Pazarlama Sanatı

Ticarette üretmektense pazarlamak daha önemlidir ve gereklidir. Ürettiğimiz ürün ne kadar kaliteli ve sağlam olursa olsun bunu pazarlayamaz ve tanıtamazsanız ürettikleriniz elinizde kalır iflas edersiniz.

TAKİP ET

Ürün pazarlaması yanında özellikle iş hayatı, bürokrasi ve siyasette kendini tanıtmak ve pazarlama önemlidir. Ama bu her insanın yapacağı bir iş değildir.
Kendini öne çıkarma gayesini ve hedefini taşıyan insanlara bir bakın, hiçbirinin kendi mesleği ya da alanıyla ilgili yeterli bilgi, kültür ve donanımı yoktur. İçleri boş olduğu için boş teneke gibi sesleri gür çıkar, her ortamda kendisini göstermeye çalışırlar, kendilerinde olmayan yetenek ve birikimler varmış gibi karşıdakine lanse etmeye çalışırlar.
Kurt siyasetçi, yönetici ve patronlar bu tipleri anında tanır ve koyar bir kenara ama kendileri de yetkin olmayan bazı siyasetçi ve patronlar bu tip insanları bir şey sanar ve değer verme gibi bir gafletin içinde olur. Ancak gerçekler kısa sürede ortaya çıkacağı için bu tür adamların fiyakası erken söner.
Adam, bir ürün yapmış. Yaptığı ürün, kendisiyle eş zamanlı merdiven altında bile üretilip bol miktarda piyasaya sürülen bir basit ürün. Ama adam bunu nasıl lanse etmiş. Türkiye'de ve dünya da ilk. Epey sürede bunun fiyakasını atmış.
Tabi adam bu forsla ürününü kamuya satmaya çalışmış. Yöneticiler de yukardan beri anlattığımız hikâyelere inanmış olacaklar ki “Tamam başka illerden alacağımıza senden alalım” diyerek o işin yetkililerine havale etmişler.
Adam, ilgili birime giderek işlemlere başlamış. Yetkililer, ürünlerinden numune ve teknik rapor istemişler. Bununla birlikte TSE belgesi gibi kamu alımlarında en önemli belgeyi de talep etmişler. Şimdi sıkı durun… Şehrin yöre göğe sığdıramadığı mucit efendi ne dese iyi yetkililere: “Ben TSE onayı almayı gereksiz buluyorum”
Şimdi buyur buradan yak. Adam yeri göğü inletmiş “Türkiye'de ve Elazığ'da bir ilk” diyerek bir basit ürün yapmış ama TSE belgesini almamış. Belli ki ürünü TSE standartlarının altında. Belli ki bu ürünle ve teknik özellikle bu belgeyi alamayacak ki bu durumu savuşturmak için de “gerek görmedim” gibi sorumsuz bir cevapla geçiştirmeye çalışmış. Bununla da yetinmeyerek TSE'siz ürünü kamuya verme konusunda yeri göğü ayağa kaldırmış, olmayınca da kamu görevlileri hakkında ileri geri konuşma gafletine düşmüş.
İşte aynı o adam bugünlerde kendisini karşı mahalleye öyle bir pazarlamış, kendisini öyle bir uçurmuş ki o iyi niyetli insanlar da yeni kankalarına inanmış. Bakalım kurt adam bunun ne zaman farkına varacak ve balon ne zaman patlayacak.

Bakmadan Geçme