Polyannacılık oynamaya devam

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti'yi 8. Olağan Büyük Kongre'ye götürecek kararı imzaladı. AK Parti'de kongre takvimi 4 Eylül'de başlayacak, ilk kongreler 12 Ekim itibarıyla belde ve ilçelerde yapılacak. Nisan sonuna kadar il kongrelerinin tamamlanması, 2025'in Mayıs ayında da büyük kongrenin yapılması planlanıyor.

TAKİP ET

Dün de bu konuya değinmiştik. 18 Mart Genel seçimlerinde başlayan erime süreci 31 Mart 2024'te tavan yapmıştı ve o günden itibaren tüm Ak Parti yetkilileri halkın değişim taleplerini çok net olarak gördüklerini ve gerekenin kısa süre içerisinde yapılacağını dile getirmişlerdir.

14 Mayıs 2023 seçimlerinden itibaren 17 ay, 31 Mart seçimlerinden sonra 5 ay geçti ve sözde değişim için daha yeni karara alındı.

Hem de öyle bir karar ki kurultayın Mayıs 2025te yapılma kararı. Halkın mesajına karşı Ak Parti Genel Merkezinin hassasiyeti ve ilgi alakası alabildiğince geniş, alabildiğince “salla gitsin” modunda.

Bugün yapılan MKYK toplantısında Teşkilattan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, kongre hazırlıklarıyla ilgili yaptığı sunum yapmış ve sürece ilişkin yürütülecek takvimi sunmuş.

Planlanan takvime göre AK Parti'de kongre takvimi 4 Eylül'de başlayacak. İlk kongreler ise 12 Ekim itibarıyla belde ve ilçelerde yapılacak. Nisan sonuna kadar il kongrelerinin tamamlanması, 2025'in Mayıs ayında da büyük kongrenin yapılması planlanıyor.

Ak Parti'nin her ay yapılan anketlerde bir iki puan düşmeye devam ettiği görüldüğü halde ve yine bu anketlerde kararsızlar yüzde 20, sandığa gitmem diyenlerin oranı yüzde 15 olarak görüldüğü halde ve bu seçmenlerin önemli bir bölümünün küskün Ak Partililer olduğu hemen her anket firması tarafından söylenmesine rağmen Ak Parti'nin bu umarsız, pervasız ve vurdumduymaz tutumu da gösteriyor ki metal yorgunluk baştan aşağı Ak Parti'yi sarmış durumda. Tedavi etmek istenmesine rağmen bazı çıkar çevreleri ve ihale avcılarının partiye verdiği zarar sebebiyle hastalık metastaz yapmış ve kangren halini almış durumda.

Bu durumu kendileri çok iyi biliyor fakat Erdoğan'a bildirmiyorlar. Gerekçe ise sağlığı bozulmasın ve üzülmesin. Sözde Erdoğan'ı böyle koruyorlar yakın çevresi ve akıllı danışmanları.

Erdoğan da her şeyin güllük gülistanlık olduğunu zannedip radikal bir değişim ve dönüşüm kararı almıyor. Alsa herkes artık tüm hücreleriyle kötülüklere bulaşmış ve bulanmış, partideki görevini her türlü siyasi, ticari ve özel ilişkilere alet ederek köşeyi dönmüş yöneticiler gidecek ya. Bunlar da bunu çok iyi biliyorlar ya… Bu sebeple Polyannacılık oynamaya devam…

Erdoğan'a ve onun için gözyaşı döken ve dua eden samimi, gayretli ancak hiçbir beklentisi olmayan, beklentisi olsa bile bunu ifade etmekten aciz gariban insanlara yazık… Hem de çok yazık.

Bakmadan Geçme