse de popülizm sizleri böyle mantıksızlıklara ve adaletsiz çözümlere umut diye sarılmaya ve saçmalamaya iter. Ve sizin nasıl bir devlet adamı olacağınıza dair ciddi ipucu verir.
CHP Genel Merkezi'nden telekonferans yöntemiyle önerileri dinleyip soruları yanıtlayan Kılıçdaroğlu, borçlara ilişkin öğrencilerin Kredi Yurtlar Kurumu'na olan burs borçları için; 'tamamının silinmesi lazım.' demiş ve bu öneriyi iktidar kanadına ve MHP'ye sunacağız.' bilgisini paylaşmış.
Geçmişte Ak Partili İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin gençlere verdiği karşılıksız bursu AYM'ye götürüp iptal ettirdiklerini de unutarak; mevcut İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 13 bin öğrenciye karşılıksız burs verdiğini söyleyerek şunları kaydetmiş.
'Siz bursu veriyorsunuz bir de geri istiyorsunuz. Geri isteyecekseniz iş vereceksiniz. Bunun adı sosyal devlet değil sosyal tefeciliktir.'
Hani sözüm ona kurt siyasetçi ya Kılıçdaroğlu, dürüst ve imknsızlıklar içinde de olsa devlete olan KYK borçlarını zamanında ödeyen dürüst vatandaşlardan gelecek 'ödeyenler neden ödedi?' şeklindeki olası eleştiriye ise bakın nasıl bir cevap bulmuş.
'Kredi borcunu ödeyen arkadaşın maddi durumu iyidir, ödemiştir. Siz nasıl ödeyeceksiniz? Belki iş bulmuştur. Ama siz bulamadınız. Sosyal devlet, düşük gelirlinin yanında olan devlettir. Soru şu; Türkiye Cumhuriyeti sosyal devlet mi? Sosyal devleti sorgulayacaksınız. Sizin benden daha fazla hakkınız var. Benim işim var, sizin yok. Benim evim var, sizin yok.'
İşte bu! İşte dhiyane siyaset bu. Alkışlar Kılıçdaroğlu'na gelsin… 'O iş buldu ödedi. Zengin oldu ödedi. Ama sen iş bulamadın, ödeyemedin. O zaman sizin borçlarınızı silsinler.'
Biz bu cümlelerin iktidara namzet bir ana muhalefet partisi genel başkanının ağzından çıkabilecek cümleler olduğuna inanmadık ama maalesef gerçek de bu hakikat de bu.
Ey Kılıçdaroğlu! Şunu bil ki senin o 'iş bulup zengin olup ödemiştir' dediğin kesim var ya. Onlar aslında en fakir ve en gariban insanların çocuklarıdır. Onlar ki 'devlete olan borcumuzu zamanında ödeyelim ve vatandaşlık görevimizi yapalım' diyen dürüst insanlardır. Onlar ki 'biz bu borcu ödemezsek gelen faizlerle ödememiz mümkün olmaz ve daha perişan oluruz' deyip eldeki son altını bozdurup devlete borcunu ödeyen insanlardır.
Borcunu ödeyen dürüst insanları hakir görüp ödemeyenleri haklı ve üste çıkartan bir kişiye nasıl bu ülke emanet edilir, bu insan nasıl adaleti sağlar varın siz hesap edin.
Siyaset neyse de popülizm sizleri böyle mantıksızlıklara ve adaletsiz çözümlere umut diye sarılmaya ve saçmalamaya iter. Ve sizin nasıl bir devlet adamı olacağınıza dair ciddi ipucu verir.