PARDON ! REKTÖR DEMİRDAĞ MI ?
'Müslüman bir delikten iki defa ısırılmaz' diye bilirdim
'Müslüman bir delikten iki defa ısırılmaz' diye bilirdim.
Bin defa ısırıldı.
FETÖ cü diye polisi istihbarat' ı devreye soktular olmadı.
Yemin kasem ettiler yine olmadı.
Dosyalar bir, bir gönderildi yahuu yine tutmadı.
Zehir yüklü ideolojiler ile saldırıldı yine yemediii.
Eee birader boğuldunuz, boğuldunuz yeter diyecekken,
Fitne hareketine aldırmayan Cumhurbaşkanı ihbarlara, iftiralara rağmen imzayı çaktı.
Fırat Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Kutbeddin Demirdağ.
Hayırlı olsun.
Yani bir dostumun dediği gibi 15 Temmuz sonrası isminin altında Cumhurbaşkanının ıslak imzası olan tek kişi Prof. Dr. Kutbeddin Demirdağ' dır. Yani bu imza şu demek, Elazığ'da FETÖ'cü olmadığı kesin olan tek kişi Kutbettin Hocadır!
Ehh işte sözün bittiği yere geldik.
Aylardır Kutbeddin Demirdağ ın şahsını ve yakın arkadaşlarını bilen bilmeyen herkes koordinat değiştirip aşağılık suçlamalarda bulundu.
Hiç kimse iftira atarken düşünmedi. Bunların bir aile reisi olduğunu, bunların bir akademisyen bilim adamı olduğunu.
Bunları yapanların güç ve tutkuları yalnızca çıkarları uğruna yaptığını sonuç açıklanınca ortaya çıktı.
Yazık, hemde çok yazık.
Ebu Said el Hudri (r.a)'ın rivayet ettiği bir hadiste 'Sakın ha! Sizden biriniz gördüğü veya şahit olduğu bir gerçeği söylemeye insanlardan çekinmesi sebep olmasın. Hakkı söylemesi, ne ecelini yaklaştırır ne de rızkını uzaklaştırır.'
Mesele istikamet çizgisini son nefesine kadar koruma titizliğine sahip olması, zamanla bozulma ve gevşemeye düşmemesi, kazandığı bu düzgün istikametini gaflete dalarak kaybetmemesidir! Diyor.
Evet yazımın gayesi bu. Samimiyeti Demirdağ ve ekibinde gördüğüm için hissiyatımı satırları dökerken, bi taraf oldum ve Rektör Demirdağ ile ilgili yazdıklarımı tarih meze yapmadan beni haklı çıkardı.
Bu arada Demirdağ'ın en yakın rakibi olan Sayın Erol Keleş hocanın atama sonrası nezaketen yapmış olduğu açıklamayı ise takdire şayan olarak değerlendiriyorum. Bir akademisyen' e yakışan da buydu. Etrafında ki derme çatma insanların sözüne aldırış etmeden asaletinin de vermiş olduğu ruh iklimi ile kendisine yakışanı yaptı.
Tebrikler sayın Keleş, tebrikler.
Demirdağ ve ekibinin işi çok ama çok zor.
Ülkemiz ve aziz millet çok zorlu bir sınavdan geçerken, şehir de 40 bin öğrencisi bulunan bilim yuvasının başındaki Demirdağ, inşdigerah bazı kiriptoluları es geçmez.
Demirdağ, nasıl ? 15 Temmuz gecesi ilk meydana koşanlardan olduysa, halkla kol kola olduysa, Demokrasiye Hukuk'a adalete, merhamete dayalı bir üniversite yönetir inşdigerah.
Çünkü, şehrin Üniversiteden beklentisi çok fazla.
Selam ve Dua ile.
Bin defa ısırıldı.
FETÖ cü diye polisi istihbarat' ı devreye soktular olmadı.
Yemin kasem ettiler yine olmadı.
Dosyalar bir, bir gönderildi yahuu yine tutmadı.
Zehir yüklü ideolojiler ile saldırıldı yine yemediii.
Eee birader boğuldunuz, boğuldunuz yeter diyecekken,
Fitne hareketine aldırmayan Cumhurbaşkanı ihbarlara, iftiralara rağmen imzayı çaktı.
Fırat Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Kutbeddin Demirdağ.
Hayırlı olsun.
Yani bir dostumun dediği gibi 15 Temmuz sonrası isminin altında Cumhurbaşkanının ıslak imzası olan tek kişi Prof. Dr. Kutbeddin Demirdağ' dır. Yani bu imza şu demek, Elazığ'da FETÖ'cü olmadığı kesin olan tek kişi Kutbettin Hocadır!
Ehh işte sözün bittiği yere geldik.
Aylardır Kutbeddin Demirdağ ın şahsını ve yakın arkadaşlarını bilen bilmeyen herkes koordinat değiştirip aşağılık suçlamalarda bulundu.
Hiç kimse iftira atarken düşünmedi. Bunların bir aile reisi olduğunu, bunların bir akademisyen bilim adamı olduğunu.
Bunları yapanların güç ve tutkuları yalnızca çıkarları uğruna yaptığını sonuç açıklanınca ortaya çıktı.
Yazık, hemde çok yazık.
Ebu Said el Hudri (r.a)'ın rivayet ettiği bir hadiste 'Sakın ha! Sizden biriniz gördüğü veya şahit olduğu bir gerçeği söylemeye insanlardan çekinmesi sebep olmasın. Hakkı söylemesi, ne ecelini yaklaştırır ne de rızkını uzaklaştırır.'
Mesele istikamet çizgisini son nefesine kadar koruma titizliğine sahip olması, zamanla bozulma ve gevşemeye düşmemesi, kazandığı bu düzgün istikametini gaflete dalarak kaybetmemesidir! Diyor.
Evet yazımın gayesi bu. Samimiyeti Demirdağ ve ekibinde gördüğüm için hissiyatımı satırları dökerken, bi taraf oldum ve Rektör Demirdağ ile ilgili yazdıklarımı tarih meze yapmadan beni haklı çıkardı.
Bu arada Demirdağ'ın en yakın rakibi olan Sayın Erol Keleş hocanın atama sonrası nezaketen yapmış olduğu açıklamayı ise takdire şayan olarak değerlendiriyorum. Bir akademisyen' e yakışan da buydu. Etrafında ki derme çatma insanların sözüne aldırış etmeden asaletinin de vermiş olduğu ruh iklimi ile kendisine yakışanı yaptı.
Tebrikler sayın Keleş, tebrikler.
Demirdağ ve ekibinin işi çok ama çok zor.
Ülkemiz ve aziz millet çok zorlu bir sınavdan geçerken, şehir de 40 bin öğrencisi bulunan bilim yuvasının başındaki Demirdağ, inşdigerah bazı kiriptoluları es geçmez.
Demirdağ, nasıl ? 15 Temmuz gecesi ilk meydana koşanlardan olduysa, halkla kol kola olduysa, Demokrasiye Hukuk'a adalete, merhamete dayalı bir üniversite yönetir inşdigerah.
Çünkü, şehrin Üniversiteden beklentisi çok fazla.
Selam ve Dua ile.