Örnek Proje(?)

Kamuoyunun teknofest neslinin beklentilerine karşılık gelecek çalışmalar, bilişim teknolojileri, inovasyon ve teknolojik yenilikleri şehrimize taşımasını beklediği bu güzide kurum, bu tür faaliyetlerle değil, sebze ve aromatik bitki fidesi yetiştirmek gibi tarım il müdürlüğü ya da farklı birimlerin yapacakları işlerle gündeme gelmişti.

İpekyolu Çocuk ve Gençlik Merkezi, kendi alanında beklenen atılım ve projelerde geri kalmanın psikolojisiyle tarımsal çalışmalarıyla gündeme gelmek gibi bir kolaycılığın penceresinden kurtulacak gibi gözükmüyor.

Merkez, son olarak arpa, buğday ekimi yapan çiftçilerimizin arazilerini drone ile ilaçlama tekniği kullanılarak ücretsiz ilaçlıyormuş. Bunun için de reklam filmi çekerek medyaya servis etmişler.

İlk etapta güzel bir faaliyet gibi gözüken bu çalışma, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve AK Parti Konya Milletvekili Leyla Şahin Usta'ya nasıl sunulmuş, hangi tumturaklı cümlelerle anlatılmış ki, onlar da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla Elazığ'daki çiftçilerin tarım arazilerinin drone ile ücretsiz bir şekilde ilaçlanmasına destek verdiğini ve bu projenin Türkiye'ye örnek bir proje olduğunu dile getirmişler.

İpekyolu Çocuk ve Gençlik Merkezi'nin kendi görev alanı olan çocuk ve gençlerin eğitimi ile bu alana yönelik çalışmalardan ısrarla kaçıp sebze fidesi yetiştiriciliği alanında çalışma yapmasının ardından drone ile ilaçlama projesinin ülkeye örnek gösterilmesi ve bunun Bakan Varank ve Usta'nın sosyal medya hesaplarından sunulması, ülkede işlerin nasıl yürüdüğü, kimlerin kimleri nasıl yanlış bilgilendirdiğini iyi anlamış olduk.

Söz konusu dronu ve ilaçlama yapılan alanların videosunu izledik. Bir dronun kaldıracağı ağırlık miktarını az çok bilenler, bu cihazın en çok 10 kg ağırlık kaldırıldığını çok iyi bilir. Sıradan bir sırt pompası ilaçlama cihazının bile 20 litre sıvı alacağından hareket edilirse 10 litre kapasitesi olan bir dronlu ilaçla cihazının ne kadar bir alanı ilaçlayacağını hesap etmek için uzman olmaya da çiftçi olmaya da gerek yok.

Söylememiz o ki, bu merkezde sizden beklenen ve kuruluş felsefesi ve maksadına uygun çalışmalar yapılsın. Yok, eğer bu konuda kendinizi yetersiz görüyorsanız, Bilim Sanat Merkezleri'nden bilgi ve destek alın. Bunu da yapmak istemiyorsanız, bu kurumu dene-yap atölyeleriyle birleştirin ve en çok ihtiyacımız olan bilimsel buluşları ve bunları yapacak genç beyinleri ortaya çıkartın.

İyi niyetinizden şüphemiz yok ama fide yetiştirmeyi de ilaçlamayı da Tarım İl Müdürlüklerine bırakın onlar yapar. Hem de sembolik ve göstermelik değil, ciddi ve etkili bir ilaçlama yapar.

Yapılan iş, İpekyolu Çocuk ve Gençlik Merkezi'nin kuruluş amacı ve hedefinden çok uzak, bununla birlikte büyük bir proje olarak lanse edilip gurur duyulacak bir faaliyetten çok uzak bir iştir. Ve ne yazık ki Bakan Varank bu merkezin mimarı Leyla Şahin Usta da bunun büyük bir proje olduğuna dair yönlendirmelerin rüzgarına kapılarak, internete girildiğinde köylü vatandaşların uzun süreden beri yaptığı ve artık sıradanlaşmış bir işi, örnek proje diye sundular.

Leyla Şahin Usta'yı anlarız belki bu paylaşımı için ama, bizlere İha, Siha, Tiha, Togg ile gelen, teknolojik gelişme ve ilerlemede level atlayan Bakan Varank'tan böylesi bir paylaşım asla beklenmezdi.

Bakan Varank, bu paylaşımı ile ciddi anlamda vites düşürmüş oldu ve kendine güvenen kişilerde hayal kırıklığına neden oldu. Ne diyelim, demek ki böyle yürüyormuş reklam sunma işleri. Ve yine birileri de buna ikna oluyormuş…