Önümüzü Göremiyoruz
Dövizdeki dalgalanmaların ardından oluşan ekonomik belirsizlik ilimiz yatırımcılarını da endişeye sevk etti. Elazığ ekonomisine yön veren kuruluşların başkanlarının ortak görüşü ise bu sürecin oluşturduğu belirsizlik ve güvensizliğin yatırımları durduracağı endişesi.
Ömer Enes Yılar- Kağan İnal/Ülkemizde yaşanan ekonomik sıkıntılar, üretim ve tedarik zincirindeki aksaklıklar, dolar ve altın fiyatlarında yaşanan artışla ile aşırı fiyat pahalılığının sebeplerini ilimiz ekonomisine ve üretimine yön veren kuruluşların başkanlarına sorduk.
Elazığ Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Ali Dumandağ, ETSO Meclis Başkanı Ahmet Yaşar, MÜSİAD Başkanı Tekin Gürkan, ASRİAD Başkanı Abdulkerim Yılmaz ile ELSAD Başkanı Av. Murat Erdoğan, atılan doğru adımlarla ülkenin yaşanan krizi atlatabileceğine inandıklarını ifade ederek, erken seçimin daha büyük bir belirsizlik oluşturabileceğini dile getirdiler.
DUMANDAĞ: “KAOS OLUŞTURULMAYA ÇALIŞILIYOR”
Türkiye'de ekonominin iyi olmadığını, dış ve içerdeki bazı mahfillerin Türkiye'de kaos yaratmaya çalıştığına dikkat çeken Elazığ Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Ali Dumandağ şunları söyledi: “Millet önünü görmeyince, döviz her gün artıyor. Bu yüzden esnaf önünü göremiyor, göremeyince iş de yapamıyor. Yani hepimiz bundan rahatsızız. Esnaf olarak buradaki uygulanan politikadan memnun değiliz. Çünkü esnafımız gerçekten kan ağlıyor. Niye kan ağlıyor, çünkü ürün ve fiyat birbirini tutmuyor. Kasaba gidiyorsun kan ağlıyor, esnafa gidiyorsun kan ağlıyor. Girdiler çok pahalı olduğu için kimi krize bağlıyor, kimi kuraklığa bağlıyor, kimi bu hastalığa bağlıyor. Bu ülkemiz için esnaflarımız için çok zor bir süreçtir”dedi.
DUMANDAĞ: BU ÜLKE HEPİMİZİN
Ülkenin emin adımlarla ilerlemesini istediklerini belirten Dumandağ, “Çünkü bu ülke hepimizin. Elazığ refaha kavuşursa bütün ülke refaha kavuşur. Bu ortamda seçimin yapılması çözüm getirmez ekonomimiz şuan ipe bağlanmış gibi yani bu dönemde bir de seçim havası olursa piyasa daha da altüst olur. Esnaf daha fazla zarar görür diye düşünüyorum" dedi.
YAŞAR: “İŞ DÜNYASININ DİNAMİZMİNE İNANIYORUZ”
Son dönemde ülke gündemini meşgul ve tedirgin eden kurdaki hareketliliği üzülerek takip ettiklerini belirten Elazığ TSO Meclis Başkanı Ahmet Yaşar ise şunları söyledi:“Biz, Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası olarak, gerek ilimiz ve gerekse ülkemiz iş dünyasının dinamizmine inanıyor, güveniyor ve hükümetin bu belirsizlik ortamına bir an önce son vereceği çalışmaları hızlı bir şekilde hayata geçireceğine inanıyoruz”dedi.
MÜSİAD BAŞKANI GÜRKAN: “BU ZORLUKLARI AŞACAĞIZ”
Pandemiyle birlikte dünyada çok şeylerin değiştiğini, hem üretim kanallarında hem de lojistik ve tedarikte ciddi sıkıntılar olduğunu belirten MÜSİAD Başkanı Tekin Gürkan, dövizdeki yükselişin küresel bir enflasyonu oluşturduğunu belirtti.
Enflasyonla birlikte ciddi şekilde döviz kuruna bir baskı olduğunu belirten Gürkan, “Bu baskıdan dolayı hem pandeminin verdiği bir etki var hem de kendi ülkemizde şuan üretimin cirosunun düşmesi ve ihracatın azalmasıyla birlikte dolara karşı bir talep var. Ama bunun geçici olduğunu düşünüyorum. Yani burada sabırlı olmamız lazım, metanetli durmamız lazım. İnşallah ileriki günlerde bunları aşacağımızı düşünüyorum. Dolayısıyla biz küresel süreçte ihracatımızı artırırsak inşallah bunlar gelip geçecek. Burada hedefimiz üretmek olmalı. Ayrıca ihracata yönelik satışlarımızı artırmamız lazım. Buna önem verirsek, dolar kurunun ileriki günlerde rayına oturacağını düşünüyorum” dedi.
GÜRKAN: “BATININ ÜLKEMİZ ÜZERİNDE PLANLARI VAR”
Batının ülkemiz üzerinde hedefleri olduğuna dikkat çeken MÜSİAD Başkanı Gürkan, “Ülkemizdeki yönetim şeklini kendi kontrolleri altına çekmeye çalışıyorlar. Tabi ki mevcut iktidar, batının bu istediği emperyalist güçlerinin ülkemiz politikaları doğrultusunda hareket etmiyor. Doğu Akdeniz'de, Karadeniz'de uygulanan politikalar istedikleri şeyleri yapamayınca ülkemize karşı baskılar var” dedi.
“ÜLKEMİZE YÖNELİK EKONOMİK YAPTIRIM VAR”
Ülkemize yönelik ekonomik bir yaptırım olduğuna dikkat çeken Gürkan, “Bu yaptırımlarla faizin artmasını istiyorlar ama tam tersi mevcut iktidar da faizin düşmesini istiyor ve ben de bunun doğru olduğuna inanıyorum. Çünkü faiz yüksek olursa yatırımcı finansmana ulaşmakta zorlanıyor, finansmana ulaşamayınca yatırımcının yatırım yapabilme imkânları olmuyor. Dolaysıyla faizi düşürürsek yatırımcıya ucuz maliyetli finansman imkânı sağlarsak en azından istihdam artar, ihracata yönelik de hedeflerimizi yüksek tutarsak bu şekilde bu işin altından kalkacağımızı düşünüyorum. Çünkü bu bir tercih meselesidir. Yurt dışında girdi maliyetlerimiz dövizde ya yüksek faiz düşük kuru tercih edeceksin ya da düşük faiz yüksek kuru tercih edeceksiniz. Dolayısıyla hükümet burada birini tercih etmiştir” dedi.
GÜRKAN: “MUHALEFET HAVANDA SU DÖVÜYOR”
Muhalefetin her konuda olduğu gibi bu konuda da atıp tuttuğunu ama iş icraata ve eyleme gelince olmadıklarını ifade eden Gürkan; “Muhalefet sadece kuru tavanda su dövüyor. Ülkemizdeki sıkıntılardan biri üretimdeki eksikliğimiz yani biz üretimi artırırsak inşallah bunları aşacağız. Ana hedefimiz üretmek olmalı.”
GÜRKAN: “PARALAR BETONA VE BİNAYA GÖMÜLDÜ”
Muhalefetin kaynakların verimli kullanılmaması konusundaki eleştirilerin haklı olduğuna dikkat çeken Gürkan, “bu konuda muhalefeti biraz haklı buluyorum. Mevcut iktidar kaynaklarını verimli kullanamıyor. Çünkü kaynakların çoğunu üretime değil de betona yöneltiyor. Yapılan eleştirileri dinleyip hatalarını düzeltmeleri gerekiyor. Bu konuda ülkenin kaynaklarını verimli bir şekilde kullanması lazım artık gelecekte küresel ısınmayla birlikte ciddi şekilde sıkıntılarımız gelecek.Özellikle gıdada ciddi sıkıntılar yaşayacağız, dolayısıyla bundan sonra yapılacak şeyleri planlayarak yapmaları gerektiğine inanıyorum”dedi.
GÜRKAN: ERKEN SEÇİM ÇÖZÜM DEĞİL
Erken seçimin çözüm olacağına inanmadığını belirten Gürkan, “Vatandaş da ekonomik kriz yaşıyor. Çözüm erken seçim değil. Seçimin zamanında yapılması lazım. Erken seçimin ülkeye ciddi maliyetleri de var. Hiçbir şekilde bu krize de çözüm olacağına inanmıyorum. İçinde bulunduğumuz krizin sıkıntıları hem bizim hem de dış emperyalist güçlerden kaynaklanıyor ama küresel bir sıkıntı var. Çünkü fiyat artışları dünya genelinde var. Dünya genelinde enflasyon artışı var. Avrupa'da da gıda konusunda sıkıntı var. Aynı sıkıntıları onlar da yaşıyor ama ülkenin kendi içerisinde eksiklikler var ama genel olarak baktığımız zaman dünya genelinde sıkıntı var. Ben bunu pandemiye ve küresel ısınmaya bağlıyorum”dedi.
ASRİAD BAŞKANI YILMAZ: “SÜRECİ GEÇİCİ GÖRÜYORUZ”
Türkiye'nin jeopolitik olarak önemli bir noktada bulunduğunu, ekonomik ve siyasi açıdan güçlü olmak zorunda olduğunu belirten ASRİAD Başkanı Abdulkerim Yılmaz ise şunları söyledi:"Ülke olarak zor bir dönemden geçiyoruz. Tüm dünyayla birlikte koronavirüs pandemisi yaşadık. Dünya ekonomisi küçülme yaşadı ve şimdi tedarik zincirlerinin bozulması nedeniyle taleplerin karşılanamaması gibi durumlarla karşı karşıya kalınıyor. Bu sürecin geçici olduğunu bilmemiz gerekiyor. Yüksek faiz ve kur oynamaları ekonomiye zarar veriyor. Pandemi, tüm olumsuzluklarına rağmen Türkiye'ye yatırım, üretim ve ihracat için önemli fırsatlar sunacaktır”
YILMAZ: “TAM BAĞIMSIZLIK İÇİN GÜÇLÜ EKONOMİ ŞART”
Türkiye'nin dünyanın tedarik merkezi olabilecek kapasitede olduğuna dikkat çeken Yılmaz, “Üretimini geliştiren, ihracat yapan, cari açığını kapatan bir ülke olabilecek kapasitemiz mevcut. Bunun için, yaşadığımız süreçte birlik ve beraberlik içinde olmamız, ülkemizin geleceğini tek hedef olarak belirleyerek buna göre çalışmamız gerekiyor. Tam bağımsızlık için ekonomik gücümüzün artması amacıyla, tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Başka Türkiye yok” dedi.
ERDOĞAN: “PARA POLİTİKASI EL DEĞİŞTİRİYOR”
Döviz kurundaki yükselişi, küresel ölçekte para politikasının el değişmesinden kaynaklı gördüklerini ifade eden ELSAD Başkanı Av. Murat Erdoğan ise son gelişmeleri şöyle yorumladı:“Dünya ülkelerinde ve ekonomisi zayıf ülkelerde para birimlerinde hareketlilik olmaktadır. Euro ve Dolar karşısında ülke para birimlerinin değer kaybetmesi sonucu enflasyon oluştu. Bu nedenle insanların ekonomik ve sosyal yönden zayıfladığı, huzursuzlukların arttığı, üretimin ve istihdamın gerilediği bir süreç devam etmektedir. Ülkemizde bu durumdan etkilenmiştir. Özellikle pandemi etkisi ile küresel çapta etkilenme devam etmektedir” dedi.
ERDOĞAN: “MUHALEFETİN EKONOMİ POLİTİKASI YOK”
Muhalefetin şu ana kadar ekonomiye yönelik politikasının ortaya çıkmadığını, bu konuda sadece hükümetin uygulamalarına değil, muhalefete de eleştirilerin olduğuna dikkat çeken Erdoğan; “Muhalefet ekonomi ile ilgili görüşlerini net olarak ortaya koyarsa bu durumda sağlıklı bir değerlendirme yapılır diye düşünüyorum” dedi.
ERDOĞAN: “SEÇİM, BELİRSİZLİĞİ VE GÜVENSİZLİĞİ ARTIRIR”
Şu anda ekonomik krizin devam ettiğini, olası bir erken seçim kararının belirsizliği ve güvensizliği artırabileceğine dikkat çeken Erdoğan, “Erken seçim kararı, yapılabilecek en kötü siyasi hareket olur. Erken seçime gidilmesi doğru değildir. Daha soğukkanlı bir şekilde bu durum değerlendirilmeli ve ona göre hareket edilmelidir.”