Ormanoğlu: '45 Bin Çocuğumuzun Yüreğine Dokunduk'

Eğitimci yazar Hacı Ormanoğlu'ndan 9 öğrencisinden ilham alarak başlattığı Goncalar Solmasın hareketinin kuruluş ve yaşlı bir ninemizden aldığı unutamadığı öğretmenler günü hikayesini dinledik. Hacı hocamızın keyifle dinlediğimiz hayat hikayesini sizin de okurken aynı duyguları yaşayacağınızı umuyoruz.

8 YAŞINDAYKEN ÖĞRETMEN OLMAYI KAFAMA KOYMUŞTUM

1971 yılında Palu'nun Güllüce (Seraçor) köyünde doğmuşum. 5 erkek bir kız kardeşiz. Babam bakmış köyde iş güç yok okumamız için Adana'ya göç etmişler. Ailemizin tek okuyan çocuğu tek öğretmen ben oldum. Benden sonra 5 yeğenim şuan öğretmen adayı ve öğretmen oldular. Çocukluğumda ilk okula giderken öğretmenimiz sormuştu ‘Büyüyünce ne olmak istiyorsun? Diye bende öğretmen olmak istiyorum demiştim. Öğretmenlik mesleğini, çocukları çok seviyorum. Üniversitede okurken bile mahalledeki çocukları toplar onlara öğretmenlik yapardım. 29 yıl geçti hala heyecanımı yitirmedim yitirmekte istemiyorum. Çünkü galaksi hareket halindeyken insanın boş durma lüksü yoktur. Yaptığımız işin hakkını verirsek hem dünyamız hem de ahiretimiz kurtulur. Peygamber mesleğidir. Sonuçta insan yetiştiriyoruz. Tertemiz masum bembeyaz bir sayfayı getirip bize teslim ediyorlar. Onu işlemek bizim vicdanımıza kalmış. Merhamet duygularını rahmetli annemden almışım. Onun çok farklı bir yapısı vardı. Mahallemizin annesiydi” dedi.

9 ÖĞRENCİMLE İYİLİK HAREKETİN İLK TOHUMLARINI ATTIK

Siirt eğitim fakültesini bütünlemeye ve alttan dersim kalmadan başarılı bir şekilde bitirdiğini kaydeden Ormanoğlu “ ilk görev yerim Nevşehir'de iki yıl çalıştım. Sonra 5 yıl Şanlıurfa'da görev yaptım. Daha sonra Batman Sason'da çalıştıktan sonra Elazığ'a tayinim çıktı ve Avcılı köyü ilkokulunda meslek hayatımı sürdürdüm. Şanlıurfa'da bir sınıfta 85 öğrencim vardı. 5 yıl okuttum çok daha güzel çalışmalara imza attık. Bir sınıf için çok yüksek bir sayıydı. Avcılı köyüne geldim 9 öğrenci var. Arkadaşlarınız nerede diye sordum ‘hepimiz bu kadarız' dediler. Resmi prosedür gereği okulun kapanması gerekiyordu. Çocuklara sordum okulumuz kapanmasın dediler. Ben kapatılmasına izin vermedim. Çocuklarla hedefimizi koyduk. Biz bu okulu Türkiye'de model bir okul yapacağız diye. Halk oyunları ekibi, uygulama bahçesi, etkinlikler vb öğrencilerime sordum. Kabul ediyor musunuz? Evet dediler. O zaman gelin anlaşmamızı imzalayalım dedim. İmza atmayı bilmiyoruz dediklerinde suluboya ile parmak basarak imzaladık. 2004 yılında Elazığ'da ilk defa köy çocukları milletin önünde halay çekti. Köyün gençleri ile projeler imza attık. Köyde okuma yazma bilmeyenlere kurslar açtık. 6 yıl boyunca Avcılı köyünde güzel bir sinerji yakaladık. 9 öğrencimiz 19'a çıktı. Çocuklarını şehir merkezine gönderenler geri getirdiler.

BAM TELİ PROGRAMI İYİLİK HAREKETİNİN MİLADI OLDU

Ormanoğlu “Çalışmalarımız ulusal ve yerel medyada yer aldı. Çalışmalarımız merhum Tayfun Talipoğlu'nun Bam Teli programında yer aldı. Türkiye'nin dört bir yanından bize ulaştılar. İnsanlarımız o kadar samimi ki! Yeter ki sizdeki samimiyeti görsünler. Yüzüğünü, bileziğini, kalemini, oyuncağını, çantasını gönderen çocuklar neler neler … o kadar çok yardım geldi ki biz 9 köy okulunu kardeş okul yaptık onlara yardım ettik. Baktım ki 2006 yılında bu işlerimiz devam ediyor. Bir memur olarak para toplamak sıkıntılı işler dernek kurmaya karar verdim. Bahar ayında etrafı seyrederken her tarafta çiçeklerin açtığını gördüm. Her taraf gonca olmuş goncalar açmış derneğimizin adı da Goncalar Solmasın olsun diyerek derneğimizin adını koymuş olduk” diye konuştu.

BUGÜN HANGİ İYİLİĞİ YAPTIN

bugün hangi iyiliği yaptın ilkesiyle yola çıktıklarını dile getiren Ormanoğlu “ Gönüllülük esasıyla bir çok öğretmen arkadaşım ve dostlarımla yola koyulduk. 2006 yılından bu yana 45 çocuğumuzun yüreğine dokunduk. Cumhuriyet Mahallesi Toki evlerinde 7 yıl ücretsiz yaz okulu açtık. Çok güzel ve verimli oldu.

TÜRKİYE'NİN 7 BÖLGESİNDE SEMİNERLER VERDİM

Türkiye'nin birçok ilinde 100 binin üzerinde öğretmen ve öğrenciye seminerler verdiğini ifade eden Ormanoğlu “ Çalışmalarımız hakkında bilgiler verdik. Bu çocuklarımızı soldurmayın dedik. Çalışmalarımız hala devam ediyor. Bunları kitaba dönüştürdüm. Ben Onları Çok Sevdim kitabı Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulundan da geçti. Hatta bir film şirketi biz 3 kitabın hikayesini birleştirip bir film yapmak istiyoruz diye girişimde bile bulundular.

SABANCI VAKFI 11 YILDIR ÇOCUKLARIMIZA GİYİM YARDIMINDA BULUNUYOR

30'a aşkın üniversitede sunumlarım oldu. Sabancı, Koç, Türkcell, Garanti, Unilever ve birçok büyük holding ve şirketlerinde seminerler verdim. Ekonomik talebiniz nedir diye sorduklarında goncalarımız var. Onlara yardım talep ediyoruz. Giyim ve kırtasiye yardımları oluyor onları çocuklarımıza ulaştırıyoruz. Çalışmalarımız böyle devam ediyor. 11 yıldır Sabancı Vakfı sayın Güler Sabancı tarafından 10 ilçemizdeki yardıma muhtaç çocuklarımıza bot, mont, ayakkabı vb yardımları oluyor. Şehir merkezinde Hicret Mahallesi ve Karşıyaka mahallemizdeki çocuklarımıza şehrin yukarındaki Fevzi Çakmak ve Esentepe mahallemizdeki çocuklarımıza ayrım yapmadan ihtiyaç sahibi çocuklarımıza giyim yardımlarında bulunduk.

EN GÜZEL ÖĞRETMENLER GÜNÜ HEDİYESİNİ YAŞLI BİR NİNEMİZ VERDİ

Unutamadığı bir öğretmenler günü hatırasını anlatan Ormanoğlu “ Bir köyde 24 kasım öğretmenler gününde bir ninemiz sınıfa geldi. Kapıda ayaklarını çıkarmaya çalıştı. Niye çıkarıyorsun dedim sınıf kirlenmesin diye söyleyince ben kirlenmez sen gel içeri dedim. Elinde siyah poşet var. Hayırdır dediğimde bugün çocuklar söyledi öğretmenler günüymüş benimde 2 -3 tavuğum var. Pek de yumurta etmiyorlar bugünlerde sana 5 tane ancak yumurta getirebildim. Allah senden razı olsun, öğretmenler günün kutlu olsun. Benim bu yetim torunumun yüzünü güldürdün. Koşarak okula geliyor seni sevmiş. İlk kez torunumun yüzünün güldüğünü gördüm demişti. Hayatımda aldığım en anlamlı ve güzel benim için öğretmenler günü hediyesi oldu” diyerek konuşmasını sonlandırdı.